Uluslararası Hrant Dink Ödülü, bu yılki sahiplerini buldu. Hrant Dink'in doğum günü olan 15 Eylül'de (dün) düzenlenen törende; Pervin Chakar/Ertan Tekin, Ezhel, Vahagn Hayrapetyan, Gohar Hovhannisyan, Kamarama, Nazan Öncel, Ayta Sözeri, Arto Tunçboyacıyan, Tmbata, Kharberd Özel Gereksinimli Çocuklar Evi Etnik Müzik Grubu Tsakhruk, Yerevan Saxophone Quartet, Wood Winds Project konser verdi. Ezhel, gecede Mayrig (Anne) şarkısını ilk kez seslendirdi.
Törenin karşılama konuşmasını yapan Rakel Dink, "Hrant Dink Vakfı olarak dayanışma, iyilik, eşitlik ve adaletten, çevremize, doğaya ve insana yaşam hakkından yanayız. Kutuplaştıran, ötekileştiren siyaseti değil, komşularımızla barış içinde saygının, sevginin temellenmesi için, daha iyi, barışçıl, adil bir dünya ve ülkemiz için mücadelemiz devam ediyor" dedi.
"BU KADAR KORKUNÇ BİR TABLODA İNSANIN İÇİNİ AÇAN TEK OLAY KADIN DİRENİŞİ"
Hrant Dink Ödülleri’nin bu yıl Türkiye’deki sahibi Mor Çatı Derneği’nin kurucularından Canan Arın oldu. Arın, konuşmasında şunları söyledi:
“Siyasal cinayetler her ülkede meydana geliyor ve failleri bir süre sonra yakalanarak cezalarını çekiyorlar. Türkiye’deki durumun vahameti, emirin demiri kesmesi ve hukuk kavramının tamamen ortadan kalkması, cinayetlerin üstlerinin örtülmesi, yargılama varmış gibi yapılarak davaların uzatılması, sonunda; dağın fare doğurması.
Bu kadar canavarlığın içinde, bu kadar korkunç bir tabloda insanın içini açan, insanı yüreklendiren tek olay kadın direnişi ve dayanışması. En güzel örneklerinden biri, zümrüd-ü anka kuşu gibi küllerinden doğan Rakel Dink. Olağanüstü acısını, eşi değerli yazar Hrant Dink’in öldürülmesinin hemen ardından bu vakfı kurarak ırkçılığa karşı, barış için bir umuda çevirmiştir. Kendisine minnettarız.
Hepinizin bildiği gibi bugün Hrant Dink’in doğum günü. Bu vakıf sayesinde ve bu vakıf var olduğu sürece Hrant Dink, sevenlerinin gönüllerinde her zaman yaşayacak. Doğum gününü, hukukun üstünlüğünün gerçekleştiği, cinayetlerin sıradan olmadığı, katillerinin gerçekten cezalarını çektiği, insanların gülmeyi hatırladığı, ırkçılığın yok olduğu, ifade özgürlüğünün gerçekten uygulandığı, barışın egemen olduğu günlerde kutlamak dileği ile... Ve sözlerimi senin sözlerinle bitirmek istiyorum, ölmek bir şey değil asıl önemli olan ölene dek ayakta durmak. Doğum günün tekrar kutlu olsun.”
"ÖZGÜR KALMAK İÇİN HER ADIMIMDA SAVAŞMAK ZORUNDAYIM"
Uluslararası Hrant Dink Ödülü ise Filipinli araştırmacı gazeteci Maria Ressa’ya verildi. 2012’de, üç kadın gazeteciyle birlikte, ülkenin yalnızca dijital mecrada yayın yapan en büyük haber sitesi olan Rappler’ı kuran Ressa, konuşmasında şunları söyledi:
"Ocak 2018'de hükümet, yabancılara ait olduğumuzu (ki değiliz), vergi kaçakçısı olduğumuzu iddia ederek Rappler'ı kapatmaya çalıştı. (Sadece altı ay önce bize en iyi kurumlar vergisi mükellefi olduğumuz için bir ödül vermişlerdi) İki yıldan az bir sürede birçok kez kefalet ödemek zorunda kaldım. Bu yüzden özgür kalmak ve çalışmaya devam etmek için sürecin her adımında savaşmak zorundayım. Seyahat etmem engelleniyor, bu yüzden temel haklarım için savaşıyorum.
Ve beni endişelendiren diğer kısım, sosyal medyadaki, Amerikan sosyal medyasındaki bu şiddet ve nefret, enformasyon operasyonları, daha da kötüleşti. Sizinki gibi benim hükümetim ve dünya çapında 80'den fazla ülkedeki yönetimler, bizi manipüle etmek, demokrasiyi esirgemek ve gazetecilere saldırmak için sosyal medyada ucuz ordular kullanıyorlar.
İşte dünyanın her yerinde bildiğimiz bir şey: Sosyal medyada yaşananlar sosyal medyada kalmıyor. Çevrimiçi şiddet, gerçek dünyadaki şiddete yol açar."
Bu yılki jüri üyeleri arasında Emin Alper, Rakel Dink, Tanıl Bora, Mozn Hassan, Şafak Pavey, Osman Kavala, Füsun Üstel, Robert Guediguian, Moly Melching, Viviana Krsticevic yer aldı.