19 Nisan’da birinci ayını dolduracak operasyonların ardından MB yönetimi kurlara müdahale için bugüne kadar yaklaşık 45 milyar dolar rezerv sattı. MB’nin net rezervleri 16 milyar dolar ile son 20 ayın en düşük seviyesine indi. 19 Mart’ın yıkıcı etkisinin ağır tahribat yarattı. İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında ağırlıkla yabancı satışlarından kaynaklanan 30 milyar doları aşkın kayıp yaşandı.
Bunun yanında MB, kurları dizginleyebilmek için ''TL uzlaşmalı vadeli döviz satışı'' uygulamasını başlattı. Halen yüzde 42,5 olan politika faizi üzerinden gerçekleştirilen haftalık repo ihalelerini askıya alarak bankalara gecelik borç verme faizini yüzde 44’ten yüzde 46’ya yükseltti. Yaklaşık bir aydan bu yana resmi politika faizine dönüşen yüzde 46 gecelik borç verme faizine rağmen bankaların TL mevduat kaçışını önlemek için verdiği faiz, fiili olarak yüzde 50-52 düzeyine yükseldi. Bireysel ihtiyaç ve ticari kredi faizleri ise yüzde 60’ın üzerine çıktı.
MB’nin önündeki seçenek ''fiili durumu resmiyete'' dönüştürmek. PPK üyelerinin yarın yapacağı toplantıda üyelerinin önündeki seçenekler arasında yeni bir faiz indirimi yok. 18-19 Mart operasyonları öncesinde 17 Nisan toplantısında en az 250 puanlık faiz indirimine kesin gözüyle bakılırken, şimdi bu ihtimal ortadan kalmış durumda.
Açıklanan takvime göre, mayıs ayında toplantısı olmayan PPK’nın haziran toplantısına kadar gelişmeleri gözlemek üzere yüzde 42,5 politika faizini yarınki toplantıda sabit tutması piyasa anketlerinde ve piyasa uzmanları arasında öne çıkan görüş. Özellikle nisan başında yürürlüğe konulan elektrik ve doğal gaz zamları, akaryakıt ve ulaşım ücretlerinde yaşanan artışlar, tarımsal üretimde son yılların en ağır zirai don felaketinin yaşanmasıyla sebze-meyve-gıda fiyatlarında ortaya çıkacak olağanüstü fahiş fiyat artışları ve nihayet giderek gerilen siyasi ortam ve artan siyasi risklerle nisan ayı enflasyonunun yüksek çıkması bekleniyor. 5 Mayıs’ta açıklanacak nisan enflasyonunun yüzde 3-3,5 arasında gelmesi, artışın mayıs enflasyonuna da yansımalarının olma ihtimali MB yönetiminin faiz indirimindeki manevra alanını daraltıyor.
Şubatta yılsonu enflasyon hedefinde üst sınırı orta noktası yüzde 26 olmak üzere yüzde 29’a yükselten MB’nin yılsonu enflasyon hedefinde yeniden artışa gitmesi yüzde 30 düzeyinde bir hedefe yaklaşması kaçınılmaz görünüyor. Dolayısıyla MB-PPK’nın 17 Nisan toplantısında yaklaşık bir aydır fiilen askıya aldığı yüzde 42,5 oranındaki resmi politika faizini yaklaşık bir aydır uyguladığı yüzde 46 oranındaki gecelik resmi politika faizine dönüştürmesi ve faiz artışına gitmesi masadaki seçeneklerde öne çıkan bir diğer olasılık. Mevcut ekonomik tablo ve 19 Mart’tan bu yana yaşanan gelişmelerle kırılganlığı artan piyasaların yatıştırılması, TL varlıklardan milyarlarca dolarlık çıkış yapan yabancı portföy yatırımcılarının geri dönüşü için yarınki toplantıda faiz artışına gidilmesi ve yüzde 46’lık fiili politika faizinin resmileştirilmesi rasyonel ve gerçeklerle örtüşen bir karar olacak. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın buna onay vermeyeceği, en iyimser olasılıkla yüzde 42,5 politika faizinin hazirana kadar sabitlenerek kritik virajın aşılmaya çalışılacağı piyasalardaki ağırlıklı beklenti.