Bakanlar Kurulu sonrası düzenlediği basın toplantısında açıklamalar yapan Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın, yarın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağı görüşmeye değindi. Putin ile Erdoğan'ın görüşmesinin Türk Akımı programından önce olacağını belirten Kalın, Putin’in Suriye ziyaretini de değerlendirdi. Kalın, “Sayın Putin’in Suriye ziyareti kendi tasarrufudur. Biz ona bir şey diyemeyiz. Kendisinin gözlemleri, bu konuda bazı değerlendirmeleri varsa sayın cumhurbaşkanımız ile yarın paylaşacaktır” dedi.
"HER ZAMAN İŞ BİRLİĞİ VE DİYALOGDAN YANA OLDUK"
Kalın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz Suriye’de bu çatışmaların sona ermesi ve siyasi sürecin ilerletilmesi için önemli bir rol üstlendik. Bu çerçevede sadece insani anlamda mültecilere yardımcı olmuyoruz, aynı zamanda sınır güvenliğimizi de sağlıyoruz. Hatırlayın, birkaç yıl öncesine kadar sınırlarımızda birçok terör örgütü cirit atmakta idi. Bunlar artık tamamen önlenmiş durumda. ABD’nin verdiği destekle bir terör koridoru kurulması, bir PKK devleti kurulması gibi projeler vardı. Bunlar artık tamamen suya düşmüş durumda. Dolayısıyla burada farklı paydaşlarla, Rusya’yla, Amerika Birleşik Devletleri’yle, Avurpa ülkeleriyle, Arap ülkeleriyle her zaman iş birliği ve diyalogdan yana olduk. Bunu da sayın cumhurbaşkanımızın diplomatik çabalarıyla, girişimleriyle bugüne kadar hamdolsun, başarıyla getirdik."
"İDLİB MESELESİ VE ASTANA SÜRECİ GÜNDEMDE OLACAK ÖNEMLİ KONULAR"
"Suriye rejimi konusunda bizim pozisyonumuz açık. Biz Esed rejiminin, Esed’in kendisinin Suriye’yi demokratik, çoğulcu, barışçıl bir geleceğe taşıyacak lider olma vasfını çoktan yitirdiğini görüyoruz. Hele ki şu anda hala İdlib’te devam eden bu çatışmaları da dikkate aldığımız zaman, kendisinin ve ekibinin orada kalıcı bir barış sağlanması yönünde bir niyetinin olmadığı ortada. Bu konuda Rusya ile anlaşamadığımız da bir sır değil. Ama bu görüş ayrılıklarına rağmen Suriye’deki siyasi süreci devam ettirebilmek adına, İdlib mutabakatını hayata geçirmek, Astana sürecini doğru bir şekilde yönetebilmek adına Rusya Federasyonu ve mevkidaşlarımızla görüşmelerimiz devam ediyor. Yarın sayın cumhurbaşkanımızın, sayın Putin ile yapacağı görüşmelerde tabii ki Suriye ve İdlib meselesi, Astana süreci, İdlib mutabakatı gündemde olacak önemli konular."