31 Mart 2019 yerel seçimlerinde; bazı şehirlerde belediye meclislerindeki çoğunluk, belediye başkanının seçildiği partinin ya da ittifakın aksine oluştu. Özellikle Ankara ve İstanbul’da belediye başkanlığı koltuğuna Millet İttifakı destekli CHP’li isimler otururken, belediye meclislerinde çoğunluk Cumhur İttifakı'na geçti. Bu durum zaman zaman başkanların onaylamadığı kararların Meclis’ten çıkabilmesine ya da başkanın istediği bir kararın Meclis'te reddedilmesine yol açtı.
BAŞKANLAR DAVA AÇABİLİYORDU
Başkanlar bu durumda; Belediye Kanunu’nun kendilerine verdiği yetkiyle meclis kararına karşı İdare Mahkemesi’nde iptal davası açabiliyor. İşte bu yetki Anayasa Mahkemesi’nin gündemine geldi. Tekirdağ İdare Mahkemesi, Belediye Kanunu’nun 23. maddesindeki “belediye başkanı, meclisin ısrarı ile kesinleşen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargıya başvurabilir" hükmünün iptali talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
AYM İPTAL İSTEMİNİ REDDETTİ
Yüksek Mahkeme bu başvuruyu esastan karara bağladı. Mahkemenin iptal talebi oybirliğiyle reddedildi. AYM’nin bu kararı sonrası belediye başkanlarının Meclis kararlarına karşı yargı yoluna başvurma yetkisi devam edecek.
İDARE MAHKEMESİNDEN TEMSİL KARARI
HaberTürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre konuyla alakalı Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nden de önemli bir karar çıktı. Mahkeme, belediye başkanlarınca açılan bu tür davalarda, belediye tüzel kişiliğini Meclis 1. Başkan Vekilinin ya da görevlendireceği bir avukatın temsil etmesine karar verdi. Kararda; hem davacı hem de davalının belediye başkanı olmasının, her iki sıfatın birleşmesine yol açtığı vurgulandı.