Başkanlık sistemini öngören anayasa değişikliğine ilişkin referandum öncesinde sosyal medyada başlatılan ‘evet’ kampanyasına rektörler de katıldı. Adnan Menderes, Düzce ve Mardin Artuklu üniversiteleri rektörleri çektikleri videolarla atacakları oyları açıkladılar ve diğer rektörlere de çağrıda bulundular.
Rektörlerin ‘evet’ kampanyasına katılmasını sert sözlerle eleştiren CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, “Rektörlük seçimlerinin kaldırıldığı, bilimselliğin yok edildiği bir ülkede üniversite rektörlerinin siyasetin öznesi olması oldukça normal. Rektörler ve rektör adayları sarayın gözüne girmek için eşi benzeri görülmemiş yöntemlere başvuruyorlar. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu tavrı alanlara bilim insanı denmez.” dedi. CHP’li Yarkadaş şu ifadeleri kullandı:
‘ŞOVA DÖNÜŞTÜ’
“Başkanlık sistemini öngören anayasa değişikliğine yönelik toplumsal destek AKP hükümeti ve sarayın beklentisinin çok altında kaldı. Öyle ki gece gündüz alelacele TBMM Genel Kurulu’ndan geçirilen teklif, cumhurbaşkanı tarafından halen imzalanmış değil. Yangından mal kaçırır gibi teklifi meclisten geçiriyorsunuz ama cumhurbaşkanı onaylamıyor....
AKP ve Saray yükselen ‘hayır’ oylarını gördükçe paniğe kapılmış durumda. Gelen anket sonuçlarının ise moralleri oldukça bozduğu bilinen bir gerçek. Bu yüzden toplumda ön planda olan kişiler sahaya sürülerek başkanlık modeline sempati yaratılmaya çalışıyor. Futbolcu ve popçularla devam eden panik hali, rektörlere kadar sıçradı. Bir rektörün siyasetin içine bu şekilde boca olması utanç verici. Rektörlerimizi bu hale getiren ise ne yazık ki sistem.
AKP’nin bir gecede ansızın getirmeye çalıştığı ve rektörleri cumhurbaşkanının atamasına yönelik teklifi son anda torba yasadan CHP’nin karşı koymasıyla çıkarmıştık. Fakat yayımlanan bir KHK ile rektörlerin cumhurbaşkanı tarafından atanması sağlandı. Düşünün başkanlık gelmeden bu şekilde teslim olan bir yapı, başkanlık gelirse ne yapar. Rektörlerin bu tavırları bile ‘hayır’ demenin ne kadar önemli bir seçim olduğunu gösteriyor.”
‘KAMPLAŞMALARA DİKKAT’
Bu kamplaşmalar toplumda derin yaralar açar. Üniversite rektörlerinin evet ya da hayır şeklindeki beyanları yanlıştır ve yönetmeliklere göre de suç teşkil eder. Çünkü onlar üniversiteleri, yani kurumları temsil eder. Üniversite de her görüşten akademisyen yer alabilir fakat onun temsilcisi rektör siyasi açıklama yapamaz. Devletin valisinin, kaymakamının siyasete bulaşmaması gerekir. Bizim başkanlık sistemine karşı çıkmamızın ana sebebi budur. Biz erklerin ayrı ve bağımsız işlemesinden yanayız. Başkanlık sistemi ülkemizin önündeki en büyük açmazdır. Rektörlerimizin bu çağrılarını gören duyarlı vatandaşlarımıza sesleniyorum; bu tarz tuzaklara dikkat edin, ülkemizde hiçbir zaman bilim yuvalarının en üst makamındaki kişiler bu kadar siyasete alet olmamıştır. Bilim insanlarını, bilimsel yayınları, makaleleri ve başarılarıyla anmamız gerekirken, siyasi tercihlerini sosyal medyadan açıklarken görüyoruz. Gelin hep birlikte ‘hayır’ diyelim ve ülkemizi bu ayıptan hep birlikte kurtaralım.”