Hastane Patronu Bir Sağlık Bakanı Sorunları Çözemez
Teklifle birlikte serbest şekilde çalışan diş hekimlerinin yanında çalışacak diş hekimlerinin ücretlerinin ve çalışma şartlarının Sağlık Bakanlığı uhdesine bırakılmasını eleştiren Dinçer: “Söz konusu diş hekimlerimizin alacakları taban maaş, sigorta ve diğer özlük haklarıyla ilgili tüm düzenlemeler kanunla yapılmak yerine Sağlık Bakanlığına bırakılıyor. Hastane patronu bir sağlık bakanının insiyatifine bu yetkilerin verilmesi diş hekimlerinin emeğinin sömürüleceğini açıkça göstermektedir.” ifadelerini kullandı.
Diş Hekimleri Sağlık Simsarlarına Mahkum Edildi
AKP iktidarında sağlık sektörünün özelleştirilmesi ve kurulan diş hekimliği fakülteleriyle birlikte diş hekimlerinden oluşan bir işşizler ordusu ortaya çıktığını vurgulayan Dinçer: “110 diş hekimliği fakültesinden binlerce gencimiz ihtiyacın da üzerinde mezun oluyor. Üstelik kamudaki diş hekimi açığına rağmen atamaları da yapılmıyor. Kamuda atama olmayınca, parası olan herhangi bir vatandaş, yeni mezun evlatlarımızın diplomalarını kiralayarak mahalle aralarına klinikler açıyor. İyice zorlaşan ekonomik şartlarda hayatta kalmak isteyen yeni mezun gençlerimiz atama olmayınca, özel sektörde de iyi bir fırsat bulamayınca bunu yapmak zorunda kalıyor. Kamucu anlayıştan uzak, halkı müşteri olarak gören AKP zihniyeti vatandaşın nitelikli ve ucuz sağlık hizmeti almasının önünü tıkıyor.” dedi.
Devrim Süslü Laflarla Değil Kamucu Bir Anlayışla Olur
Dinçer şöyle devam etti: “Koca koca binalar diktiniz adına şehir hastanesi dediniz ama gelin görün ki bu hastaneleri doktorsuz bıraktınız. Koca koca adalet sarayları diktiniz, adaleti bitirdiniz. Hekimlere “giderlerse gitsinler” diyen zihniyet nedeniyle vatandaş hem doktorsuz hem de randevusuz kaldı! Öyle Sağlıkta Dönüşüm, Sağlıkta Devrim gibi süslü sözlerle olmuyor bu işler. Geçici çözümlerle, yamalı bohçalarla devrim olmaz. Devrim, kamucu bir anlayışla toplum sağlığını ve tüm sağlık çalışanlarını önceleyen bir sağlık politikasıyla mümkün olur.”