Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarının açıklanmasıyla kamuoyunda ‘proje okulları’ olarak bilinen 30'oan fazla okulda görev yapan 20 binden fazla öğretmenin ‘norm kadro’ gerekçesiyle görev yerlerinin değiştirilmesine yönelik tepkiler sürüyor. 

İstanbul, İzmir, Trabzon, Elazığ, Manisa’nın da aralarında olduğu birçok ilde 30’dan fazla proje okulunda yapılan yönetici ve öğretmen atamalarına karşı eğitim sendikaları ve velilerin yanı sıra öğrenciler de okullarda yaptıkları eylemlerle protestolara destek veriyor.

İzmir Atatürk Lisesi’nde öğrecniler, 90 öğretmenden 50’sinin başka okullara atanmasını ‘oturma eylemiyle’ protesto etti.Sabah töreninde oturma eylemine başlayan öğrenciler, eylem kapsamında ilk dört derse girmedi.
“Öğretmenime dokunma!” pankartı açan öğrenciler, sessiz şekilde oturarak Nutuk okudular.

Öge: “Bir okuldan bu kadar öğretmenin gitmesi öğrenciler için okulun hafızasının ve kültürünün gitmesi"
 
Öğrencilerin oturma eylemine, okul dışında bekleyen bazı veliler de destek verdi. Veli Feyza Öge, şunları söyledi:
 
“Biz İzmir dışından geliyoruz. Çocuklarımız, yüksek puanlar alarak geldiler. Okulun kültürüne ve geleneğine bakarak geldiler bu okula. Daha farklı okullara gidebilecek olmalarına rağmen bu okula geldiler. Sadece bu okul değil konu. Türkiye’deki bütün okulların derdi aynı. O da öğretmenlerin liyakatsiz bir şekilde tayin olması. Sebebini bilmiyorlar, öğretmenlerinden ayrılıyorlar. Neredeyse dönem sonu gelmiş. Okullarından 50 öğretmenleri gitti. Bir okuldan bu kadar öğretmenin girmesi öğrenciler için okulun hafızasının ve kültürünün gitmesi aynı zamanda. Ona sahip çıkmak istiyorlar. Eğitim almak istiyorlar. Amaçları bu ülke için bir şeyler yapabilmek, ülkenin geleceğinde yer alabilmek. Ama öğretmenlerinin gitmesi, onlara bir açıklama yapılmaması onları üzüyor. Öğrenciler ne yapıyorsa bizden bağımsız yapıyorlar ama biz veliler olarak onların arkasındayız. Çocuklar hem okullarına hem geleceklerine hem de ülkenin geleceğine sahip çıkmak istiyorlar. Öğrenciler bu okulun ismine, geleneğine, burada yaşayabilecekleri eğitim hayatına göre geldiler buraya. Bunun ellerinden alınmasına tepkililer. Okuldan henüz bir açıklama yok. Ama onlar da herhalde çocukların yanındadır, onlar da sanıyorum ki okullarının kültürünün ve hafızasının silinmesini istemiyorlardır. Çocuklarımız proje olmak istemiyor.”
Öğrenciler hangi motivasyonla üniversiteye hazırlanacaklar?”
Bir veli de dönem ortasında yapılan atamaların hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin motivasyonunda ve öğrencilerin üniversiteye hazırlık süreçlerinde olumsuz etki yaratacağını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Çocuklarımızın eğitimine katkı sunmak adına biz mücadelemize devam ediyoruz. Ama sürekli rahatsızlık yaratan uygulamalarla karşılaşıyoruz. Dolayısıyla çocuklarımızın özgüvenleri ve ülkelerine olan güvenlerinde sarsılmalar yaşıyoruz. Bu sarsılmaları daha önce de yaşadık. FETÖ döneminde okulların kapatılmasıyla birlikte hiç hak sahibi olmayan öğrencilerin fen ve Anadolu liselerine düşük puanlarla girişi sağlanmıştı. Ben Çanakkale’den çocuğumu buraya getirdim. Sen mevcut bir sistem yürürken onun genetikleriyle oynayarak bu çocukların motivasyonlarını bozmaya hakkın yok. Üniversite sınavına girmeye hazırlanan öğrencilerimiz var. Onların ders akışlarını engellemeye hakkın yok. Üç ay içerisinde bu öğretmenler hangi motivasyonla derse girecekler, öğrenciler hangi motivasyonla üniversiteye hazırlanacaklar? Öğrencilerin en pasif eylemini görüyoruz. Çok güzel bir eylem gerçekleştiriyorlar. Ama bu eylem karşısında duyarlı olacak bir iktidarımız olduğunu sanmıyorum. Bu eylemlerin sonucunda ders çıkaracak bir yönetim olduğunu sanmıyorum. Doktorlara ‘Giderlerse gitsinler’ denildi. Neden şimdi çocuklarımızın hayallerine yurt dışını koyalım? Bu öğrenciler bizim değil mi? Zehir gibi çocuklar. Bizden önde giden öğrencilerin bu yaşadıkları reva mı?”
“Çocuklar bu okullara Türkiye genelinde yüzde 1‘lik dilime girerek geldiler”
Öğrencilerin yüksek puanlarla bu okulu seçtiğini vurgulayan veli Reyhan Şenay, “İzmir Atatürk Lisesi velileri olarak bu öğretmen kıyımına karşıyız. Çocuklarımız oturma eylemi yapıyor. İzmir Atatürk Lisesi, İzmir’in en gözde okullarından biridir. Başöğretmen Atatürk’ün öğretmenlik yaptığı bir okuldur. Öğretmenlerimiz, bu okulun sadece eğitmenleri değil aynı zamanda okulun kültürünü ve mirasını taşıyan çok değerli insanlardır. Şu anda  öğretmenimiz derslere devam ediyorlar. Ama gelecek sene ne olacakları belli değil çünkü atamaları yapılmadı. Biz, veliler olarak öğretmenlerimizin yaşadıkları bu haksızlığa isyan ediyoruz. İzmir’de bu konuda birçok okula müdahale oldu. İzmir Atatürk Lisesi’nde 50 olan bu sayı diğerlerine göre daha yüksek. Hepsi çok uzun yıllardır öğretmen olarak bu okulda çalışıyorlar. Dün gelmiş öğretmenler değil, uzun yıllardır bu okula emek vermiş kişiler. Elimizden geleni yapacağız, bu mücadeleyi sadece bugünlük değil, sürekli olarak sürdüreceğiz. Yaptığımız şey,haklı bir mücadele. Bu çocuklar bu okullara Türkiye genelinde yüzde 1‘lik dilime girerek geldiler. Bu öğretmenler de çok iyi eğitmenlik yapan çok değerli öğretmenler. Bu öğretmenlerin açıkta kalması sadece çocuklara değil tüm öğretmenlere haksızlık” dedi.
 
“Bu kültür, öğretmenler olmadan sürdürülemez”
 
İzmir Anadolu Lisesi mezunlarından bir vatandaş, öğrenciler adına okul dışında açıklama yaptı. Açıklama şöyle:

“Okulumuzun 130 yıllık köklü kültürü öğretmen ve öğrencilerin birlikte oluşturduğu birikimle var olmuştur. Bu kültür, öğretmenler olmadan sürdürülemez. Biz öğrenciler, öğretmenlerimizin gereksiz bir biçimde uzaklaştırılmasını talep etmiyoruz. Taleplerimiz, tayinlerin şeffaf, adil ve liyakate dayalı olarak yeniden değerlendirilmesi ve korku ikliminden uzak bir okul yapısı oluşturulmasıdır.”
 
Cengiz Aytmatov’da da protesto

İzmir’de öğretmenlerin norm kadro fazlası gösterilerek farklı bölgelere atanmasına karşı bir protesto da İzmir Cengiz Aytmatov Sosyal Bilimler Lisesi’nde yapıldı.
 
Lisenin öğrencileri, sabah töreninin ardından öğretmenlerinin okuldan gönderilmesine karşı oturma eylemi başlattı.