Vatandaşlar Kanal İstanbul Projesine itiraz etmek için İstanbul'da yer alan Beşiktaş ve Ataşehir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine akın etti. Kanal İstanbul'un ÇED raporu 10 gün boyunca halkın görüş ve önerileri için askıda kalacak. Bu 10 günlük süre zarfında vatandaşlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na veya illerdeki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine müracaat edebilecek.
Bugün Beşiktaş'taki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne itiraz dilekçesi vermeye giden vatandaşlar, projeye itiraz etme gerekçelerini değerledirdi. Vatandaşların görüşleri şöyle;
"Sizler için. Gençlerimiz için. Sizin geleceğiniz için. Bütün dünya için bu çok tehlikeli. Sabahtan beri buradayız, akşama kadar burada olurum. Gerekirse bir gece daha yatarım. Yeter ki vatanımız kurtulsun. Gençlerin geleceği için, torunlarımızın geleceği için…Biz yaşlandık, biz gördük geçirdik. Bizim ömrümüz kısa, sizler için…"
"Biz ülkemiz açısından istemiyoruz. Geleceğimiz açısından, çocuklarımız için istemiyoruz. Deprem bölgesinde yaşıyoruz. Onlarca yıl kamyonların arasında yaşamak istemiyoruz. Doğamız bozulsun istemiyoruz, suyumuz yok olsun istemiyoruz. Ben geldim diyorum, ben 77 yaşındayım, benden sonra tufan diyebilirim. Çocuğum da yok benim ama bu ülke hepimizin ve ben gelecek çocuklar için mücadele veriyorum. Herkes de bizim gibi verecek. Vermesi lazım. Sayın Cumhurbaşkanı’nın dört tane çocuğu, bir o kadar da torunu var. Gelecekte İstanbul’da, Türkiye’de yaşamak istiyorsa ki öyle düşünüyorum bu inattan vazgeçsin lütfen. Bizim seçtiğimiz insanlar bizim duygularımıza, düşüncelerimize hak versinler.''
''İSTANBUL'UN BU YATIRIMLARA İHTİYACI YOK''
"İtiraz hakkımı kullanmak için buradayım. Çünkü artık burada değil, burada değil, buralara geldi. İtiraz etmenin zamanı geldi de geçiyor bile. O kadar çok neden var ki…Gelecek nesiller için Trakya, Türkiye’nin en mümbit arazilerinin olduğu bir yer. Rant ekonomisini artık bu kadar duyurulduğu bir dönemde bu kadar dışa satılan mallarımız, milli servetlerimiz varken e artık neyi söyleyeyim size? Oradaki ekolojik, oradaki sosyolojik zaten İstanbul’un nüfusu almış başını gitmiş, orayı özendirmemeye gayret etmek lazım. Hepimizin Anadolu’da yerleşimini sağlamak gerekirken İstanbul’un bu yatırımlara hiç ihtiyacı yok. Kuleler çıkıldı…Beyefendi ‘İhanet ettik’ dedi. Hala mı ihanet edeceğiz? Hala mı göz göre göre mi…Yazık bu memlekete, benim torunlarım var ve ben çok üzgünüm. Şu andaki durumdan çok üzgünüm. Memleketimizin gündemi bu değil, işsiz, aşsız, evsiz milyon tane insanımız var. Suriye sorunumuz var. Her şeyimiz var. Bunu hakikaten çok üzüntüyle söylüyorum; tek derdimiz bu mudur Allah aşkına?"
''VATANDAŞLIK GÖREVİ''
"Vatandaşlık görevimi yapmak için dilekçe verdim. Sırf ben değil, benden sonra gelecek torunlarımın daha sağlıklı yaşayabilmesi için sorumluluk hissettim. Zaten şu anda trafik içinden çıkılmaz bir durumda ve üstelik ben Bahçeşehir’de oturuyorum bana çok yakın. Şu anda çekilmiyor, 45-50 katlı binalar var. Daha yenileri yapılacak. Bundan sonra hiç çekilmez. İçme suyumuz ayrı bir sorun, nüfus çok yoğun olacak. Sağlıksız yaşam oluşacak. Tarım alanları bitecek, ormanlar bitecek. Her şey bitecek."