Altay'ın açıklamalarının devam şöyle;
"Dün yargı FETÖ’ya teslim edilmişti ve tecavüze uğramıştı ve yargı infial edilmişti. Bugün yargı Pelikan çetesine teslim edilmiş. FETÖ’nün yaptığı tecavüzün fazlasını şimdi Türk yargısına Pelikan çetesi yapıyor. Ve bunu seyrediyoruz. Herkes seyredebilir, herkes göz yumabilir, yol verebilir ama bizim bu vahim tabloya göz yummamız ve yol vermemiz mümkün değil. Hukukun yargı eli ile çiğnenmesi çok inciticidir, çok acıtıcıdır, çok vahimdir. Sözün bittiği yerdeyiz. Bütün savcılara ve yargıçlara ayrım yapmaksızın sesleniyorum yürütmenin baskısından korkmayın. Yürütmeye yaranmak için uğraşmayın. Elinizde anayasa var. Hakim olun, Cumhuriyetin savcısı olun talimatla fezleke yollamayın, talimatla insanları tutuklamayın. Yeni trajedilere yol açmayın. Bunu bir yasama organının üyesi olarak istiyorum, bir baba olarak istiyorum, 82 milyonun Türkiye vatandaşlarından her hangi birisi olarak istiyorum. Yargıya olan güvenin neredeyse sıfırlanmasına tamamen yol açtınız. Yargıya güvenelim. Herkes güvensin suçlu da suçsuz da. Yargıda manzara şu" diye konuştu.
''ÖMER ÇELİK'İ VE MAHİR ÜNAL'I SEN O MASAYA OTURTAMAZSIN''
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Erdoğan-Putin görüşmesinde AKP Sözcüsü Ömer Çelik ile Genel başkan Yardımcısı Mahir Ünal'ın bulunmasını eleştirdi:
“Cisimler olarak iki ülke ama üç ülke arasında resmi bir görüşme yapılıyor. Bu görüşmede devlet başkanı, devlet başkan vekili yardımcısı, devletin bakanları, memurları olabilir, olmalıdır. Libya şehidimizin cenazesini yayınlayan Oda Tv’yi devlet sırrını ifşa etmekten kapatan kafa bu devletler arası görüşmeye AKP sözcüsü ve genel başkan yardımcısını toplantıya dahil ediyor. Yani sayın Ömer Çelik ve sayın Mahir Ünal’ın devlette bir görevi var mıdır? Yoktur. Peki iki ülke arasında yapılan ve çok gizli devlet sırlarının ve belgelerinin masaya döküldüğü bir toplantıda sayın Mahir Ünal ve Ömer Çelik’in ne işi var? Eğer devlet sırrını afişe etmek, ifşa etmek diye bir kusur aranıyorsa Oda TV’yi bırak buraya bak. Sanıyorum Cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti başkanı olarak orada değildi AKP devlet başkanı sıfatıyla oradaydı. Türkiye’nin bir AKP devletine bürünmesine de sessiz ve seyirci kalamayız. Sen o toplantıya bu arkadaşları oturtamazsın nokta. Oturtursan hakikaten Oda TV’nin cenaze haberini yayınladı suç işlemiş olmaz ama sen suç işlemiş olursun.” dedi.
MASADA CİSMEN OLMASA DA FİİLEN ESAD DA VARDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin görüşmesini de değerlendiren Altay, ateşkes kararının CHP’yi memnun ettiğini, bunun sevindirici bir tablo olduğunu söyledi.
Alan daraldığı için cihatçıların Türkiye'ye yaklaşma mesafesinin kısaldığını, Türkiye sınırlarına daha yakın olunacağını belirten Altay, bu konuda önlem alınmasını istedi.
Altay, Beşar Esad'in masada cismen olmadığını belirterek, "Ancak ruhen ve fiilen Putin, Erdoğan ve Esad vardı. Bu anlaşmadan biz memnunuz. Sayın Devlet Bahçeli'nin haklı tepkisi ve talebinin karşılanmadığını düşünüyorum. Rusya'ya yönelik kimi talepleri vardı; özür, tazminat. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'dan Putin'e 4 soru sormasını istemişti, anlaşılıyor ki soramamış. Sayın Recep Tayyip Erdoğan Putin'e bunları soramamış. Ama uçaktaki sevgili gazeteciler, saygı değer gazetecilerde bunu niye sormadığını Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a soramamışlar öyle anlaşılıyor. Parmakla çağrılmak, onların bakanlarının ayağına koşa koşa gitmek hoş olmamıştır. Bir tarafta bizimkiler açısından ezik görüntü, bir tarafta hakim görüntü. Bir barış görüşmesine değil de bir şeyler ummaya gitmiş bir görüntü içimi incitmiştir." ifadesini kullandı.
