CHP Grup Başkanlığı, Ahmet Akın’ın çiftçilerin kredi ve finansal sorunları ile ilgili araştırma önergesinin öncelikli olarak görüşülmesine yönelik önerisini Genel Kurul gündemine taşıdı. CHP Grubu adına önerge sahibi olarak Genel Kurul’da konuşan Ahmet Akın, iktidarın tarım politikalarını eleştirdi. “İktidarınız bırakın, çiftçiyi ürettirmek, bitirmek için mücadele ediyor” diyen Ahmet Akın şöyle devam etti:
"Köylü milletin efendisidir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk... Bir kere bunu üstüne basa basa söylemek istiyorum. Neden söylemiş? Bu cümleyi neden bizim çok iyi anlamamız gerekiyor? Şimdi, düşünün, köylü ekmeden, üretmeden kalkınma olabilir mi? Olamaz. Köylümüz, çiftçimiz, hayvancımız üretecek ki, kazanacak ki memleket kalkınsın. Şimdi geldiğimiz noktada durum nasıl? İktidarınız bırakın, çiftçiyi ürettirmek, bitirmek için mücadele ediyor. Şimdi bunu söylerken şunu düşünüyor olabilirsiniz: ‘Çiftçimiz bitse de olur. Biz ithal edelim, nasılsa biz ithalatı seviyoruz. İthal ederiz, çiftçimiz de rahat rahat köyünde oturur.’ ama maalesef, köylerimiz de bomboş duruma geldi. Size bir tavsiyem var değerli arkadaşlarım. Bakın, Balıkesir Milletvekiliyim. Lütfen, gelin, Balıkesir'e gidelim, Balıkesir'in köylerini bir dolaşın; gelin, görün oradaki insanlarımız ne yapıyorlar. Şimdi, tarımla, hayvancılıkla uğraşan insanlarımıza gidin, bir dokunun ama şunu da bilin ki: Bir dokunacaksınız, bin ah işiteceksiniz çünkü şu anda köylümüz, çiftçimiz bu durumda.”,
İTHALATTA DÜNYA ŞAMPİYONU OLDUK
CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, ülkede ekilen alanların azaldığını, ithalatın arttığını ifade etti. Çiftçinin kazanamadığını, kazanamadığı için de ekemediğini ve sonuç olarak toprağını, tarımı terk ettiğini vurgulayan Ahmet Akın, istatistik bilgiler vererek şöyle devam etti:
“2002 yılında 93 milyon dönüm buğday ekilirken bugün 68,5 milyon hektara düşmüş durumda. Şimdi size soruyorum: Bu çiftçimiz bunu keyfinden mi bıraktı, keyfinden mi ekmiyor? Ne oluyor sonra? Demin de söyledim, "ithalat" en sevdiğiniz kelime. İthalata hizmet ediyorsunuz ama maalesef, bizim çiftçimize hizmet etmiyorsunuz. Bakın, 2018'de 5,6 milyon ton, 2019'da 9,8 milyon ton sadece buğday ithal ettik. 2019'da da ithalatta şampiyon olduk. Ne şampiyonu olduk? Türk çiftçisini bitirme, ithal çiftçiyi kazandırma şampiyonu olduk. İktidarınız, maalesef, Türk çiftçisine değil, bakın, Amerika, Rusya, Polonya vesaire ülkelerin çiftçilerine çalışıyor. Hatta, hatırlayınız, bir bakanınız Fransız çiftçisine destek olduğundan dolayı madalyayla ödüllendirildi. Ama hiç merak etmeyin, önümüzdeki ilk seçimde Türk çiftçisi sizin yakanıza madalyayı takacak ‘Yolcudur Abbas, bağlasan durmaz.’ diyecek.”
TMO ‘SATAMIYORUZ’ DİYEREK BALIKESİR’DE KOTA UYGULUYOR
Tarım politikalarındaki yanlışlıklara değinen Ahmet Akın Balıkesir’den de örnekler vererek iktidarın tarım politikalarını şu ifadelerle eleştirdi:
“Tarımda da aynı şekilde, baştan aşağı yanlış. Bakın, başta Bigadiç olmak üzere, Kepsut'ta, Sındırgı'da geçen yıla kadar tam 14 bin dönüm arazide haşhaş ekiliyordu ki o bölgenin haşhaşı afyon değeri en yüksek olan haşhaş. Şimdi TMO dedi ki: ‘14 bin değil, biz bunu satamıyoruz, ihraç edemiyoruz, 3 bin 500 dönüm ekeceğiz.’ ve kota getirdi. Ne oldu? Orada bunu eken çiftçilerimiz zor duruma düştü. Şimdi, ithalatı, maşallah, çok iyi beceriyorsunuz ama Türk milletinin, Türk çiftçisinin ürününe gelince bizim çiftçimize diyorsunuz ki: ‘Ekmeyin, biz satamıyoruz.’ İktidarınız, çiftçinin dilinden anlamıyor, sözünden anlamıyor. halktan koptunuz. gidin, çiftçiye, hayvancıya bir bakın, şu anda size anlatacaklardır dertlerini. Mazotu, gübreyi, ilacı yabancı şirketlerin belirlediği fiyatlardan sattırıyorsunuz. Yani ne yapıyorsunuz? Bizim çiftçimizi, maalesef, yabancı şirketlerin sömürüsüne bırakıyorsunuz.”
ÇÖZÜM YOK, İTHALAT VAR!
CHP’li Ahmet Akın, çiftçinin Meclis’e gelerek sorunlarına çözüm için milletvekillerini tek tek ziyaret ettiğini hatırlattı. Akın Şunları söyledi:
“Ziraat odası başkanları ve ekipleri geçen ay Meclisimize ziyarete geldiler, tüm nezaketleriyle misafir oldular ve tüm milletvekillerini dolaştılar, bana da geldiler, sizlere de geldiler. Burada nezaketle tepkilerini ortaya koydular, para istemediler ‘Borçlarımızı silin.’ demediler; istedikleri, çözüm önerilerini ortaya getirmek. Ama ne yaptınız? Çözüm ürettiniz mi? Hayır. Aksine, o gün, arkadaşlarımız buradayken bir kararnameyle 45 bin ton çeltik ithalatı için izin verdiniz. Buna da ancak şu denir: Ayıptır, yazıktır, günahtır! Cumhuriyet tarihinin -gelmiş geçmiş- çiftçisine en çok eziyet eden iktidarı sizsiniz. İktidar, çiftçisini hiçbir dönemde bu kadar ezmedi, bu kadar yok saymadı. Üstüne üstlük tarım sulama ücretleri var, orada elektrik fiyatları var. İki yılda elektrik fiyatları yüzde 108 arttı. Elektrikte, mazotta, gübrede, ilaçta, hepsinde birim fiyatlarını düşürmeniz lazım. Çiftçimizin 1 kuruş ama 1 kuruş borcu olduğu zaman desteklemelerine el koyuyorsunuz. Bunu da sizin vicdanınıza bırakıyorum. Bakın, hayvancımız, sütçümüz, besicimiz zor durumda. Ya, süt inekleri mezbahaya gidiyor. Sütçülükle ilgili hiçbir şey bilmiyorsanız, 1 kilo süt, 1,5 kilo yem satın alsın, geri kalanını bizim Türk çiftçisi halleder. Çiftçilerimizin sırtındaki yükü almak zorundayız. Bizim çiftçilerimiz borçlu, tüccara borçlu, herkese borçlu, bankaya borçlu sizden destek bekliyorlar. Sadece Balıkesir için değil, tüm Türkiye'deki çiftçilerimiz adına diyorum ki: ‘Gelin birlik olalım, beraber olalım, bu Türk çiftçisine destek olalım.’ Eğer bu işi beceremiyorsanız gidin, zaten en yakın zamanda iktidardayız, biz gerekli çalışmayı yaparız.