Çölaşan yazısında, "En tepede bir cumhurbaşkanı… Aynı zamanda partisinin genel başkanı… Açılan cumhurbaşkanına hakaret davalarının haddi hesabı yok. Ağzını açan her vatandaş yargılanıyor, hapis cezası alıyor. Özel yaşamını bilemem ama bu Beyefendi'nin herhangi bir ortamda güler yüz, ya da hoşgörü sergilediğine bugüne kadar ne yazık ki hemen hiç tanık olamadık. Hep sert, hep acımasız… Ya da öyle görünmek, korkutucu olmak işine geliyor. Binlerce kişiden oluşan saraylar ve köşkler ekibiyle birlikte kapalı bir ortamda yaşıyor. Fakir fukara edebiyatı yapıyor görünse bile, gerçekler tamamen farklı." düşüncesini dile getirdi.
Çölaşan, "Mizah kavramı derseniz o hiç yok! Sıfır. Mizahı bile bitirdiler, mizahı suç yaptılar." yorumunu yaptı.