Cumhur İttifakı'nın AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Yıldırım ile Millet İttifakı'nın CHP'li adayı İmamoğlu'nun bir araya geleceği ortak canlı yayın 16 Haziran Pazar günü saat 21.00’de yapılacak, programın moderatörlüğünü ise gazeteci İsmail Küçükkaya üstlenecek.
Moderatör olarak Küçükkaya'nın seçilmesine tepki gösteren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bize göre iki adayın katılacağı televizyon programının en uygun moderatörü sakin, sabırlı, anlayışlı ve tarafsız yönleriyle temayüz etmiş Sayın Didem Arslan Yılmaz’dır. Tartışmaları ustalıkla yöneten, birikim ve tecrübesiyle öne çıkan Sayın Yılmaz’ın seçilmesi kanaatimce doğru olurdu" dedi.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, bugünkü köşe yazısında Bahçeli'nin tepkisinin nedenini şu sözlerle açıkladı:
"Karşılık beklemeden İstanbul'da aday çıkarmayacağını açıklayan Yıldırım’ın ortak adayı olduğunu ilan eden MHP’ye program ile ilgili herhangi bir danışmada bulunulmamış. Bu gelişme, 'Kürdistan…' söylemiyle yükselen, ancak 'kol kırılır yer içinde kalır' anlayışıyla bir süreliğine içe atılan tepkiyi de dışa çıkarmış."
Sarıkaya'nın yazısının ilgili kısmı şöyle:
"Öneriyi ilk olarak arkadaşım Didem Arslan Yılmaz dile getirdi… Teklifi yapan olarak hakkı olan moderatörlük görevini üstlenemeyecek olsa da Türkiye’nin demokratik siyasi sürecine ve unutulan geleneğinin yeniden başlamasına vesile oldu.
Habertürk olarak kıymetli bir adımın atılmasına aracılık etti. İnanıyorum ki pazar günü gerçekleşecek iki adayın ekran karşılaşmasını yönetecek sevgili arkadaşım İsmail Küçükkaya da Didem Arslan Yılmaz’ın hakkını teslim edecektir.
Tabii, Cumhur İttifakı’nın diğer ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli’nin dün akşam saatlerinde twitter üzerinden Küçükkaya’nın program moderatörlüğüne sert itirazları karşılık bulmaz ise… Bahçeli’nin tepkisinin nedenine gelirsek…
Aktarıldığına göre, karşılık beklemeden İstanbul’da aday çıkarmayacağını açıklayan, Yıldırım’ın ortak adayı olduğunu ilan eden MHP’ye program ile ilgili herhangi bir danışmada bulunulmamış. Bu gelişme, 'Kürdistan…' söylemiyle yükselen, ancak 'kol kırılır yer içinde kalır' anlayışıyla bir süreliğine içe atılan tepkiyi de dışa çıkarmış."