15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla darbeye direnmek için sokağa çıkan Hopalı gençler, yaşanan tartışmaların arasında kalınca FETÖ destekçisi sanılarak gözaltına alındı. Tutuklu dokuz genci Artvin Kapalı Cezaevi'nde ziyaret eden ve genclerin insanlık dışı şartlarda alıkonduğunu belirten CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Hopa Emniyeti FETÖ soruşturmasında kendini aklamak için bu çocuklarımızı kullanıyor. Konu araştırılsın. Trajikomik olan ise bu çocukları tutuklayan savcı, emniyet müdürü FETÖ’den içeride!” dedi. 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaşanan olay iddiaya göre şöyle gelişti: Hopa'da müzik dinletisinde olan gençler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Darbeye karşı direnin” çağrısı üzerine sokağa çıktı. Darbeye direnmek üzere toplanan vatandaşlara dahil olan gençler, emniyet müdürü ve kaymakamın arasında çıkan tartışmanın arasında kaldı. Emniyet müdürünün kaymakama “Yarın buranın valisi ben olacağım. Seni görevden alacağım” demesi ve havaya ateş açması sonucu polis grubu dağıttı. Olay yerinde darb edilen 14 genç ise,  “Nasılsa alakamız yok” diye düşünüp olay yerinden ayrılmakta acele etmeyince gözaltına alınarak minibüs içerisinde darpa maruz kaldı. Ardından gözaltı ve tutuklama işlemi yapıldı. 15 Temmuz’dan bugüne tutuklu olan gençler CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal vasıtasıyla taleplerini ilettiler. 10 kişilik koğuşta 25 kişi Ortalama 22 yaşında olan 9 gencin tutuklanmasına tepki gösteren CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise yaşananlara tepkili. Neyle suçlandıklarını dahi bilmeden tutuklanan gençlerin FETÖ ile ilgilerinin olamayacağını ve CHP'li olduklarını söyleyen Sarıbal, “Çocuklar 10 kişilik koğuşta 25 kişiler ve FETÖ'cüler ile bir arada tutuluyorlar. 2 günde bir ancak tuvalet ihtiyaçlarını giderebiliyorlar,3-4 günde bir banyo yapabiliyorlar.” diyerek kötü muameleye dikkat çekti. Koğuş kapısının akşam 8'den sonra kapanması nedeniyle içeride nefes dahi alınamadığı yönünde bilgi aldıklarını belirten Sarıbal, “Aileler yaşananlardan, gençler ise hakaret saydıkları FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanmaktan perişan halde” dedi. Söz konusu gençlerin yaşanan yanlış anlaşılma nedeniyle geleceklerinin tehlikede olduğunu hatırlatan Sarıbal, “Bu gençler her türlü darbeye karşılar ve darbeci addedilmekten dolayı çok üzgünler. Bu hatalı suçlama dolayısıyla gelecekte etiketlenmekten endişeliler” diye konuştu. Tutuklayan Savcı ve Emniyet Müdürü FETÖ’den aynı hapishanede! Gençlerin burada olmasına sebep olan Emniyet müdürü ve kaymakamın FETÖ’den içeride tutuklu olması zaten bu durumun ne kadar haksız olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Hiçbir suçları olmadığı halde içeride tutulan bu gençlerin yaşadıkları haksızlığın bir an önce giderilmesi gerekmektedir. Toplum vicdanında yara açan bu uygulama bir an önce sonlandırılmalıdır. Sarıbal: “Emniyet araştırılmalıdır” Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Sarıbal, yaşanan olayın FETÖ'cüler ile ilgili olarak emniyetin kendini aklama çabası olabileceğini belirterek, “Çocuklar kurban edilmek istenmektedir. Hopa emniyeti araştırılmalıdır” çağrısında bulundu. Öncelikli olarak gençlerin fiziksel koşullarının iyileştirilmesi ve insani şartlara kavuşturulması gerektiğinin altını çizen Sarıbal, bu yanlışın da bir an önce düzeltilmesi gerektiğini vurguladı. Cezaevi ziyaretinin ardından mağdur gençlerin aileleri ile de görüşen Sarıbal, “Darbeyi prıotesto için sokağa çıkıp haksız yere hapis yatan bu çocukların aileleri de perişan. Yetkililere bu yanlıştan bir an önce dönülmesi için çağrıda bulunuyorum” dedi. Artvin Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan gençlerin mesajları ise Sarıbal tarafından dile getirildi. Bütün toplum bilsin darbelere karşıyız. Darbelere karşı olduğumuz için yatıyoruz. FETÖ cülerle aynı koğuşta olmaktan çok rahatsızız aynı  muameleyi görmekten rahatsızız. Biz 9 arkadaşı 10 kişilik başka bir koğuşa almalarını talep ediyoruz. Gazete ve dergi gelmiyor  dışarıdan herhangi bir kitap sokulmuyor. Burada olanlar da çok sınırlı . Koğuş kapısının havalandırma ihtiyacımız nedeniyle açık bırakılmasını istiyoruz. Ailelerimizle açık görüş istiyoruz. Bayramda ailelerimizle açık görüş izninin bize verilmeyeceğini duyduk üzülüyoruz .