Evrensel'den Burcu Yıldırım'a konuşan Yüksel, heyetle araştırma yaptıklarını ve ön rapor açıklayacaklarını ifade ederek, "Kamu yararı, Türkiye’de hiçbir projede gözetilmemektedir. Turizmci bir yönetim geliyor, her yeri turizme çeviriyor, madenci bir yönetim geliyor bilinçsizce maden yapıyor, inşaat sektörü yine öyle” diye konuştu.
Hem saha hem de evrak araştırması yaparak öncelikli riskleri araştırdıklarını söyleyen Yüksel, “Madencilikte yer altı ve açık işletme olmak üzere iki ana üretim şekli vardır. Buranın işletmesini yapacak şirket çıkacak cevherin jeolojik ve fiziksel yapısı ile açık işletme kullandıklarını, yine tank liçi ve yığın liçi yönteminden maddenin yapısına göre yığın liçi kullanacaklarını söylediler. Yaptıkları işlemlerin hepsi ÇED raporunda mevcut, izinlerde bir problem yok ama Türkiye’de denetim anlamında sıkıntılar var, güvensizlik hakim. Türkiye’nin standartları da nihai standartlar değil” dedi.
"Dünyadaki işletmelerin yüzde 83’ünde de siyanür kullanılıyor"
Maden arama çalışmalarında değil ayrıştırma kısmında siyanürün kullanıldığını ve dünyadaki işletmelerin yüzde 83’ünde de siyanür kullanıldığını belirten Yüksel, “Bir takım dolaşan yanlış bilgiler yüzünden kamuoyu oldukça tedirgin. Tabii buna daha önce yapılan maden çalışmalarının eski haline dönüştürülmeden öylece bırakılıp giderilmesi ve yöre halkının mağdur olması da söz konusu. Bu çalışmaların yapılmasında esas nokta kamu yararının gözetilmesi. Devlet ise bu noktada ne yazık ki güven vermiyor” dedi.
"Aynı ekosistemin oluşması çok zor"
Yüksel, “Devlet taahhüt ettiği gibi maden çalışması sonrası orman ve işçilik parasını almasına rağmen alanı eski haline çevirmiyor. Tepki de buradan doğuyor. Elbette aynı ekosistemin oluşturulması çok zor. Orayı terk eden canlılar tekrar gelecek mi, ağaçlar ne kadar sürede orman oluşturacak bunlar hep soru işareti” diye belirtti.
"Türkiye'de hiçbir projede kamu yararı gözetilmiyor
Her ekonomik faaliyetin kamu yararına olması gerektiğini Yüksel, “Kaz Dağları’nda tarım, turizm, madencilik, santral her şey var. Bu planda belli sınıf ve zümrenin değil, toplumun çıkarları gözetilmeli. Yaşam alnının ortasına maden, tarım alanının ortasına turizm yapılmaması gerekiyorsa yapılmayacak. Şu an da Kaz Dağları’nda yapılan çalışmanın kamu yararı araştırması yapılmadı. Civarda 7 tane köy var, bu köyün geçim kaynakları demografik yapısının incelenmesi gerekir. Kamu yararı Türkiye’de hiçbir projede gözetilmemektedir. Turizmci bir yönetim geliyor, her yeri turizme çeviriyor, madenci bir yönetim geliyor bilinçsizce maden yapıyor, inşaat sektörü yine öyle” diye konuştu.