Gerçek Muhabir

Selçuk Dereli’den FLAŞ Koronavirüs Açıklaması; “Benim Sporcumun Hayatı NBA ve İspanya’daki Sporcudan Daha Mı Değersiz!”

SPOR

Son yıllarda ortaya koyduğu korkusuz karakteriyle tüm yanlışların tek tek üstüne giderek Türk futbolunun kırılmaz kalemlerinden biri haline gelen FİFA kokartlı eski hakem Selçuk Dereli, Gerçek Muhabir’e bu ay ki verdiği röportajda çok çarpıcı tesitlerde bulundu. Son günlerin en önemli gündem başlıklarından koronavirüsle mücadele konusunda da yetkilerin bir an önce harekete geçmesi gerektiğini belirten Dereli, kötü bir senaryoyla karşı karşıya kalmamak için en etkili yöntemin yurt dışındaki büyük organizasyonlarda yapıldığı gibi müsabakaların ertelenmesi olduğunun altını çizdi.

Youtube platformunda Selçuk Dereli Kanalı ve Halk Radyo üzerinden spor severlerle buluşmalarına devam eden Selçuk Dereli, Gerçek Muhabir’e verdiği röportajlar serisinde bu ay gündeme bomba gibi düşecek açıklamalarda bulundu.

Selçuk Dereli, koronavirüsle mücadele konusunda “NBA’daki sporcu, İspanya’daki futbolcunun hayatı benim futbolcumum hayatından daha mı değerli? Hiç vakit kaybetmeden bugünden tezi yok maçlar ertelenmeli” ifadelerini kullandı.

Yeni çalışma ofisimizi ziyaret ederek çay eşliğinde sıcak bir futbol sohbeti gerçekleştirdiğimiz Dereli’nin merak ettiklerimize karşılık değerlendirmelerinin tamamı aynen şu şekilde;

“DERBİNİN FAVORİSİ GALATASARAY”

Futbol severler hafta sonu oynanacak Galatasaray – Beşiktaş derbisini heyecanla bekliyor. Maça dair bir Favoriniz var mı?

 “Tabii ki şimdi gördüğüm kadarıyla bu maçın favorisi Galatasaray. Ligdeki puan durumuna baktığımızda da daha üstlerde bir Galatasaray görüyoruz. Beşiktaş önceki yıllara oranla beklenen performansın uzağında kaldı.”

“DERBİ HAKEMİ YAŞAR KEMAL UĞURLU OLMALIYDI”

Son dönemde özellikle 4 büyük takımın maçlarında yaşanan hakem hataları futbol dünyasının en önemli gündem maddelerinden biri haline gelmiş durumda. Hafta sonu oynanacak Galatasaray Beşiktaş mücadelesini yönetecek derbi hakemi Abdülkadir Bitigen açıklandı. Eski FİFA kokartlı bir hakem olarak sizce derbi için hakem seçimi doğru mu?

 “Derbinim hakemi çok konuşuldu kim olur konusunda. Derbiyi yöneten hakem maç akışlarına ve performanslara baktığımızda Yaşar Kemal Uğurlu olması gerekiyordu bence. Ama merkez hakem kurulu Abdülkadir Bitigen'i atadı. Abdülkadir Bitigen'in çok kötü yönettiği maçlar da oldu, iyi yönettiği bir iki maç da oldu ama bence Yaşar Kemal Uğurlu olması gerekliydi diye düşünüyorum. Uğurlu'nun da kötü yönettiği maçlar oldu ama son yönetmiş olduğu Trabzonspor-Fenerbahçe kupa maçında oldukça başarılı bir performans gösterdi. Hakem açısından baktığınızda Allah yardımcısı olsun hakemlerin diyorum. Umarım kötü bir hakem şansı yaşamazlar ve başarılı olurlar ben bir hakem abileri olarak bunu canı gönülden isterim. Yalnız Türkiye'deki bu mevcut sistemde hakem klasmanlarının nasıl oluştuğu, kulüplere teknik adamların nasıl geldiğini daha önce çok konuşmuştuk, bu durum büyük bir soru işareti olarak kalmaya devam ediyor.”

“HAKEM YETİŞTİRMEK SENİN İŞİN, DEMEK Kİ İŞİ BİLMİYORSUN”

Hakem havuzunun kısıtlı olduğu ve bu nedenle hep aynı isimlerin maçlara atanmak zorunda kaldığı iddiası pek çok sorunun temel sebebi olarak lanse ediliyor. Selçuk Dereli ne düşünüyor bu konuda?

 “Hakem yetişmiyor diyorlar ama 17 yıldır bu ülkenin başında bu zihniyet, bu yapı. Yetiştirseydiniz kardeşim bu yıllar içerisinde. Türk hakemliğinde istikbal vaat eden, gelecek vaat eden birçok hakemin hakemlik kariyerini bitirdiler, hakem bırakmadılar, ondan sonra hakem yetişmiyor. Hakem yetiştirmek senin görevin! 17 yılda nasıl yetiştirmiyorsun; o zaman demek ki bu işi bilmiyorsunuz demektir. Bilmiyorsanız bırakın.”

“AYNI ZİHNİYETİN BİR RENGİ GİDİYOR, ÖBÜR RENGİ GELİYOR”

“Federasyonun başına gelenler de bu anlamda işe hâkim değiller. Merkez Hakem Kurulu'na gelenlere bir bakıyorsun aynı yapının aynı zihniyetin bir rengi gidiyor, öbür rengi geliyor. Sonra öbür dışarda kalan bir daha geliyor değişen bir şey olmuyor o nedenle hakemlik kurumu da ne yazık ki gelişmiyor.”

 “HALİS ÖZKAHYA’YI KİM KORUYOR? HALİS ÖZKAHYA’NIN TORPİLİ KİM?”

Süper Lig'in 25. haftasında Trabzonspor deplasmanda Gaziantep FK ile 11 berabere kaldı. Zorlu mücadelenin son dakikalarında bordomavili ekip ikinci golü buldu fakat hakem Halis Özkahya golden önce faul yapıldığı gerekçesiyle golü iptal etti. Bu karar çok tartışıldı, sizin değerlendirmeniz ne yönde?

“Maçın hakemi Halis Özkahya'ydı. Halis Özkahya'yı kim koruyor? Halis Özkahya'nın torpili kim? İnsanlar buna baktıklarında birçok şeyi kendiliğinden çözeceklerdir. Trabzonspor tepkisinde haklı. Niye haklı; maçı kazanmak için son dakikada bulmuş oldukları gol onları öne geçirdi ama hakem bu golü faul gerekçesiyle iptal etti. Bu karar tamamen yanlıştır. Söz konusu pozisyonda herhangi bir faul söz konusu bile değil. Abdulkadir Ömür çok temiz bir şekilde topu alıyor ve devamında karşı ekibin futbolcusu Abdülkadir'in yanına yetişerek ayağına bir temasta bulunuyor. Ter temiz pozisyonda ter temiz golü iptal ettiler ve maçın sonucuna etki eden büyük bir hataya imza attılar. Bir de maç içerisinde Trabzonspor lehine verilmesi gereken bir penaltı varken bu da es geçildi. Halis Özkahya bundan 4-5 hafta önce Sivasspor-Başakşehir maçını yönetti. Bu müsabakada Başakşehir'in oyuncusu ceza sahası içerisinde topu koltuğunun altına aldı eliyle oynayarak resmen tirübüne kadar gitti geldi ama penaltı vermedi hakem, oyna dedi. Maçın hakemi kim; Halis Özkahya ve o maç da 1-1 bitti. Ertesi hafta da bu büyük hataya rağmen kendisine maç verildi. Başka hakemler hata yapınca dinlendirilerek ceza veriliyor. Peki Halis Özkahya'ya ertesi hafta neden maç vererek ödüllendiriyorsun? Halis Özkahya'yı FİFA lisetesinde kim tutuyor? Halis Özkahya'nın arkasındaki güç kimdir? Tüm bunların sorgulanması lazım.“

“TÜRK FUTBOLUNUN EN BÜYÜK YÖNLENDİRİCİSİNİN GÖKSEL GÜMÜŞDAĞ OLDUĞUNU TÜM KAMUOYU BİLİYOR”

“Beşiktaş - Başakşehir maçını yöneten Suat Arslanboğa'nın profesyonel hakem sözleşmesi sonlandı. Göksel Gümüşdağ maç sonrası hakemler iyi niyetli değillerdi dedi ve arkasından Suat Arslanboğa'nın profesyonel sözleşmesi feshedildi. Peki o maçın VAR hakemi kimdi; Halis Özkahya. Peki Halis Özkahya'nın sözleşmesi neden feshedilmedi? Ne demek istediğimi okuyanlar, bizi takip edenler göreceklerdir. Türk futbolunun en büyük yönlendiricisinin Göksel Gümüşdağ olduğu kamuoyunca biliniyor. Başakşehir'e karşı en fazla bir iki hata hatırlıyorum.”

“HİÇBİR DÖNEMDE OLMADIĞI KADAR SİYASET FUTBOLUN İÇİNE DÂHİL OLDU”

“Futbolda, sanatta torpil olur mu? Emeği, alın terini en çok kim döküyorsa, en başarılı hakem, en iyi maç yöneten hakem kimse o hakem maç alabilmeli. Ama bizde maalesef pek çok yerde olduğu gibi eş, dost ve akraba ilişkileri bu işleri belirliyor ve bu durumlar da bunun sonucu. Türkiye'de hiçbir dönemde olmadığı kadar siyaset futbolun içine dâhil oldu. Olmamalı böyle bir şey. Örneğin hakem klasmanı belirlenirken siyasetçiler aramaya başlıyor yok onun yakını, bunun arkadaşı… Bir kulübe başkan seçilecek, siyaset belirleyici oluyor. Ben de diyorum ki kardeşim yıllardır uğraşıyorsunuz işte yapamadınız, olmadı ve Türk futbolu nerelere geldi. Benim hakemlik yaptığım yıllarda hatırlıyorum dünya 3. oldu milli takım. Galatasaray gitti Avrupa'da Süper Kupa'yı kazandı. O gün neredeydi Türk futbolu, bugün nerede tabloya bakınca herkes aradaki farkı görür. Bu kadar basit ve çok net bir gerçek var.”

“BAŞAKŞEHİR KATARLILARA YA DA BENZER BİR YAPIYA SATILABİLİR”

Digitürk'ün Beinsports'a dönüşmesiyle yayıncı organı satın alan Katarlılarla beraber Arap sermayesi Türk futboluna giriş yaptı. Geldiğimiz noktada kulüplerin mali yönden idare edilebilirliğinin artık sonuna geldiği dilden dile dolanıyor. Arap sermayesinin kulüpleri de satın almak gibi bir girişimi olabilir mi sizce?

“Var elbette, mesela Başakşehir'le ilgili bir takım iddialar ciddi düzeyde uzun süredir konuşuluyor. Perde arkasındaki iddia bir İstanbul takımı olan Başakşehir şampiyon olduğunda Katarlıların ya da benzer bir yapının alabileceği yönünde. Beinsports mesela, bu sezon için para konusunda anlaşamadılar. Ciddi problemler yaşandı, para konusunda indirime gidildikten sonra zorlu bir süreçten sonra yayın kabul edildi. Türk futbolunun marka değeri diye bir şey kalmadı. Eş, dost, akraba ilişkileriyle, sporu her türlü siyasete alet eden yapı Rıdvan Dilmen'i, milli takımda oynayan Burak Yılmaz'ı, Arda'yı ve bir kaç tane daha spor insanını kullanarak daha güçlü bir Türkiye için 'evet' kampanyasında bile kullandı. Hadi desinler bakalım spora siyaseti karıştırmadık diye. Döneminde Futbol Federasyonu başkanı Yıldırım Demirören bütün hakemleri topladı ve sporun taban birliklerinin de katılanların olduğu toplantıda sözlerini bitirirken 'daha güçlü bir Türkiye için evet diyorum' dedi. Sporun başarısız ve mali yönden yönetilemez hale gelmesinin başlangıç noktası bu tarz olaylardır. Bu işi yapamadılar, yönetemediler.”

“MÜSABAKALAR ERTELENMELİ!”

Sağlık Bakanı Koca, koranavirüs vakasının ülkemizde de görüldüğünü açıkladı. Bu açıklama sonrası geniş taraftar kitlelerinin bir araya geldiği stadyumlarda organizasyonların yapılması virüsün yayılma hızı göz önüne alındığı takdirde tartışmalı hale geldi Maçların seyircisiz oynanması bir seçenek mi? Sizin konu hakkındaki görüşleriniz neler?

 “Koronavirüsün mevcut durumda Türkiye'de de ortaya çıktığı gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, bence maçların kesinlikle ertelenmesi gerekiyor.. Spor Bakanlığı ve Türkiye Futbol Federasyonu bu konuda nasıl önlem almaz akıl alır gibi değil. İnsanlara toplu yerlerde kalabalık yerlerde olmayın diyorsunuz ondan sonra futbol maçlarını oynatmaya devam ediyorsunuz. Bu kabul edilir bir durum değil. Bugün dünyanın dört bir yanında NBA'dan üst düzey futbol, basketbol, voleybol organizasyonlarına kadar pek çok maç için ertelenme kararı alındı.Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı'mız okullardaki sosyal etkinlikleri komple iptal etti. Tüm dünyada önlemler alarm seviyesine yükseltildi. Aslında sorunuza direkt yanıt verecek olursak; ne seyircisiz oynaması, maçları direkt ertelenmesi en makul ve en mantıklı seçenek olarak ortada duruyor. NBA’daki sporcu, İspanya’daki futbolcunun hayatı benim futbolcumun hayatından daha mı değerli? Hiç vakit kaybetmeden bugünden tezi yok maçlar ertelenmeli. Bazıları maçların ertelenmesi değil de seyircisiz oynanması yönünde görüşlerini belirtiyorlar ancak ben buna katılmıyorum bu hem haksız rekabete yol açar ve aynı zamanda sporcuları risk altında bırakır. Tabii yayın ve tribün gelirleri nedeniyle çekiniyorlar, iyi de ortadaki mevcut gerçek insan sağlığı. 

ALİ GÜNEŞ / GERÇEK MUHABİR

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.