(İSTANBUL)- CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun ailesinin evine kolluk kuvvetleri tarafınca yapılan aramalara tepki gösterdi. Zeybek, "Ailenin mahremiyetine saldırı yapılmaktadır. Hesaplaşma yapacaksanız Sayın İmamoğlu zaten sizinle hesaplaşacak. Bugün de hesaplaşıyor. Cezavenin içinde, bulunduğu koşullarda geleceğe ilişkin duygu ve düşüncelerini söylemeye devam ediyor. Ama onun ailesi üzerinden yaratılmaya çalışılan bu korku iklimini kesinlikle kabul etmiyoruz ve açıkça kınadığımızı belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ve beraberindeki heyet, Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere tutuklu belediye başkanları, CHP'li üst düzey yöneticiler gibi pek çok kişiyi ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından gazetecileri açıklama yapan Zeybek, İmamoğlu'nun ailesine ait olan evlere, kolluk kuvvetleri tarafınca yapılan aramalar nedeniyle İmamoğlu'nun üzgün olduğunu belirttib Zeybek, şunları kaydetti:
"Marmara kapalı cezaevinde tutuklu belediye başkanlarımızı ve üst düzey yöneticilerimizi ve gözaltında alınıp tutuklanan öğrencilerimizi ziyaret ettik. Öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayı Sayın Ekrem İmamoğlu'nu da ziyaret etti heyetimiz. Sayın İmamoğlu dün kendisine, babasına, ailesine ait olan evlere kapıların kırılarak, içeri girilerek yapılan aramalar dolayısıyla duyduğu derin üzüntüyü ifade etmiştir. Tutuklanmasından bu yana geçen süre dikkat aldığında niçin böyle uygulamaların yapıldığını gerçekten anlamakta güçlük çekiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin yaptığı oylamada 15.5 milyona yakın oy alarak Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk yapılacak olan seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olarak ilan ettiği Sayın Ekrem İmamoğlu'nun babasına, ailesine ait olan muhtelif yerlerdeki evlerin kapıları kırılarak içeriye girilip yapılan aramalar kesinlikle hukuksuzdur, kesinlikle yanlıştır. Aileye herhangi bir biçimde çağrı yapıldığında gelip kapıları da açarlar. Her türlü belgenin verilebileceği ortadadır. Burada bir itibar suikasti yapılmaya devam edilmektendir. Bugüne kadar dört kez seçimlere girmiş ve girdiği bütün seçimlerde ezici bir üstünlükle kazanmış. Son seçimlerde bir milyon üzerindeki farkla İstanbul'un Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş Türkiye Belediyeler Birliği Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun ailesine ait olan muhtelif illerdeki evlere yapılan baskınlarla ilgili duyduğumuz derin üzüntüyü belirtmek istiyorum. Ailenin masumiyetine saldırılmaktadır. Ailenin mahremiyetine saldırı yapılmaktadır. Hesaplaşma yapacaksanız Sayın İmamoğlu zaten sizinle hesaplaşacak. Bugün de hesaplaşıyor. Cezavenin içinde, bulunduğu koşullarda geleceğe ilişkin duygu ve düşüncelerini söylemeye devam ediyor. Ama onun ailesi üzerinden yaratılmaya çalışılan bu korku iklimini kesinlikle kabul etmiyoruz ve açıkça kınadığımızı belirtmek istiyorum. Yine bugün çok sayıda milletvekilimiz, belediye başkanlarımız, tutuklu bulunan belediye başkanlarımızı da ziyaret ettiler.
"Bütün bu kumpas davalarını tek tek çürüteceğiz"
Biliyorsunuz son yapılan kurultayımızdan hemen sonra hafta sonları bir büyük şehirde hafta içi de İstanbul'un muhtelif ilçelerinde mitingler yapma kararı almıştık. Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel bugün saat 20.30'da Şişli Belediyesi'nin karşısında Şişli halkıyla buluşacak ve Şişli Belediyesi'ne atanan kayyumu ve uygulanan hukuksuzluk sürecini de yurttaşlarımızla birlikte değerlendirecektir. Bir kurultayı gerçekleştirdik. Kurultayımızdan hemen sonra almış olduğumuz temel kararlardan bir tanesi de siyasallaşmış yargı üzerinden son seçimlerde Türkiye'nin yüzde 65'ini yönetme iradesine sahip olan Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarına karşı yürütülen bütün bu kumpas davalarını tek tek çürüteceğiz ve iddianamelerin içinin boş olduğu, yalancı tanıklarla sürecin yürütülmeye çalışıldığını bir kez daha görüyoruz. Türkiye'deki hukuksuzluk bütün dünyanın dikkatini çekmektedir ve Türkiye devletinin gerek Türkiye'de yaptığı gerekse yurt dışında yaptığı pek çok toplantı peş peşe iptallerle karşılaşmaktadır.
Bir kez daha buradan şu çağrıyı yapmak istiyorum. İçerideki arkadaşlarımızın kamuoyuna bizim aracılığımızla verdiği mesaj şudur; Türkiye'de demokrasinin egemen olabilmesi, hukukun üstünlüğünün egemen olabilmesi için bugün cezaevinde geçirdikleri günlerin bir bedel olarak görülmesi gerektiğini bir kez daha ifade ediyorlar. Biz de onlara Silivri'de sizler aracılığıyla milyonlarca insanın ön seçime katılarak verdiği destek ve şu anda tutuklu bulunan belediye başkanlarımızın özgürlüğe kavuşabilmesi, Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun özgürlüğüne kavuşabilmesi için başlattığımız imza kampanyasına da bütün yurttaşlarımızın destek vermesini ve bir an önce Türkiye'de hukukumun egemen olmasını, mahkemeler üzerindeki siyasetin elini çekmesini ve yargının evrensel hukuk temelinde karar almasının önemli olduğunu belirtiyoruz. Sayın Genel Başkanımızla birlikte tekrar ifade ettiğimiz gibi Şişli'de, Pazar günü de Samsun'da bir miting gerçekleştireceğiz. Arkasından 23 Nisan'da Büyük Ankara mitingini ve bugün itibarıyla 19 Mayıs'ta da İzmir'de Türkiye tarihinin gördüğü en büyük açık hava mitingini gerçekleştireceğimizi belirtmek istiyorum.''
Tutukluların, bir an evvel iddianamelerinin hazırlanmasını ve yargılama sürecinin başlaması gerektiğini belirten Zeybek, "Bir an önce iddianamenin hazırlanarak yargılamanın başlaması en büyük isteğimizdir. Ahmet Özer'le ilgili yargılamaya ilişkin tarih verildi ama diğer belediye başkanlarımızın henüz iddianamesi hazırlanmadı. Bu konuyla ilgili de buradan yapacağımız çağrı; iddianamenin bir an önce hazırlanıp mahkemenin günü vermesi ve yargılamanın başlaması olacaktır" ifadelerini kullandı.
"Bir dakika bile cezaevinde bulunmasının ciddi sağlık sorunları oluşturacağını herkes biliyor"
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'ı da ziyaret ettiğini belirten Zeybek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mahir Polat'la da görüştük. Kendisine zaten bir holter cihazı takılmış durumdaydı. Ben yanındayken 18.5 tansiyonu. Yani bizzat Çeşme Belediye Başkanımız da yanındaydı. Yüksek seviyede tansiyon durumu devam ediyor. Bir dakika bile cezaevinde bulunmasının ciddi sağlık sorunları oluşturacağını herkes biliyor. Ailesinde de geçmişte buna ilişkin yaşamış sıkıntıların varlığını bütün devlet kademeleri biliyor ama dediğimiz gibi burası bir cezalandırma merkezine dönüşmüş. Yani hüküm giymediklerine göre bu tutukluların sağlık sorunları da dikkate alınarak tutukluluğun bir an önce sonlandırılması için hızlı adım atılması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuyla ilgili daha fazla yorum yapmak istemiyorum. Çünkü bu bir sağlık meselesi Mahir Polat'ın derhal beklemeksizin sağlıklı bir ortama çıkması yani cezaevi koşulların dışına çıkarılmasının şart olduğunu belirtmek istiyorum.''