Gerçek Muhabir

Özgür Özel: "İstanbul seçimini değişimciler kaybederlerse bir adım geride ama başa baş bir seçim bizi bekliyor"

SİYASET

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan aday adayı Özgür Özel, 8 Kasım Pazar günü yapılacak olan CHP İstanbul İl Kongresi'nin büyük kurultayın "birinci raundu" ya da "ön kurultay" gibi gösterilmeye çalışılmasının bir tarafın seçim stratejisi olabileceğini ancak bunun İstanbul'un delegesine de İstanbul örgütüne de büyük bir haksızlık olacağını söyledi. Özel, "İstanbul seçimini değişimciler kaybederlerse bir adım geride ama başa baş bir seçim bizi bekliyor. İstanbul seçimini kazandığımız takdirde oldukça rahat bir şekilde ilerleyeceğimiz görülüyor" değerlendirmesini yaptı. Özel, genel başkanlık yarışını kaybetmesi halinde partide milletvekili olarak kalmaya ve uyarı görevini yapmaya devam edeceğini belirterek "Partiden ayrılmayı, başka bir parti kurmayı aklımızın ucundan geçirmeyiz. Biz Cumhuriyet Halk Partiliyiz" dedi.

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan aday adayı Özgür Özel, 8 Kasım Pazar günü yapılacak olan CHP İstanbul İl Kongresi'nin büyük kurultayın "birinci raundu" ya da "ön kurultay" gibi gösterilmeye çalışılmasının bir tarafın seçim stratejisi olabileceğini ancak bunun İstanbul'un delegesine de İstanbul örgütüne de büyük bir haksızlık olacağını söyledi. Özel, "İstanbul seçimini değişimciler kaybederlerse bir adım geride ama başa baş bir seçim bizi bekliyor. İstanbul seçimini kazandığımız takdirde oldukça rahat bir şekilde ilerleyeceğimiz görülüyor" değerlendirmesini yaptı. Özel, genel başkanlık yarışını kaybetmesi halinde partide milletvekili olarak kalmaya ve uyarı görevini yapmaya devam edeceğini belirterek "Partiden ayrılmayı, başka bir parti kurmayı aklımızın ucundan geçirmeyiz. Biz Cumhuriyet Halk Partiliyiz" dedi.

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan aday adayı Özgür Özel, bugün basın kuruluşlarının genel yayın yönetmenleri ve İstanbul temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Toplantıda Özel'e, CHP milletvekilleri Ali Gökçek, Umut Akdoğan, Burhanettin Bulut ve PM üyeleri Candan Yüceer, Sevgi Kılıç ve Erbil Aydınlık eşlik etti. Toplantıda, önce bir açış konuşması yapan Özgür Özel, değişim hareketi olarak eski genel başkanları ziyaret ettiklerini, her seferinde kadrolarından başka isimlerle basının karşısına çıktıklarını ifaden etti. Özel, sözlerin şöyle sürdürdü:

"BEN GENÇ, DİNAMİK BİR KADRONUN BİR ADIM ÖNÜNDEKİ KİŞİYİM"

"Sonuçta Türkiye'nin. Genç, dinamik az yarısının kadınlardan oluştuğu ve iyi eğitim almış, Türkiye'nin meselelerini okuyan, dünyayı görebilen ve CHP'nin Türkiye'nin en iyi yönetilen kurumu haline getirme iddiasındaki kadrolarımızı da sizlerle paylaşıyoruz. Kurultay yaklaşırken belki bir lansman toplantısıyla hem Türkiye'nin en iyi yönetilen kurumundan ne anladığımızı, yani 100 yılı aşkın, 104 yıldır kurultay yapan partimizde yönetim mimarisini nasıl değiştireceğimizi ve elbette sosyal demokrat, elbette CHP'li ama bugüne kadar siyasette olmayan hangi yeni yüzlerle bundan sonra parti yönetiminde olacağımızı da sizlerle paylaşacağız. Ben, genç, dinamik bir kadronun bir adım önünde duran ve bu genç dinamik kadro adına söz söyleyen belki ilk söz hakkını kullanan kişisiyim.

"CHP'YE TAYYİPERDOĞAN'LA POLEMİĞE GİRECEK, LAF YARIŞTIRACAK, ONUN KADAR SERT KONUŞACAK LİDER ARAMIYORUZ"

CHP'ye, Tayyip Erdoğan'la polemiğe girecek, laf yarıştıracak, onun kadar sert konuşabilecek bir lider aramıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan'ın bize dayattığı siyaseti reddeden kadrolardan yola çıkıyoruz. Onun da yaptığı, dikine kesen siyaseti biz ve onları sağcılar ve solcular, Aleviler ve Sünniler, Kürtler ve Türkler, milliler diye kendisinin kendince tanımlayıp diğer tarafı bize doğru ittirdiği tarafı 50 artı 1 yapmaya uğraşan ittifak siyaseti CHP'nin kendi kimliği yerine başka kimlik arayışlarına ve kendi içinde siyasetsizleşmeye, kendi içinde kendi siyasetiyle var olup kendisini çok daha geniş kitlelere anlatabilecekken, dört kişiden birinin oyunu alan ki çok kıymetli görüyoruz, bunca yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarından sonra 'Biz seçimi kazanamayız. Onun için ittifak yapmaya, sağa açılmaya, sağdan birilerini bulmaya, sağdan akıl almaya, sağdan gelen danışmanlarla siyaset üretmeye mecburuz' algısı, başımızın üzerinde var olduğunu kabul ettiğimiz o yüzde 25'lik cam tavan korkusuyla biz kendimiz olmaktan çıktık.

"KARŞI TARAFI KONSOLİDE EDEN KİMLİK SİYASETİ YERİNE, KENDİ SİYASETİMİZİ YAPMANIN İNANÇ VE KARARLILIĞI İÇİNDEYİZ"

Biz CHP olarak bize doğru ittirilen ve karşı tarafı konsolide eden kimlik siyaseti yerine, kendi siyasetimizi yapmanın, inanç ve kararlılığı içindeyiz. Bu kadrolar, görev yaptıkları Meclis Grubu'nda, Parti Meclisi'nde Merkez Yönetim Kurulu'nda yıllardır savundukları, kendi kimliğimizde ve cesaretle, seçilmiş kurullarda alınan kararlarla siyaset yapma ve yönetme anlayışını şimdi hayata geçirmek üzere yola çıkmış durumdalar. Biz sağcının da solcunun da kendisini tanımlayış şekliyle ama soldan bir perspektifle AK Parti'nin, HDP'linin, İYİ Partilinin yoksuluna, güvencesizine, işsizine, geleceğinden endişelisine, dokunabilen ve onlara kendisini doğru anlatabilen, onlara umut olabilen ve onlara, bugün yaşadıklarına mahkum olmadıklarına, onları ikna edebilen bir siyaseti, toplumun tamamına dokunan, aldığı yüzde 25'lik oyun kıymetini bilen, alamadığı yüzde 75'lik oya dertlenen ve oraya konuşan bir siyaseti hayata geçirmek üzere yola çıkmış durumdayız.

"CHP'NİN SEÇİME AÇIK BİR PARTİ OLDUĞU SON DERECE TARTIŞMA GÖTÜRMEYECEK BİR GERÇEK"

CHP'nin değişime açık bir parti olduğu, son derece tartışma götürmeyecek bir gerçek. Bu değişimin bir yerlerde kararlaştırılıp, mutfaktaki videolardan ya da grup toplantısında tüm Türkiye'yle aynı anda öğrenen örgütün bu siyasete uyumlaşma, uyum gösterme ve özellikle de tartışmadan kabullenme gibi bir şeyin beklenmesinin örgütümüzü var eden dinamiklere ve kendi siyasetimizin varoluşuyla çeliştiğini düşünüyoruz.

"SEÇİMİ KAZANMANIN TEK YOLU BU"

CHP değişecek ama bunu örgütüyle ve seçilmiş kurumlarıyla tartışarak yapacak. Seçimi kazanmanın tek yolu bu. 'Biz bunu yapıyoruz' siz buna uyacaksınız' diyerek değil. İkna ederek ve birlikte üreterek yapacak. Siyasi figür eksikliği... Geçmiş dönemlerde CHP'nin otobüsünün üstüne çıktığında on binlere konuşabilecek, televizyon programlarında hangisini davet etsek diye bakılan geniş kadroları yerine, çok az bilinen isme mahkum edilmesini de özellikle de ilçe ve il başkanlarının siyasetin öznesi olmaktan çıkıp CHP'nin sanki Türkiye coğrafyasındaki siyasetlerinin zorunlu olarak atanan temsilcileri gibi olmasına, yani sahadan beslenen ve onlardan gelen bilgi ve birikimle esas siyaset öznelerini yereldeki siyasi arkadaşlarımız olmasından çıkmasına da itiraz ediyoruz. CHP örgütünü madden ve manen, güçlü ve siyasetimizin ana özneleri noktasına getirmekle ilgili çok önemli iddiamız var. Dış politikadan milli savunmaya, güvenlikten tarıma, sanayiden ekonomiye, Türkiye'nin tüm temel sorun oranlarını, meraklısı için elbette yeterince detaylı değil, ama 'Ne düşünüyorsun' diyene ilk fikri verecek olan tutum belgemizi kamuoyuyla paylaşmıştık.

"KADROLARIMIZ ÖNCE CHP, SONRA TÜRKİYE CUMHURİYETİ'Nİ YÖNETMEYE TALİP"

Sokaktan korkmayan, tepkiyi sivil toplum örgütlerine, meslek örgütlerine, barolara bırakıp aman biz oyuna gelmeyelim derken bazen oyuna gelme oyununa gelen, aslında iktidara onların olduğu onların bulunduğu alanda en net ve en kararlı denetimi yapıp nefesini iktidarın ensesinde hissettirmek varken, mazeretler üreten bir mahcubiyeti reddediyoruz. Sokaktan da meydandan da korkmayan, eylemden de korkmayan, sivil toplumdan da sendikalardan da onların güçlenmesine katkı sağlayan ama onların gücünden katkı alan kendi siyasetini örgütlülük üzerinden güçlendiren ve yükselen sesleri duyan, yüksek sesle konuşmaktan endişe etmeyen etkin bir, kısa süreceğini ümit ettiğimiz, muhalefetten sonra ne yaptığını bilen ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüzyılında. aydınlanma meşalesini yeniden eline alıp yürümekten korkmayan kadrolarımız, önce CHP'yi sonra Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetmeye talip.

"SOSYAL DOEMOKRAT PARTİLERDE KAVGALAR KURULTAYDA BİTER"

Özgür Özel, açıklamasının ardından basın kuruluşlarının temcilcilerinin sorularını yanıtladı. CHP İstanbul İl Başkanı adayı Cemal Canpolat'ın 2017 referandumunda kendisi il başkanı iken Ekrem İmamoğlu'ndan daha fazla oy aldığına ilişkin sözlerinin hatırlatılması ve yerel seçim öncesi parti içi kavga görüntüsü verilmesini nasıl değerlendirdiği yönündeki soru üzerine şunları söyledi:

"Sosyal demokrat partilerde kavgalar kurultayda biter. Zaten kurultaylar bunun için var. Mahalleden başlayarak ilçelerde, illerde kongrelerimizi yaptık. Bir ay sonra bugün CHP bir tartışmayı bitirmiş olacak. Ben, Cemal Başkan'ın referandum oyuyla Ekrem İmamoğlu'nun oyunu karşılaştırma meselesini siyaseten çok anlamlı bulmam. Manisa'da yüzde 53 ile referandumda hayır çıkardık ama maalesef Manisa belediye başkanı MHP'li. Bu tip karşılaştırmalar çok ölçülebilir ve siyaseten anlamlı karşılaştırmalar değil. Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'da başardıkları... Mesele İstanbul'u Tayyip Erdoğan ve onun yönetiminden kurtaran, İstanbul'un üzerindeki helikopter sesinden kurtaran kişidir Ekrem İmamoğlu. O helikopterde Katar'ın zenginlerine kupon arsaları parmağıyla işaret eden birisi yok. İstanbul'un daha yeşil, daha zengin, daha iyi yönetilen bir kent olması için İstanbul'a bakıyoruz. İstanbullulara tepeden bakan değil İstanbulluların yanında olan bir belediyecilik anlayışı var. Bunu, bu başarıyı önemsizleştirmeyi hiç doğru bulmam."

"BİR GÖLGE ELEŞTİRİLERİNDE BU KADAR NET OLMAZ"

Gölge aday iddialarıyla ilgili bir soruya da Özel, "Herhalde bir gölge adayın partinin temel politikalarına bu kadar ciddi itiraz eden bir tutum belgesi olmaz. Bu kadar inanmış, genç kadroları bir gölge aday etrafında toplayamazsınız. Bir gölge aday eleştirilerinde bu kadar net olmaz. CHP'de ne gölge adayı ne emanetçilik olur. CHP'nin bir emaneti var. O emanet, Şu anda Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nda. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetini taşıyor. Herhalde bu tartışmalar, bu kadar ciddi bir kadronun çıkacağını ummayanların, bu kadar ciddi bir hazırlık olacağını göremeyenlerin ve bu kadar ciddi bir itirazın, bu kadar karşılık bulmayacağını öngörenlerin yaptıkları değerlendirmeleridir. Biz bu değerlendirmeleri çok uzun süredir duymuyoruz" karşılığını verdi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.