CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özel hastanelere geçen hekimler yaptığı “Varsın gitsinler” açıklamasına tepki gösterdi. Açıkel, “Erdoğan, sağlıkta beyin göçünün nedenlerini anlamadığını 14 Mart öncesinde bir kez daha gösterdi. Sarayın yanlış politikaları yüzünden, sağlıkçı ordumuz göz göre göre kan kaybediyor” açıklamasını yaptı.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bugün kadın muhtarlarla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu hastanelerinden ayrılıp özel hastanelere geçen hekimlere ilişkin, “Özel sektör çok daha büyük paralar verdiği için oralara kaçıp gidiyorlarmış. Bakın açık konuşuyorum. Varsın gidiyorlar, gitsinler. Bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı buralarda istihdam ederiz. Bunlarla beraber bu yola devam ederiz. Daha da ileri gidiyorum. Gerekirse yurt dışından ülkemize dönmek isteyenleri süratle buraya davet eder ve onları da ülkemizde istihdam ederiz. Buralar boş kalmaz, merak etmeyin” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, Erdoğan’ın bu açıklamalarına tepki gösterdi. Açıkel, “Erdoğan, sağlıkta beyin göçünün nedenlerini anlamadığını 14 Mart öncesinde bir kez daha gösterdi” başlıklı açıklamasında şu değerlendirmeleri yaptı:
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak, uzun süredir sağlık sistemindeki stratejik planlama eksikliğine, yapısal sorunlara, mesleki memnuniyetsizlik yüzünden sağlıkçılarımız arasında yaygınlaşan istifalara ve yurtdışına beyin göçü eğilimindeki artışa dikkat çekiyoruz.
Türk Tabipleri Birliği’nin bu konudaki verileri de özellikle doktorlarımız arasında yurtdışına göç eğiliminin arttığını net bir şekilde gösteriyor. Buna göre, 2012 yılında yurtdışına gitmek için başvuru yapan hekim sayımız sadece 59 iken 2021 yılında bu sayının 1.405’e çıktığını ve son 5 yılda ise en az 5 bin hekimin yurt dışına çıktığını görüyoruz. Sarayın yanlış politikaları yüzünden, sağlıkçı ordumuz göz göre göre kan kaybediyor ve Türkiye’deki sağlık beyin göçü dünya gündeminde dahi kendisine yer buluyor. Bununla birlikte son dönemde, artık sadece hekimler arasında değil, hemşireler arasında da ciddi bir yurtdışına çıkış eğilimi yani ‘hemşire göçü’ başlamış durumda.
“BEYİN GÖÇÜNÜN NEDENİ, SADECE MADDİ BEKLENTİ DEĞİL”
Saray zihniyeti, bilimi ve liyakati itibarsızlaştırdıkça, yönetici kadrolara ehliyetsiz ve duyarsız atamalar yaptıkça, tüm sağlıkçılara şiddet salgın gibi yaygınlaştı. Sağlıkta beyin göçü, AKP’nin dayattığı ve sağlık sistemimizde büyük yıkım yaratan Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın bir sonucudur. Hasta ve hekim ilişkilerini zedeleyen, sağlıkta şiddetin artmasına neden olan, sağlığı ticarileştiren ve sağlık çalışanlarımızın haklarını gasp eden AKP politikaları nedeniyle hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımızda memnuniyetsizlik ve bıkkınlık duygusu artmıştır. Bu artış da özellikle genç hekimlerimizde yurtdışına çıkış taleplerine ve istifa oranlarına yansımaktadır.
“YURT DIŞINA ÇIKMAYI DÜŞÜNENLER ÖNCELİKLE GENÇ KADROLARIMIZDIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sağlıkta şiddet, itibar kaybı ve çalışma hayatındaki sorunlar yokmuş gibi, doktorlarımızı adeta hedef göstererek itham etmesi, devlet yönetim ciddiyetine yakışmamaktadır. Erdoğan’ın ayrıca, ‘yeni mezun hekimler ve asistan doktorlarla bu işi yaparız’ şeklindeki değerlendirmesinden, sarayın genç asistan ve uzman doktorlarımızın rahatsızlıklarından ve şikayetlerinden de bir haber olduğu anlaşılmaktadır. Zira yurtdışına çıkmayı düşünenler öncelikle, genç kadrolarımızdır.
Bununla birlikte, Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan ‘2022 Yılı 65-72 Yaş Yeniden Atama Kurası’ da iktidarın neden olduğu sağlıkta beyin göçünün geldiği dramatik boyutu göstermektedir. İstifalar ve yurtdışına çıkış nedeniyle boşalan hekim kadrolarının yerine, pandemi döneminde 65 yaş üstü emekli doktorlarımıza mecbur kalınması, AKP’nin sağlık kapasitemizde neden olduğu gerilemeyi net bir şekilde göstermektedir. Eğer göç tehlikesinin ciddiyeti kavranmaz ve hızla gerekli tedbirler alınmazsa, hekimlerimizin ve hemşirelerimizin yurtdışına göçü, sağlık sistemimizdeki telafisi mümkün olmayan hasarlara neden olacaktır. Cumhuriyetimizin gururu sağlık ordumuzun ve genç kuşak vasıflı işgücünün yurtdışına göçünün engellenmesi, CHP’nin ve Millet İttifakı iktidarının önceliklerinden birisi olacaktır.”