Her geçen gün artan işsizliğin ülkemiz için en büyük ve önemli sorun olduğunu kaydeden Gürer, “Çalışan kesimin enflasyon karşısında eriyen geliri, esnafın daralan alım gücünden doğrudan etkilenmesine neden oldu. Ücretler enflasyon karşısında eridi, bitti. Bu durumda yapılması gereken şey, asgari ücretin vergi dışı bırakılmasıdır. Asgari ücret üzerinde ücret alanlar içinde asgari ücret tutarı kısım vergiden muaf kılınmalıdır. Böylece kısmi de olsa bir iyileşme sağlanacaktır” dedi.
“ÇAY VE SİMİT HESABI İLE GEÇİNMEK BİLE HAYAL OLDU”
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, artarda gelen zamların dar gelirlilerin belini iyice büktüğünü ifade ederek, “2 bin 20 lira olan asgari ücretin Eylülden itibaren bir üst vergi dilimi olan yüzde 20’ye girmesi ile emekçilerin gelirlerinde daha da daralma olacak. Açlık sınırı altında yaşayan emekçileri bu durum daha da mağdur edecek. Ekonomik kriz ile geniş tanımlı işsizin 9 milyona dayandığı ülkemizde, çalışanlar bile ciddi anlamda geçim sıkıntısı içine düşmüş durumdalar. Eğitim, kira, ulaşım giderlerinin yanında; elektrik, doğalgaz, akaryakıt zamları her kesimi etkiledi. Çay ve simit hesabı ile geçinmek bile hayal oldu” dedi.
“ÜCRETLER, ENFLASYON KARŞISINDA ERİDİ BİTTİ”
Esnaf, çiftçi, işçi, işsiz, emekli, memur ve belirli gelir gruplarının alım gücünün iyice daraldığını ifade eden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Her kesimde artan sorunların yanında emekçi kesim, bir önceki yıl aldığı gelirin dahi altında kalan bir alım gücü ile yaşıyor. Ücretler enflasyon karşısında eridi, bitti. Bu durumda yapılması gereken şey asgari ücretin vergi dışı bırakılmasıdır. Asgari ücret üzerinde ücret alanlar içinde asgari ücret tutarı kısım vergiden muaf kılınmalıdır. Böylece kısmi de olsa bir iyileşme sağlanacaktır” diye konuştu.
“VERGİDE ADALET SAĞLANSIN”
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, verginin ülkemizde adaletli bir dağılımı olmadığını belirterek, “Anayasamız, kamu giderlerinin karşılanması için vergi ödenmesi gerektiğini belirtir. Ancak ülkemizde vergi, yaygın ve zorunlu ücretli kesimden alınır. Kayıt dışında artış ve kaçak işçilik ile vergi vermeyen kesimlerin yanında, beyan ettiği vergiyi ödemeyenler vardır. Keza vergi ödememe yoluna giden geliri yüksek kesimlerin varlığına karşı iktidar seyircidir. Ücretli kesim yani emekçi, ücretlerinden verdikleri verginin yanında, alışveriş yaparak ödedikleri vergilerle en yüksek vergi ödeyen kesimdir. Asgari ücret tutarının vergi dışı kalması, çalışanlar için artan hayat pahalılığı içinde soluk aldıracaktır” dedi.
“MİLYONLAR KAZANANLA DAR GELİRLİNİN AYNI VERGİYİ VERMESİ KABUL EDİLEMEZ”
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın, Başbakanlığı döneminde de işçilerin sorunlarının katladığını hatırlatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “İşçiler, esnek çalışma, güvencesiz ve düşük ücretli kıdemsiz çalışma uygulamaları ile mağdur edilmeye devam ediliyor. Milyonlar kazanan ile asgari ücretle çalışanın aynı vergiyi vermesi gelir dengesini çalışanlar aleyhine bozuyor. Enflasyon artışı asgari ücreti eritti. Yılbaşında yüzde 15 olarak kesilen vergi miktarı, yılsonuna doğru ikiye katlıyor. Asgari ücret enflasyonla bir önceki yılın altına yuvarlandı. Emekçiler için uygulanması gereken asgari ücret tutarının vergi dışı kalması, kısmı de olsa alım gücünü artıracak ve piyasa canlanacak, bu yolla dolaylı vergiler ile zaten o sağlanan iyileştirme yine ekonomik döngü ile devlete gidecek. Emekçilerin alım gücünün kıpırdaması, büyük durgunluk yaşanan pazarı da olumlu etkiyecek” dedi.
“EMEKLİLER ARASINDAKİ ADALETSİZLİK GİDERİLMELİ”
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, asgari ücret tutarının vergi dışı bırakılmasının yanında, emekli maaşlarında da iyileştirme yapılması ve intibak yasa teklifinin de yeni dönemde ele alınıp emekliler arasındaki adaletsizliğin sonlandırılması gerektiğini belirterek, “Ülkede her gün gelen zamlar ile dar gelirliler için yaşam çekilmez oldu. İşsizler büyük bunalım içindeler. Emekliler ise çaya gelen zam ile çay dahi içemez duruma düşürüldü. Ambalajlı 0,5 LT su, artık market dışında 2 TL olmuş, çayın fiyatı yerine göre 10 TL’yi zorluyor. Artık çay içmek bile lüks oldu. Tuvalet ücretinde 2 TL’yi aşan yerler var. Günlük yaşamda bir yerde iki emekli oturup sohbet etse, içeceği çayın bedeli ile geçinemez duruma düşürüldü. Alım gücünün daralmasından öte, gelir gider dengesi ile yaşama tutunmaya çalışıyorlar. Aylık Bağlama Oranının 2008 yılında AKP iktidarı ile düşürülmesi, emekli aylıklarında ciddi gerileme yarattı. Enflasyon emekliye “nasıl yaşayacağım?” sorusunu sorduruyor. AKP iktidarı işçi ve emekçileri açlığa mahkum ediyor. AKP iktidarı mağdur kesimlerin sorunlarına çözüm üretmiyor. Sorunları ağırlaştırıyor. Asgari ücret tutarının vergi dışı kalmasının yanında emekli maaşlarında iyileştirme yapılmalıdır” dedi.