Eski AKP milletvekili ve Karar gazetesi yazarı Mehmet Ocaktan, “Modern zamanlarda Müslümanların zihninde din-dünya ilişkisi adeta kategorik bir ayrıma tabi tutulduğu için sanki İslam bu dünyayı değil, daha çok ahiretin tanzimi konusunda ilkeler sunan bir din gibi algılanmaktadır” dedi.
“Dini dünyadan soyutlayan bu kategorik zihin yapısı, dindarları ikili bir hayat tarzına mahkum etmiştir” diyen Ocaktan, “Doğal olarak bir taraftan görsel dindarlığın cazibesine kapılan Müslümanlar, bir taraftan da her vesileyle kötücülleştirdikleri ‘örtülü’ bir dünyevileşmeye savrulmaktadırlar. Yani itikatta dindar, amelde seküler” ifadesini kullandı.
Ocaktan yazısında şunları söyledi:
“Maalesef bu iki dünyalı yapı, günümüzde yeni bir dindarlık anlayışını ortaya çıkarmış bulunuyor. Bu yeni dindar tipolojisi yüzyıllar içinde oluşmuş bulunan geleneksel İslam kültür mirasına sıkı sıkıya bağlı, menkıbelerle şekillenen dini yapı konusunda hassas, hatta yer yer hurafelere tutunan bir görüntü sergilemektedir. Dahası, dünyasal anlamda kişisel ilişkilerini fetvalarla yoluna koyarak alabildiğine seküler davranmakta bir beis görmemektedir.
Ancak aynı dindar kesimler, İslam’ın evrensel ilkeleri arasında yer alan temel insan hakları, özgürlükler, adaletin sağlanması, şeffaflık ve liyakat gibi konularda hassasiyet göstermeyi dini bir vecibe olarak görmemektedirler.
Eğer geleneksel kültürümüzden devraldığımız mirasımızı kutsallaştırıp dinin özünü kaybetmeseydik, belki de bugün özgürlüklerin, hakkın-hukukun teminat altına alındığı en ehven sistem olan demokrasiyi şeytanlaştırmak yerine, demokrasiyi daha da zenginleştirecek katkıları biz yapıyor olacaktık. Ancak ne yazık ki sakalın boyu, cübbenin rengiyle uğraşmaktan, dinin yaşanabilir bir dünya kurma konusundaki evrensel mesajını okumaya bir türlü fırsat bulamadık”
(t24)