23 Nisan’da çocuk işçiliği raporunu ortaya koydu, iktidara seslendi: Gelin, çocuklara
onurlu bir gelecek bırakalım!
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
haftasında dikkat çeken bir uyarıda bulundu. (CHP) Cumhuriyet Halk Partisi’nin 20
Nisan tarihli ekonomi notuna dayanan açıklamasında Gülcan Kış, Türkiye’de çocuk
işçiliğindeki büyük artışa dikkat çekti ve iktidara çağrıda bulundu:
“Bu Meclis, çocuklar fabrikalarda, tarlalarda, atölyelerde emeği sömürülsün diye
değil; geleceğimiz olan çocuklar mutlu, eşit, özgür bir ülkede büyüsün diye kuruldu.
Gelin, siyasi farklılıklarımızı bir kenara bırakalım. Bu çocuklar hepimizin evladı.
Onlara utanç değil umut, borç değil gelecek bırakalım.”
Her 4 Çocuktan 1’i Çalışıyor!
Ekonomi raporuna göre, 15-17 yaş grubundaki çocukların %25’i yani her dört
çocuktan biri bir işte çalışmak zorunda. 2020’de 593 bin olan kayıtlı çocuk işçi sayısı,
2024’te 970 bine çıktı. Kayıt dışı çalışanlarla birlikte bu rakamın 3,5 milyona ulaştığı
tahmin ediliyor. Aynı yaş grubundaki çocuklardan 101 bini ise işsiz olarak iş arıyor.
CHP’li Gülcan Kış, “Bu çocuklar okul sıralarında değil, işçi tulumlarıyla büyüyor.
Devletin görevi onları yoksullukla baş başa bırakmak değil, ellerinden tutmaktır,”
diyerek iktidara seslendi.
“Yoksulluğun adı çocuk emeği oldu!”
Açıklamada, TÜİK’in 23 Nisan nedeniyle yayımladığı veriler de yer aldı: Çocukların
%32’si günde bir kez bile et, tavuk ya da balık tüketemiyor. %21’inin ders çalışacak
uygun bir ortamı yok. %16’sı yaşına uygun kitaba ulaşamıyor.
“Bu tablo, sadece ekonomik değil; vicdani bir çöküştür. Bir yanda çocuk emeği, diğer
yanda saray israfı! Sadece Cumhurbaşkanı ve İletişim Başkanı’nın harcamaları günde
59 milyon TL. Bu para, her gün yüzlerce çocuğun hayatını değiştirebilirken, siz ne
yapıyorsunuz? Yoksul çocuklara değil, kendi şatafatınıza yatırım yapıyorsunuz.”
“Çocuklara Bayramlık değil, mesai giydiriyorsunuz!”
Gülcan Kış açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“23 Nisan bir bayramsa, o bayram her çocuğun hakkıdır. Ama bu ülkede çocuklara
artık neşe değil, iş yükü veriliyor. Bayramlık değil mesai giydiriliyor! Buradan
iktidara bir kez daha sesleniyorum: Bu çocuklar bizim geleceğimiz değil, bugünden
yok sayılmış hayatlarımızdır. Bu tabloyu değiştirmek bizim elimizde. Gelin,
çocuklarımızın alın terine değil, gözyaşına değil, hayaline sahip çıkalım. Çünkü biz bu
ülkeyi kurarken, geleceği çocuklara emanet etmiştik!”