Gerçek Muhabir

İmamoğlu: Cami Yapmamızı Engellemek İstediler

YEREL YÖNETİMLER

Yapımına İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ilçe belediye başkanlığı döneminde başlanan Beylikdüzü’ndeki İbrahim Cevahir Camii, ibadete açıldı. Davet ettikleri halde ilçe müftüsünün gelmediğini belirten İmamoğlu, “Bu benim ilk yaşadığım şey değil. Cami yaparken nasıl engellendiğimiz, taziye evi yaparken nasıl engellendiğimiz… Müftülük yaparken nasıl engellendiğimizi Yüce Allah biliyor, ben biliyorum kullar da biliyor. Bak bu 7 senedir yaşadıklarım; yeni değil. Ya ben, ‘Allah akıl versin’ diye dua ediyorum onlar için. Dediğim tek şey de budur, başka hiçbir şey demem” dedi.

İmamoğlu'nun, ilçe belediye başkanlığı döneminde inşasına başlanan Beylikdüzü İbrahim Cevahir Camii’nin ibadete açıldı. Barış Mahallesi Eğitim Vadisi Bulvarı’ndaki cami için düzenlenen etkinlikte CHP Parti Meclisi üyesi Bülent Tezcan, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve merhum İbrahim Cevahir’in yakınları, mahalle muhtarları ve gaziler hazır bulundu.

Camide kılınan ilk cuma namazı öncesinde konuşmalar yapıldı. İlk konuşmayı yapan Hamdi Cevahir, “Cevahir ailesi, hayırsever bir ailedir. Birçok tesisi toplumumuza kazandırmıştır. Bu cami de onlardan biridir. Daha önce de Sayın Ekrem İmamoğlu’na söz verdiğimiz gibi, Cevahir ailesi olarak bir kreş yapacağız inşallah” dedi.

Beylükdüzü Belediye Başkanı Çalık da İBB çalışanlarına ve İmamoğlu’na, İstanbul’un 39 ilçesine sağladıkları adaletli yaklaşımdan dolayı teşekkür etti. Çalık, “Geçmiş dönemde kendisiyle burada birlikte görev yaptım ve İBB ile nasıl zorluk yaşadığımızı bilen bir kişiyim” dedi.

İMAMOĞLU, MERHUM İBRAHİM CEVAHİR’İ ANDI

İbadete açılacak caminin yapımı sırasında yaşadıkları zorlukları anlatan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Sevgili Başkanım güzel ifade etti: İyiliklerde yarışan insanların bir arada olması o toplumun huzurunu ve refahını sağlar. İyilik konusunda da yarışan bir ailedir Cevahir ailesi. Kıymetli İbrahim Cevahir ağabeyimiz de benim yakinen tanıdığım birisidir. Allah, gani gani rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Evlatları, burada bir eser üreterek, cami inşa ederek ismini yaşatmayı niyet etmiştir. Çok kıymetli dostları da bu sürece eşlik ediyor. Bugün burada iyilikle yarışanlar var. Güzel işler yapıldı. Sordum imam görevlendiriliş mi diye; görevlendirildi. İmamımıza da başarılar diliyorum. İnşallah burada güzel hizmetler yapsın.” 

"ŞU KAPIDAN İÇERİ SİYASET GİREMEZ”

Camilerin insanların buluşma noktaları olduğunu belirten İmamoğlu, şöyle devam etti:

“Hayata dair güzel nasihatler verir, uyarılarda bulunur, insanları birleştirir. Kadına saygıyı, çocuklara iyi ahlak öğretmeyi anlatır camilerimiz. Bu birleşmenin ve buluşmanın odağıdır. Biz, milli dayanışmayı da bu camilerde yaşattık ve yaşadık. Biz, milli Kurtuluş Savaşı'nı da camilerde hararetlenerek, yollara çıkarak, yollara dökülerek kazandık. Yani buralar, bizim en üst seviyede duygularımızın merkezidir. Maneviyat içerir. İçine hiçbir duygu giremez. Siyaset; hele hele siyaset, şu kapıdan içeri hiç giremez. Allah esirgesin, Allah korusun. Buranın sahibi yoktur. Sahibi, Yüce Allah. Burada Allah'la baş başa kalırız, kul Allah'la baş başa kalır. O bakımdan buranın birleşme ve buluşma ruhuna herkesin uyum içerisinde saygı duyarak saygı göstererek hareket etmesi lazım.”

“NASIL ENGELLENDİĞİMİZİ YÜCE ALLAH BİLİYOR”

İlçe müftüsünün davetli olduğu halde ilk ibadete gelmediğini bildiren İmamoğlu, “Bu benim ilk yaşadığım şey değil. Cami yaparken nasıl engellediğimiz, taziye evi yaparken nasıl engellediğimiz… Müftülük yaparken nasıl engellendiğimizi Yüce Allah biliyor, ben biliyorum kullar da biliyor. Bak bu 7 senedir yaşadıklarım; yeni değil. Ya ben, ‘Allah akıl versin’ diye dua ediyorum onlar için. Dediğim tek şey de budur, başka hiçbir şey demem. Allah'ım onlara gani gani akıl versin, rahmet yağdırsın onlara. ‘Amin’ deyin; ihtiyaçları var. Benim inancımı temsil eden herkesin, hiç kimsenin siyaset ile zerre ilgisi olamaz. Ben çünkü, onun önünde önümü iliklerim, duamı ederim. Ona duyduğum saygıyı tarif edemem. Ben, o ocaklarda yetiştim. Bir imama, bir müftüye saygıyı bilirim. Ben sokağı bilirim, mahalleyi bilirim, camiyi bilirim, Kur’an kursunu bilirim” diye konuştu.

“BİLİM MERKEZİ’NE PROF. AZİZ SANCAR’IN ADI VERİLECEK”

Caminin bulunduğu alan içindeki müftülük binasını da bitireceklerini kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:

“Büyükşehir olarak yapıyoruz, bitireceğiz. Kullanıp kullanmamak onlara aittir. Kullanmazlarsa, biz, orayı güzel inancımız için en uygun şekilde kullanmaya hazırız. Bu ve buna benzer birçok ibadethanemize katkı sunmuşuzdur, sunmaya devam edeceğiz. İstanbul’un her noktasında tevazu gösteren, insanı içine çeken, sıcaklığını hissettiren ve insanları buluşturan güzel camilerimizin, yüce Allah’ın kul ile baş başa kalma yeri olan bu güzel camilerimizin varlıklarının devamını diliyorum” dedi. Caminin yapımında büyük emekleri olan Cevahir ailesine ve Beylikdüzü Belediyesi’ne de teşekkürlerini ileten İmamoğlu, “Bundan sonra buranın aynı kararlılıkla, aynı duygularla korunmasını, geliştirilmesini istiyoruz. Belediye Başkanımız, yakın çevresini, çok yakınındaki bina ile ilgili düzenleme ile ilgili fikirlerimi biliyor. Hızlıca düzenleyeceğinden eminim. Hemen arkasında bilim sanat merkezi olacak Allah’ın izniyle, Profesör Aziz Sancar’ın ismini taşıyan. Yani maneviyatının, bilimin, aklın, güzelliğin, yaşam vadisinin, yeşilliğin, doğalın, yaşamın iç içe olduğu güzel bir merkez oluşuyor. Herkesin emeğine sağlık.” 

Konuşmaların ardından Mustafa Demir Hoca’nın okuduğu Kur’an tilaveti dinlendi. İmamoğlu ve beraberindeki heyet, etkinlikten sonra camideki ilk Cuma namazını eda etti.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.