CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kamuda, “Geçici ve mevsimlik işçi” sürekli işçi kadrosunda çalıştırılması gerektiğini belirterek, “Çalışanlara modern köle anlayışıyla yirmi yıldır zulüm edilmektedir. Bu zulümden vazgeçilsin, emeğin hakkı emekçiye teslim edilsin, alın terinin karşılığını mutlaka çalışanlar alsın” diye konuştu.
AYIPTIR, YAZIKTIR, GÜNAHTIR…
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak Parti Grubu adına konuşma yaptı.
Kamuda halen taşeron işçi statüsünde çalıştırılanların yaşadığı mağduriyete değinen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Kamuda taşeron yanında çalışanlara kurumlarında kadro verilmiyorsa bu ayıptır, günahtır, yazıktır. Yani bu kadar ekonomik krizin olduğu bir süreçte hâlâ kamuda taşeron çalıştırıp onun yanındaki işçinin düşük maaşla yaşamını sürdürmesine yol açmak utanılacak bir durumdur. Onun için kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlara, kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışanlara, kamu hastanelerinde çalışanlara, belediye şirket işçisi olarak çalıştırılanlara yaptıkları asıl işin asıl kadrosu verilmelidir çünkü onlar asıl işi yapmakta ama düşük ücretle çalıştırılmaktadır; bir sosyal devlete bu yakışmaz..” dedi.
İNSANLIK ADINA UTANÇ VERİCİ
Geçici ve mevsimlik işçi sorununa da değinen CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Geçici işçi, mevsimlik işçi... Nedir bunlar? Bunların hepsi çalıştıkları kurumun kadrosunda çalışmayı hak etmiş emekçilerdir. Böyle bir saçmalık olur mu? 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle "Taşeronu bitireceğiz." dediler. Cumhurbaşkanı, bakanlar geldiler, burada da söylediler, kamuoyuna da açıklama yaptılar ama hâlâ taşeron devam ediyor, taşeron yanında çalışanların hakkı verilmiyor. Bakıyorsunuz, temizlik işçisi, yemekhane çalışanı ya da laboratuvarda olanı, Karayollarında hizmet alım sözleşmesiyle mağdur edileni... Niye bunların haklarını almasının önü kesiliyor? Kamu kurum kuruluşlarında taşeron uygulaması mutlak suretle bitmelidir. Bu bir sömürüdür, hak gaspıdır, insanlık adına utanç verici bir durumdur. Onun için tamamının kadrolu, asıl işi yaptıkları kadroda ücretlerini almaları gerekir“ dedi
500 BİN BELEDİYE ÇALIŞANI KADRO BEKLİYOR
"Belediye şirket işçileri" diye belediyelerde çalışanlar için bir düzenlemeye gidildiğini anımsatan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer,” "Belediye şirket işçilerinin tayin hakkı yok, terfi hakkı yok, yaptıkları işin karşılığını alamıyorlar, özlük hakları iyileştirilmiyor. Ee... Belediye şirket işçisi... Niye belediye kadrosunda değil bu işçiler? 500 bine yakın insanın niye kadrosu verilmiyor? Diye sordu.
Kamu iktisadi teşebbüslerinde, tüm taşeron işçilere halen neden kadro verilmediğini de soran CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Kamu iktisadi teşebbüslerine her yıl genelge çıkarıyor Cumhurbaşkanı, diyor ki: "Genel müdür, ihtiyacın olanları kadroya al." aradan geçti beş, altı sene geçti daha kadroya alınan yok. Böyle bir saçmalık mı olur? Kamu iktisadi teşebbüslerinde, tüm taşeronda olan arkadaşlarımızın kadrosu niye verilmiyor? dedi.
Gürer, “Çağrı merkezlerinde ağır iş yapıyorlar. Onların niye hakkı gasp ediliyor? Ucuz işçilik, modern kölelik sosyal devlet anlayışıyla anlatılan, büyüyen Türkiye'ye yakışıyor mu? Onun için bunun, Meclis araştırmasıyla ne olduğu net olarak ortaya çıksın ve "taşeron çalışan" kavramı ortadan kalksın” diye konuştu.
YARDIMCI ZATIBA NE DEMEK?
Belediyelerde yardımcı itfaiye ve zabıta adı altında şirket çalışanı olduğuna değinen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Zabıtaya ve itfaiye yardımcı diye tanım konulmasını da eleştirerek, “Şirket işçisine zabıta kıyafeti giydiriyorsunuz asıl zabıta gibi iş yaptırıyorsunuz, kadrosunu vermiyorsunuz. Böyle bir yaklaşımı kabul etmemiz mümkün değil” dedi.
ÇALIŞANLARA ZULÜM EDİLİYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Taşeron çalışanların dışında yardımcı zabıtanın, itfaiyenin hak ettikleri hakları hem ücret olarak hem de özlük hakları olarak mutlak suretle verilmelidir. Çalışanlara modern köle anlayışıyla yirmi yılda zulüm edilmektedir. Bu zulümden vazgeçilsin, emeğin hakkı emekçiye teslim edilsin, alın terinin karşılığını mutlaka çalışanlar alsın…”