Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle koltuğunu devrettiği, 10 yaşındaki çocuğa Ramazan nedeniyle ikram olmadığını söylemiş ve çocuğun koruma evinde kaldığını dile getirmişti. CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi Mahmut Tanal, "Bakan'ın davranışı TCK'ya göre suçtur, derhal istifa etmelidir" dedi.
Göreve yeni başlayan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, koltuğunu 10 yaşındaki bir çocuğa devretti. Yanık, Ramazan nedeniyle çocuğa bir ikramının olmadığını söyledi ve çocuğun koruma evinde kaldığını dile getirdi. CHP’li milletvekilleri koruma altındaki çocuğun kimliğinin açıklanmaması gerektiğini belirterek, Yanık'ın bu tutumuna tepki gösterdiler.
TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu üyesi ve İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, durumun suç teşkil ettiğini ileri sürerek Yanık'ı istifaya davet etti. Tanal'ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalar şöyle:
"YAVRUMUZU İFŞA ETTİ, RENCİDE ETTİ"
"TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu olarak, Bakanlığın Çocuk Evleri Sitesi’nde, Çocuk Evi’nde ziyaret ettiğimiz yavrularımızın mahremiyetine, yüzlerinin görülmemesine özen göstermiştik. Yeni Aile Bakanı ise 23 Nisan’da Bakanlığın korumasındaki yavrumuzu ifşa etti, rencide etti. BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 3. maddesinin 1. fıkrasında, idari makamların çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerinde, çocuğun yararının temel düşünce olduğunun altı çizilmektedir. Yine Sözleşme’nin 8. maddesinde, ‘Taraf Devletler, yasanın tanıdığı şekliyle çocuğun kimliğini; tabiiyeti, ismi ve aile bağları dahil, koruma hakkına saygı göstermeyi ve bu konuda yasa dışı müdahalelerde bulunmamayı taahhüt ederler’ denilmektedir.
"BAKAN YANIK YAVRUMUZUN KİMLİĞİNİ, AİLE BAĞLARINI HOYRATÇA İHLAL ETTİ"
BM’nin söz konusu Sözleşmesiyle birlikte İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Siyasi ve Medeni Haklar Uluslararası Sözleşmesi gereği çocuğun özel hayatının korunması hakkı vardır. Atanmış Bakan Derya Yanık ne yaptı? Minik yavrumuzun kimliğini, aile bağlarını hoyratça açık etti. Koruma altındaki yavrumuzu siyasetine alet eden malum Bakan’ın tavrı, BM Sözleşmesi’nin ihlalidir. Yeni bakanın daha ilk günden, çocuklara bakışı böyleyse ne çocukları korur, ne kadınları korur, ne aileyi korur, ne de kırılgan grupları korur. Ayrıca Çocuk Koruma Kanunu’nun 4. maddesinde, çocuklar hakkında yürütülen işlemlerde kimliğinin başkaları tarafından belirlenememesine yönelik önlemlerin alınması gerektiği vurgulanıyor. Gerek Çocuk Koruma Kanunu’na gerekse Anayasa'mızın ilgili maddelerine göre çocuğun yarar ve esenliğinin gözetilmesi gerekirdi. Çocuğun kişiliğini incitici bir şekilde kamuoyuna aktarılan görüntüler, özel hayatın da ihlalidir.
"BAKAN ARTIK O KOLTUKTA BİR GÜN DAHİ OTURMAMALI"
Bakan’ın davranışı, TCK'ya göre de suçtur. Başka boyut; Bakan'ın siyasi şovuna alet ettiği evladımızla ilgili açıklamaları, paylaşımları, Anayasa 20. maddeye göre kişisel veri kapsamına giriyor. Bu kişisel verilerin korunması gerekiyor. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na göre de Bakan’ın davranışı suç teşkil ediyor. Erdoğan’ın ‘ehil’ diye, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na atadığı Derya Yanık’ın ne dini bilgisi var, ne çocuklara ilişkin yasaları, uluslararası sözleşmeleri biliyor, ne çocuk psikolojisinden anlıyor. Bakan artık o koltukta bir gün dahi oturmamalı, derhal istifa etmelidir!
"TEDİRGÜN BAKIŞLARI EKRANDAN DAHİ GÖRÜNEN BİR ÇOCUK. YAZIKLAR OLSUN"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı ve CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz da konu ile ilgili açıklama yaptı.
Salıcı “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı olacak kişinin sorumsuzca koruma altındaki bir çocuğu ifşa etmesi mi daha kötü, yoksa sesi titreyen çocuğa bir çikolatayı çok görmesi mi... Siz hiç çocuk olmadınız mı?” yorumunda bulundu.
Durmaz, “Ramazan diye çocuğa çikolata vermeyen, çocuğun koruma altında olduğunu söyleyerek çocuğu ifşa eden bir Aile Bakanı! Tedirgin bakışları ekrandan dahi görülen bir çocuk! Yazıklar olsun! Gerçekten utanç verici” dedi.
