CHP’li Gürsel Tekin, "Yüksek Seçim Kurulu, size Kars’tan sesleniyorum; 12 Eylül döneminde darbeciler bu seçimi yapar mı yapmaz mı, iyi mi yapar kötü mü yapar. İktidarı verir mi vermez mi tartışmasının olduğu o dönemin Yüksek Seçim Kuruluna rahmet okuttunuz" diyerek tepki gösterdi. 21 yıl sonra Kars’tan seçilen ilk CHP milletvekili olan İnan Akgün Alp, “Yani 13 milyon kullanılmayan oyumuz var. Aramızdaki fark 2,5 milyon. Kullanılmayan bu 13 milyon oyu sandığa yansıtmamız durumunda büyük bir farkla kazanacağımızı düşünüyorum" dedi.
Eski CHP milletvekilleri Gürsel Tekin ve Barış Yarkadaş, bugün memleketleri Kars’a gelerek Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu’na destek istedi. Kars’ın bazı ilçelerinde ve il merkezinde esnaf ziyareti yapan ve vatandaşlarla bir araya gelen Tekin ve Yarkadaş CHP Kars İl Başkanlığı’nda, CHP Milletvekili Alp ile birlikte basın toplantısı düzenledi.
ALP: "KULLANILMAYAN 13 MİLYON OYU SANDIKLARA YANSITMALIYIZ"
CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp basın toplantısında, CHP’nin 21 yıl sonra Kars’ta ilk kez milletvekili çıkardığına vurgu yaptı. 14 Mayıs seçimlerinde Kars’ta Kılıçdaroğlu’na büyük oranda destek sunulduğunu da belirten Alp, şöyle konuştu:
"Tabii ki bunların hiçbirisi tesadüf değil. Bu başarının arkasında yoğun bir çalışma var. Vatandaşlarımızın seçime giderken şunu düşünmesini istiyorum. ‘Bu seçim iki turlu bir seçim ve bu seçimde kimse kazanamadı. İlk turun mağlubu yok. İkinci tura yeniden başlayacağız, oylar sıfırdan sayılacak. 9 milyon kullanılmamış oyumuz var. Bir milyon geçersiz oyumumuz var. 3 milyona yakın oyumuz da ikinci tura kalamayan adaylara verildi. Yani 13 milyon kullanılmayan oyumuz var. Aramızdaki fark 2,5 milyon. Kullanılmayan bu 13 milyon oyu sandığa yansıtmamız durumunda büyük bir farkla kazanacağımızı düşünüyorum.”
"TRT NEREDE, ANADOLU AJANSI NEREDE ÇOK MERAK EDİYORUM"
Gürsel Tekin ise şunları söyledi:
"Öncelikle almamız gerek ciddi önlemler var. Hani Stalin’in dediği gibi ‘oy verene değil oyları sayana bakın’ diye. Yüksek Seçim Kurumuna Kars’tan sesleniyorum; 12 Eylül döneminde darbeciler bu seçimi yapar mı yapmaz mı, iyi mi yapar kötü mü yapar, iktidarı verir mi vermez mi tartışmasının olduğu bir dönemde o dönemin Yüksek Seçim Kurulu’na rahmet okuttunuz. Dünyanın neresine bakarsanız bakın en son Irak seçimleri vardı. Olmazsa olmaz seçimler orantılı olur. Bu seçimlerin orantılı olabileceğini söyleyecek bir Allah’ın kulu var mı? Devletin bütün televizyonları nerede? Mesela TRT nerede? Anadolu Ajansı nerede? Çok merak ediyorum. Sizler benim verdiğim vergilerle maaş almıyor musunuz? Ben ve buradakiler o Anadolu Ajansı’na ve TRT’ye ortak değil miyiz? O zaman niye yoksunuz? Şimdi size sesleniyorum Yüksek Seçim Kurulu Başkanı, nerede bunlar? Siz ne diyeceksiniz mesela 12 Eylül dönemindeki Yüksek Seçim Kurulu üyeleri dedi ki; TRT’de bütün siyasi partiler eşit bir şekilde kendilerini ifade edecek. Siz ne diyeceksiniz ne zaman diyeceksiniz? Ben 2009 yılında CHP İstanbul İl Başkanıydım. Dönemin seçim kurulu başkanına gittim ve dedim ki ‘Sayın Başkan yasaya uygun olmayan işler yapılıyor.’ Fotoğrafları önüne koydum. Devletin bütün kurumlarını giydirmişler billboard yapmışlar. Bir saat sonra o dönemin seçim kurulu o afişlerinin tamamını indirdi. İstanbul’da Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde kirli, pislik, bize ait olmayan, partimizin genel başkanın ait olmayan söylemler olan billboardların bir tanesine bile müdahale etmediniz.
"28 MAYIS’TA YA SEFALETE YA DA ÖZGÜRLÜKLERE OY VERECEKSİNİZ"
Şimdi 2’nci tur seçime gidiyoruz. Milyonlarca seçmen birer partili gibi çalışıyor. Aklınıza gelebilecek herkes bu seçimin bir kader seçimi olduğunu biliyor. Daha fazla ızdırap, daha fazla yoksulluk, daha fazla sefalet çekmemek için bir değişime ihtiyaç olduğunu herkesin bilmesi lazım. Yani ayın 28’inde iki tercih yapacaksınız. Ya gerçekten sefaleti ya da özgürlükleri tercih edeceksiniz. Fiyatların hangi durumda olduğunu her ne kadar iktidar ve Merkez Bankası Başkanı dövize fren koymuş olsa da bu günkü piyasa koşullarına bakın. Alım satımların tamamı 24 – 25 dolar civarında. Ayın 28’inden sonra neler olacağını bilen bir tek insan yok.
YARKADAŞ: "SUSUZ HALKI KILIÇDAROĞLU’NU CUMHURBAŞKANI YAPMAK İÇİN SABIRSIZLIKLA BEKLİYOR"
Barış Yarkadaş da 28 Mayıs’a kadar büyük bir yarışın içerisinde olduklarını söyledi. Susuz halkının Kılıçdaroğlu’na oy vermek ve Cumhurbaşkanı yapmak için pazar gününü sabırsızlıkla beklediğini ifade eden Yarkadaş şunları söyledi:
"Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kılıçdaroğlu’na oy istemek üzere memleketim olan Susuz ilçemize geldim. Susuz’da belediye başkanımız ve ilçe başkanımız ile birlikte hemşerilerimiz ile buluştuk. Kılıçdaroğlu’nun bu turda birinci çıkması için desteklerini istedik. Zaten benim ilçemde de Kılıçdaroğlu birinci olarak çıkmış. Ben bugün sahada dolaşırken şunu gördüm ki; ‘Susuz halkı Kılıçdaroğlu’na oy vermek ve O’nu Cumhurbaşkanı yapmak için pazar gününü sabırsızlıkla bekliyor çünkü devasa sorunlar, müthiş bir işsizlik ve geleceğe artık umutla bakamadığını söyleyen bir gençlik var. Vatandaş ne ürün aldığını ne de satabildiğini söylüyor. İlçemde bütün kahvehanelerin dolu olması da bunu gösteriyor. Özetle Susuz halkı yaşanan bütün sorunları kimin çözeceğinin farkındadır. Ben Kars halkına Kılıçdaroğlu’na verdikleri ve verecekleri destekler için teşekkür ediyorum. Ben Millet İttifakının il Başkanlarını ve seçmenlerinde teşekkür ediyorum."
