Güneydoğu Anadolu (GAP) Projesi kapsamındaki kentlerde çiftçilerin tarımsal sulamaya ilişkin elektrik dağıtım şirketine olan birikmiş borcu dudak uçuklattı.
CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal’ın soru önergesine cevap veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Batman, Siirt ve Şırnak’ta bulunan tarımsal sulama amaçlı elektrik enerjisi tüketen ve borcunu ödemeyen çiftçilerin Dicle Elektrik Perakende Satış A.Ş.'ye (DEDAŞ) olan tarımsal sulamadan kaynaklı elektrik enerjisi borçlarının toplamının 2.078.892.735 TL olduğunu açıkladı.
Bakan Dönmez, söz konusu çiftçilerden 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren borçlarına mahsuben ilgili tebliğ kapsamında mazot ve gübre desteğinden tahsil edilen tutarın 15.896.249 TL olduğunu bildirdi.
Dönmez, “tarımsal sulama amaçlı elektrik enerjisi tüketen ve borcunu ödemeyen çiftçilerin borçlarının tahsilinin; 18.12.1953 tarihli ve 6200 sayılı ‘Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanun’un Ek 11’inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 06.09.2018 tarihli ve 30527 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ‘Tarımsal Sulamaya İlişkin Vadesi Geldiği Halde Ödenmeyen İşletme ve Bakım Ücreti veya Su Kullanım Hizmet Bedeli ile Elektrik Enerjisi Borcu Bulunan Çiftçilerin Borçlarının Tarımsal Destekleme Ödemelerinden Mahsuben Alınmasına İlişkin Tebliğ’ çerçevesinde yürütüldüğünü” belirtti.
AĞALIK SİSTEMİ BENZETMESİ
CHP’li vekil Mahmut Tanal, memleketi Şanlıurfa başta olmak üzere Mardin, Diyarbakır, Batman, Siirt ve Şırnak’ta çiftçinin mazot ve gübre desteğinin doğrudan elektrik dağıtım şirketinin kasasına girmesini eleştirmişti.
Ağalık sistemi benzetmesi yapan Tanal, “Güneydoğu köylüsü, çiftçisi olarak ağalık sisteminden çok çektik. Ancak üzülerek görüyoruz ki, ağalık sistemi kalkmamış, sadece kılıf, şekil değiştirmiş. Özel elektrik dağıtım şirketleri, çiftçilerin hesaplarına yatan mazot ve gübre parasına bile elektrik borcuna karşılık istediği gibi el koyabiliyor. Borçlarla beli bükülen çiftçiyi kendi toprağında karın tokluğuna çalışmaya mahkûm eden bu yeni sistemi sorgulamalıyız” demişti.