İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Ankara’da düzenlediği yerel yönetimler çalıştayında konuştu.
Akşener’in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Engeller koyanlar, tel örgüler çekenler, elektrikleri kesenler, her gün başka bir zulümle karşımıza gelenler acaba düşündüler mi? Biz ne kurduk, kader ne serdi? Ben arkadaşlarıma kalpten inanarak cesur insanlar dedim, cesurlar hareketi dedim. Bugün o çelik duvarda kocaman bir gedik açan ve şimdi pek çok insanın korkulmasının önüne geçmeye, o yolu açmaya irade koymuş insanlar olarak Türkiye'nin en azından yerel yönetimlerde nefes almasını sağladınız. Allah hepinizden razı olsun."
"O DEMOKRASİ MÜCADELESİ İYİ PARTİ’Yİ DOĞURDU"
"Bugün Türkiye’de umut varsa, ne yaparsak yapalım demokrasiyi işletemiyoruz, imkansız karamsarlığını yıktınız ve bu aziz millete yapabiliriz gösterdiniz. 31 Mart akşamı gördük ki armada su alabiliyormuş. Gördük ki hukukun üstünlüğüne inananların Allah’tan başka kimseden korkmayanların üzerindeki perdenin nasıl yıkılacağını gösterdiniz. Hatırlıyorum da ne günlerden geçmişiz. Kongremizi de bu binada yapmıştık. O zaman Ramazan ayı. O demokrasi mücadelesi İYİ Parti’yi doğurdu. Biz 24 Haziran’a ne şartlarda gittiğimizi hatırlıyorsunuz. Ama kimsenin beklemediği bir şekilde sorunları çözerek geldi. O zaman beklediler ki Meral Akşener imza toplayamayıp aday olamasın, milletvekili adayları çıkmasın. Buradan Sayın Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. Kendisine gittim, destek istedim, destek verdi. Sadece seçimin gitme yolu olarak grup kuruldu, O grupla Meral Akşener Cumhurbaşkanı adayı olsun kolaycılığına kapılmadık. Sizler sayesinde bir günde 150 bin imza topladı.
"BİZ BAŞBUĞUMUZU CUMHURBAŞKANI YAPAMADIK"
"Siz güçlülere, kendini milletten üstün görenlere ayna tuttunuz, o yana da gördüklerinden hiç hoşlanmadık. Sonra 31 Mart geldi, aylarca ortak akılla çalıştık ve oy birliğiyle CHP ile ittifakla gidilirse Türkiye’nin nefes alacağı kararı çıktı. Ben Sayın Kılıçdaroğlu’na o kararı ilettim. Gerekirse Meral Akşener çırak çıkabilir ama Türkiye’nin nefes alması gerektiğini söyledim. Sonra da Mansur başkan, Ankara’nın, başkentin belediye başkanı seçildi.
Biz Başbuğumuzu Cumhurbaşkanı, Başbakan yapamadık. Bazıları Mansur Yavaş seçildiğinde "sevindirik oldu" dedi. Evet sevindim. Elbette CHP’nin sayın genel başkanına teşekkür borçluyum. Bir arkadaşımız Ankara’nın belediye başkanı oldu. Bakmayın bugün Cumhurbaşkanı’nın milliyetçilik için kutuplaştırıcı konuştuğuna. Anadolu insanı kutuplaştırmaz birleştiricidir. İYİ Parti iki şeyden vazgeçmeyecek. Birincisi nüfus cüzdanı. Bu ülkenin nüfus cüzdanını taşıyan herkes ağadır, beydir. O nüfus cüzdanı benim için vazgeçilmezdir. Bir diğeri bayram sofrası. İşte burası bayram sofrası. Her siyasi gelenekten gelen belediye meclis üyelerimiz belediye başkanlarımız burada. Biz kimsenin etnik kökenine bakmayacağız."
"ESAD'LA GÖRÜŞMEYE HAZIRIM"
"Suriye deneyiminden sonra elimize ne geçti? 40 milyar dolardan fazla harcama, milyonlarca sığınmacı, Sayın bakana İdlib’deki sığınmacıları sordum. 'Ne kadar?' diye sordum, 2 milyon dedi. 'Kapıda tutabilir miyiz?' diye sordum, mümkün değil dedi.
Kilis, Gaziantep, ‘Kardeşim Esad’ döneminde ticaretin arttığı bir yerdi. Şimdiyse nefrete dayalı bir dış politika. Bütün bunlara baktığımızda Ora Doğu’nun lideri olma hevesi, hayaller ve sınırımızdaki bizden nefret eden bir çok komşu. Emperyalistler önce Suriye’yi yıktılar şimdi de 10 yıl içinde 800 milyar dolar yatırım çıktı. Türkiye ise bundan çırak çıktı. Esad insanları öldürmüş peki. Ama 2011’den bu yana diğerleri Suriyelileri pamuğa mı sardı. Sayın Erdoğan, eğer rasyonel olamıyorsan ben Suriye’ye gidip Esad ile görüşüp bu sorunu çözmeye hazırım. Türkiye’nin sağ duyusu olmaya devam edeceğiz. O dışlayıcı, sayısız dile itiraz etmeye devam edeceğiz. O dil değişerek masumun hakkı korunacak."
(Yeniçağ)