İktidar partisinin Millet İttifakı'nı bölmek için her türlü manipülasyona giriştiğini ifade eden Akif Beki ''İktidara, siyaseten İstismar edeceği kozlar vermiyor. Kutuplaştırma oyununa gelmiyor'' dedi.
Beki'nin çarpıcı yazısından ilgili bölümler şöyle;
Yolu iktidar açacak, dünden hazır CHP'liler de gereğini yapacakmış. Plan bu.
Taslağı dahi hazırlanmış. Can atan, dört gözle o günü bekleyen CHP'lilere, iktidara yardımcı olma fırsatını sundu sunacaklarmış.
Gülmeyin yahu, ciddi ciddi umut bağlanmış buna.
Bay Kemal CHP'nin başından gidince iktidar niye rahatlayacak derseniz...
E tut ucunu din, ezan, bayrak üstünden çekişelim tekliflerini geri çeviriyor. İktidara, siyaseten İstismar edeceği kozlar vermiyor. Kutuplaştırma oyununa gelmiyor.
Darbe çığırtkanlığı, başörtüsü düşmanlığı yapmama inadı İstanbul'u, Ankara'yı kaybettirdi. Tadı yok onunla rekabetin.
Ağız tadıyla, içinden geldiği gibi kutuplaşamadığı bir CHP liderinin nesini beğensin, sevsin AK Parti? Dişine göre biriyle değiştirmek istiyor.
İktidara mı düşer, muhalefete lider biçmek derseniz...
E olacak o kadar, ileri demokrasideyiz, yerli ve milli yapma iddiası karıyı kocadan boşatma hakkı bile veriyor, bu iddiayla CHP'yi Bay Kemal'den kurtaracaklar, çok mu!
Diğer yandan Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun da önünün kesilmeye çalışıldığını savunan Beki, şöyle devam etti:
"MANSUR YAVAŞ VE EKREM İMAMOĞLU DA HEDEFTE"
İstanbul’la Ankara’yı kaybettiren yerel seçimlerden beri durum değişti. Hatta öncesinden... Yavaş’la İmamoğlu’nun önünü kesmek, adaylıktan düşürmek için neler zorlanmadı! Eskiden kendisine güvenirdi AK Parti. Kendi vaat ve icraatlarına, ikna gücüne güvenirdi. Rakibinin zayıflığına, güçsüzlüğüne değil. Şimdi dişine göre, cılız, çelimsiz, kolay rakip arıyor. Gözüne kestirdiklerini karşısına çıkmaya kışkırtıyor. Muhalefetin adaylarını belirlemeye çalışıyor. ‘Ne yaparlarsa yapsınlar, kaderin üstünde kader, göklerden gelen karar vardır, yazı da gelse tura da gelse vız gelir tırıs gider’ özgüveninden uzak iktidar.
"AK PARTİ ARTIK SEÇMENİ İKNA EDEMİYOR"
O rahatlık, tedirginlik ve telaşa bıraktı yerini. AK Parti, seçmeni ikna edemiyor. Çözümü de siyaseten tıkanmasında aramıyor. Rakibini tayin ederek aşmaya uğraşıyor. Nedeni ise soruyu yanlış sorması... Oyuncak hediye ediyorsun, büyüyünce oyunu sana vermiyor. 2 buçuk milyondan fazla hane, 10 milyondan fazla insana çalışmadan düzenli para ödüyorsun, yeri geliyor oyunu vermiyor. Millet bahçesi yapıyorsun, bedava çayla kek veriyorsun, bakıyorsun oyunu vermeyebiliyor."
"SORUN AKP'DE Mİ SEÇMENDE Mİ?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bu konudaki hayal kırıklığı malum. Parti içi değerlendirmede şöyle ifade ettiği sızmıştı:
“Karnını doyuruyor, her türlü ihtiyacını karşılıyorsun. Ama bakıyorsun, oyunu sana vermiyor.” Tespit buysa, doğru soru şudur: Memnuniyetsizlik, iktidarın yanlışlarından değil de seçmenin nankörlüğünden mi kaynaklanıyor? İktidarın değil de seçmenin mi kendini düzeltmesi gerek?
(Kaynak: Karar)