Jeotermal santraller, maden işletmeleri, enerji şirketleri gibi pek çok alanda düzenleme yapan Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifinin görüşmelerine dün Meclis’te devam edildi. Kanunla ilgili konuşma yapan CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, iktidarın sahip olduğu enerji üretimi anlayışının sürdürülebilir olmaktan uzak olduğunu belirtti. “Kanunun amacı, iddia ettiğiniz gibi ne kamu yararı ne de elektriğin yeterli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreye uyumlu olarak temin edilmesiyle ilgili. Aksine, bu kanunun amacı ‘Şirketlerin önünü daha fazla nasıl açabilirizin’ yollarını bulmak” diyen Bülbül şunları söyledi.
BAKANA BÜTÇE DIŞI ÖDENEK
“Görüşülen kanunla jeotermal santrallerinden alınan idare payı yeniden düzenleniyor. Kazanılan gayri safi hasılattan devlete ödenen yüzde 1'lik ödemenin beşte 1'i ilgili belediye ya da köy muhtarlıklarına aktarılıyor. İdarenin bu payından beşte 4'üyse yapılan düzenlemeyle İçişleri Bakanlığı bütçesine ödenek olarak eklenecek. Düzenlemeyle, belediye ve köy tüzel kişiliğine yüzde 20 ödeme yapılırken yüzde 80 gelir genel bütçeye gelir olarak eklenecek. Anayasanın 87'inci maddesi ihlal ediliyor. Bir bakana bütçe kanunu dışında bir kanunla bütçeye ödenek ekleme yetkisi veriyorsunuz. Atanmış İçişleri Bakanına nasıl oluyor da bir kanunla bütçeye ödenek ekleme yetkisi verilebiliyor? Türkiye Büyük Millet Meclisinin bütçe hakkı nerede?”
''AKP YANDAŞ TEŞVİKLERİNE DOYMUYOR'' “Aydın'da, Muğla'da, Denizli'de, İzmir'de, Manisa'da yani Ege illerinde yaşadığımız çevre sorunlarının baş sorumlusunun JES'ler olduğu çok açık. 2019’da jeotermal enerji santrallerinin toplam üretimdeki payı sadece yüzde 2,94. Ama bacalarından çıkan hidrojen sülfür gazının havayı kirletmesi, toprağa bırakılan akışkanların toprağı zehirlemesi, gıda güvenliğini ve ekosistemi yok etmesi, yer altı sularının kirlenmesi, insan ve hayvan sağlığını riske atması... Yani yararından fazla zararları var. Tablo buyken, idare santrallerin denetimlerini doğru yapmıyor, usulsüzlüklere sessiz kalıyor, diğer taraftan yandaş enerji şirketlerine yeni teşvikler, yeni yatırımlar öneriliyor. Kısaca, AKP iktidarı teşviklere, muafiyetlere doyamıyor.”
''HALK SAĞLIĞINI KORUMAK BU KADAR ZOR MU?''
“Örneğin idare payının hesaplanmasında usulsüzlük yapan ruhsat sahiplerine verilecek alt ceza limiti 100 bin TL iken 20 bin TL'ye indiriliyor. Neden indiriliyor? Kısmi af mı tanınıyor? Bu teşvik yandaş şirkete af demek. Bu indirim kabul edilebilir bir şey değil, mümkün değil, çıkmaması gerekiyor. Fiyat eşitleme mekanizması, yenilenebilir enerji destekleme mekanizmasından yani YEKDEM'den yararlanabilme şartı beş yıl uzatılarak 31 Aralık 2020 olması isteniyor. Geçmişe yönelik bir teşvik daha ve yenilenebilir enerji kaynağı belgeli üretim tesisleri için uygulanacak fiyat ve süreler ile bu teklifle yeni eklenen kaynaklar Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek. Esnafa yok, şirketlere var. Neden şirketleri kamu yararından, yurttaşlarımızın sağlıklı çevrede yaşam hakkından ve sağlığından önde tutuyorsunuz? Neden Anayasa'nın 56'ncı maddesini ihlal ediyorsunuz? Kamu kaynaklarını etkin kullanmak, şirketleri denetlemek, halk sağlığını korumak bu kadar zor mu? Sizin için halk sağlığı mı önemli, yandaş şirketler mi önemli?”