Muğla’nın doğal güzellilerinin her geçen gün başka bir talan planıyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Erbay, “Bir sabah kalkıyoruz yeni bir talan planıyla karşılaşıyoruz. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı kararıyla Bodrum’da bir milyon metrekare alan imara açıldı. Öte yandan Muğla’nın çeşitli bölgelerinde 32 alanda jeotermal arama sahası ilan edilerek ihaleye çıkarılmak istendi. Köyceğiz Sandras Dağı’nda maden sahası için ormanlarımız ve içme su kaynaklarımız yok ediliyor. Şimdi de dünya güzeli Akyaka imara açılarak talan edilmek isteniyor.” şeklinde konuştu.
“Ne olursa olsun Muğlamızı bu yağma ve talan anlayışına karşı savunmaya, çocuklarımıza ve torunlarımıza yeşil dağları ve mavi denizi olan bir Muğla bırakmaya kararlıyız.” diyen Erbay, şunları söyledi;
Akyaka ruhundan koparılıp talana açılmak isteniyor Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan Akyaka ve Azmak Kıyı Bandı İçin Koruma Amaçlı Akyaka İmar Planı Revizyonu adında bir plan askıya çıkarıldı. Koruma Amaçlı Plan dense de planı incelediğimizde gördük ki yine tam bir yağma ve talan planlanmış. Biz süslü sözlerle rantın ve yağmanın üzerinin örtülmesine alışığız. Bu planda da tam olarak bu yapılıyor. Koruma amaçlı plan deniyor ama bu plan doğamızı, çevremizi, ve Akyaka’ya özgün Nail Çakırhan mimarimizi ve eşsiz güzellikteki Azmağımızı yapılaşmaya açıyor. Bu planlamayla kentin dokusu bozulmak isteniyor. İnsanlar yaşadıkları mekanlardan koparılmak isteniyor. Mekanlar ve kentler yaşayan, tarihi ve kültürel mirası taşıyan, ruhu olan alanlardır. Ancak bu projeyle Akyaka ruhundan ve tarihinden koparılmakta betona boğulmak istenmektedir. Bu nedenle sorgusuz sualsiz Akyaka’nın doğasını bozacak, burada yaşayan insanların huzurunu kaçıracak bu proje iptal edilmelidir.
Yatırıma karşı değiliz betonlaşmaya karşıyız
Akyaka, Gökova Özel Çevre Koruma bölgesi içerisinde yer alması nedeniyle doğal ve ekolojik yapısı korunması gereken bir alan olmasına rağmen koruma alanı statüsü değiştirilerek Akyaka’da kalan son meydan da yapılaşmaya izin verilmektedir. Akyaka için hayati öneme sahip bir planlama yapılıyor ancak bu planlamadan Ula halkının, Akyaka’da yaşayan insanların, Akyaka sevdalılarının haberi yok. Yine gizli saklı, şeffaflıktan uzak bir plan hazırlanarak halka dayatılıyor. Biz Muğlamıza yapılacak yatırımlara asla karşı değiliz. Ancak doğamıza, çevremize, kıyılarımıza ve denizlerimize, yaşam alanlarımıza zarar verilmesine karşıyız ve her zaman da karşı olacağız.
Yat limanı ve konaklama alanları inşa edilecek Her ne kadar bu planlamayla Akyaka’da bir yat limanı yapılmayacağı ve azmak kıyı şeridinde yer alan, azmakla bütünleşmiş mekanların yıkılmayacağı söylense de Bakanlık tarafından açıklanan planda Akyaka kıyı şeridinde bir yat limanı inşa edileceğini görüyoruz. Bizim için esasa olan bakanlığın askıda bulunan planıdır. Planlara göre yat limanının yapılacağı alan hassas ekosistemi nedeni ile korunması gereken Kadın Azmağı’nın girişinde yer alıyor. Buraya yat limanı yapılması durumunda tekne trafiği, çevre, gürültü ve ses kirliliği yaratacak, bu bölgedeki doğal yaşamı olumsuz etkileyecek, Akyaka’nın kıyı ekosistemini tahrip edecektir. Diğer yandan yat limanının kıyıda yapılacak eklentileri de kent yaşamını olumsuz etkileyecektir. Limanın hemen arkasında yer alan kent meydanı kamusal alan olmaktan çıkarılarak, burayı işletecek şirkete devredilecek ve halkın kıyı ile bağlantısı koparılacaktır.
Özel Proje Alanı ilan ediliyor Yat limanının yapılacağı alanın arka kısmında yer alan, halkın nefes alabildiği son yer olan Akyaka Meydanı, Özel Proje Alanı ilan edilmektedir. Ayrıca yine meydanın hemen yanındaki beş parsellik konut alanı da Özel Proje Alanı olarak belirlenmiştir. Hali hazırda bu parsellerde yaklaşık iki yüz aile yaşamaktadır. Ancak bu planla bu alanın imar durumu değiştirilmiş ve konut alanından çıkarılarak konaklama tesisi alanına dönüştürülmüştür. Bu alan Özel Proje Alanı ilan edilerek kamulaştırma yöntemi dışında ilçe belediyesinin belirlediği emlak vergisi rayiç bedelleri üzerinden bedel tespiti yapılarak vatandaşın elinden alınacaktır. Bu planlamayla buralar yıllardır orada yaşayan insanların elinden alınarak bu projeyi yapacak yandaş şirkete devredilecektir. Bu proje ile bu alandaki evler yıkılacak yerine ise marinanın ek hizmet tesisleri ile bir AVM yapılaması planlanmaktadır. Anayasamızın 35. maddesi Mülkiyet Hakkını düzenlemektedir. Ancak bu uygulamayla Anayasa çiğnenerek vatandaşın malı gasp edilmektedir.
Kadınlar Azmağının doğal yapısı bozulacak Kadınlar Azmağı her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin görmek için geldiği, kendine özel ekosistemi ile canlı flora ve faunası olan bir yerdir. Ancak hem yat limanı yapılması ile hem de Azmak Kıyı Bandı Düzenleme Projesi ile bu doğal yapısını kaybedecektir.
Halkın nefes aldığı kamusal alanlar yok ediliyor Bu imar planı ile Akyaka’da halkın kullanımına sunulan kamusal alanlar önemli oranda daraltılmaktadır. Örneğin Çocuk Oyun Alanı 5 bin 28 metrekareden bin 839 metrekareye, Sosyal Kültürel Tesis Alanı 9 bin 136 metrekareden 2 bin 109 metrekareye, Meydan Alanı 5 bin 944 metrekareden 3 bin 86 metrekareye, Park Alanı ise 255 bin 583 metrekareden 140 bin 155 metrekareye düşürülmektedir. Halkın yararlandığı alanlar daralttırılırken otel ve yat limanı eklentileri inşaatı için izin verilen alan 12 bin 765 metrekareden 74 bin 197 metrekareye yükseltilmektedir. 62 bin metrekare alan otel ve AVM inşaatına açılacaktır. Yani imar yaklaşık altı kat artırılmaktadır. Bu durum göstermektedir ki bu plan halkın yararına değil burada inşaat yapacak yandaşın yararınadır.
İtiraz dilekçelerimizi verdik hukuki süreci takip ediyoruz
Bakanlık tarafından askıya çıkarılan planın iptaline ilişkin CHP Ula İlçe Başkanı Hüseyin Özcan, İlçe Başkan Yardımcımız Şennur Taşdemir, Gençlik Kolu Başkanımız Mehmet Özgür Özçelik ve Akyakalı vatandaşlarımızla birlikte yaklaşık 500 itiraz dilekçesini Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim ettik. Akyaka’da yaşayan vatandaşlarımız ve konunun uzmanlarından görüş alınarak, ortak akılla, doğaya ve insanların yaşan alanlarına zarar vermeyecek bir plan yapılana kadar bu planın iptali için sonuna kadar takipçisi olacağız. Bütün hukuki yollara başvuracağız.