Ağbaba, Hatay Millketvekili İsmet Tokdemir ve Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere ile birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından “Pandemi Döneminde Esnaf ve KOBİ'lerin Durumuna” ilişkin ülke genelinde başlatılan ziyaretler kapsamında Malatya’da düzenlenen toplantıya katıldı. Ülke gündemindeki konuları değerlendiren Ağbaba’nın konuşması satır başlarıyla şöyle:
BU KARDEŞİNİZ DOLARI 4,75’TEN 8 LİRAYA ÇEKTİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz’ dediğinde 4,75 TL olan dolar şimdi 8 lira. Türkiye bu kardeşinize yetkiyi verdi, bu kardeşiniz doları 4,75’ten 8 liraya çekti. 16 Nisan 2017’de yani Türkiye tek adamlık rejimine geçtiğinde dolar 3.68 liraydı, 24 Haziran 2018’de 4.75 TL’ydi, şimdi 8 lira. Türk lirası tarihinin en kötü günlerini yaşıyor. Kurtuluş Savaşı günlerinde bile kapitülasyonları ödeyen, dış borçları ödeyen kuruluş günlerinden bile çok daha kötü günleri yaşıyoruz.
ERMENİSTAN DRAMI, CİBUTİ FRANGI, NİJERYA NAİRASI BİLE DEĞERLİ: Tüm dünyada sadece Türk Lirası değer kaybediyor. Rekabetçi kur politikası nedeniyle Damat Bakanı ne kadar övsek azdır. Şu an Ermenistan Dramı, Arnavutluk Leki, Cibuti Frangı, Jamaika Doları, Moritanya Ugiyası, Nijerya Nairası bile Türk Lirası karşısında değer kazanıyor. Damat Bakan ‘dolar kuru beni ilgilendirmiyor’ diyor, ama her 1 dolar artışı asgari ücrette 8 TL’lik erimeye neden oluyor. Yılbaşında 391 dolar olan asgari ücret, şu an 291 dolar. Doları yılbaşından bugüne yüzde 33 doğalgaz müjdesinden bugüne yüzde 10 arttı. Asgari ücretli yılbaşında 8 gram altın alabilirken, şu an 4 gram altını zor alıyor. Gübre, tarım ilacı, mazot dolarla; doğalgaz dolarla, ama dolarla olmayan tek bir şey var, o da maaşımız. 24 Haziran öncesinde patlıcanla biberle darbe yapıldığını söyleyenler yakında dolarla darbe yapılıyor derlerse şaşırmayın.
SAĞLIK BAKANI’NIN YAPTIĞI REZİLLİKTİR, KEPAZELİKTİR: “Pandemi sürecinde Sağlık Bakanı hasta sayısını, vaka sayısını yanlış açıkladı. Herkes sayıların açıklanandan en az 10 kat fazla olduğunu biliyor. Bakan dün İstanbul’daki vaka sayısı ülkenin %40’ı ve Ankara’nın 5 katına da ulaştığını söyledi. En son İstanbul’da valiyle emniyet müdürüyle bakan yardımcılarının katıldığı bir toplantı yapıyorlar, ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ise çağırmıyorlar. İki kez seçimle gelen 16 milyonla seçilmiş kişiyi, atanmış Bakan toplantıya çağırmıyor. Türkiye’yi bölmeye yönelik bu girişim koronadan daha tehlikelidir. Belediye başkanının o toplantıya çağrılmaması rezillik kepazeliktir. Buna imza atanları kınıyoruz.”
TÜRKİYE’DE ÖLMEDEN GRİP AŞISI YASAK, MEZARDA AŞI VURUYORLAR: İktidar önce maskeyi dağıtamadı, şimdi grip aşısını da dağıtamıyorlar. Türkiye’yle hemen hemen aynı nüfusa sahip Almanya’da 26 milyon grip aşısı, İran’da 7,5 milyon grip aşısı dağıtılıyor ama Türkiye’de sadece 1,5 milyon aşı dağıtılacak. Öyle kriterler getirdiler ki adeta insanlar ölsün, ondan sonra aşı vuralım diyorlar. Türkiye’de ölmeden grip aşısı olmak yasak, mezarda aşı vuruyorlar. 65 yaş üstü grip aşısı oranında da en düşük ülke konumundayız. Türkiye’de 65 yaş üstü grip aşısı oranı yüzde 7, Almanya’da yüzde 35, Fransa’da yüzde 51, ABD’de yüzde 69, Birleşik Krallık’ta yüzde 72. Aynı nüfusa sahip olduğumuz İran 5 katımız, Almanya’da 17 katımız aşı vuruyorlar. 67 milyonluk İngiltere’de 30 milyon, Güney Kore’de 13 milyon grip aşısı yapılacak. Türkiye’de yoksul insanlar yine başının çaresine bakacak.
İKTİDARIN DELİ DUMRUL HEDEFİ, 6,70 MİLYAR LİRA CEZA TOPLANACAK: Buradan tüm araç sahibi yurttaşlarımızı uyarıyorum. Önümüzdeki yıl özellikle trafik cezalarında rekor kırılacak. İktidar Deli Dumrul gibi hedef koymuş; 6,70 milyar lira ceza toplamayı düşünüyor. Arabanın kontağını açtığınız anda hata yapsanız da yapmasanız da 6.73 milyar lira ceza toplanacak. 19 milyar 206 milyonluk vergi cezalarının yüzde 7,6’sı trafikten toplanacak. Ayrıca 2021 sonuna kadar kara yolları için 128 milyon lira ceza kesmeyi hedefliyor. Bir tarafta cezalar var, diğer tarafta ÖTV belası var. ÖTV öyle bir vergi ki can almaya devam ediyor. Alkolden alınan ÖTV nedeniyle insanlar sahte içkiye yöneliyor, hayatlarını kaybediyor. 4 duble rakının 3 dublesini devlet içiyor. Buna alkolden toplanan vergi her geçen gün düşüyor. Her yıl 500’e yakın insan ölüyor, bu yıl sadece 9 Ekim’den bu yana 73 kişi öldü. Biz CHP olarak bir komisyon kurduk, 10 milletvekili arkadaşımızla bu konuyu derinlemesine araştırıyoruz.
EY ERDOĞAN SUUDİ ARABİSTAN’A BİR SÖZ SÖYLEYECEK MİSİN?: Suudi Arabistan bir süredir Türkiye’de üretilen üzerinde ‘Türk Malı’ yazan her şeye ambargo uyguluyor. Kayısıya da ambargo uyguluyorlar ama her fırsatta ‘bay kemal, ey Amerika, ey Fransa’ diyenler bu konuda tek kelime ses dahi çıkarmıyorlar. Suudi Kral öldüğünde 3 gün yas tuttular. Onlarca şehit geldiğinde bayrak indirmediler, ama kral öldüğünde bayrak indirdiler. Bu kral ülkeye geldiğinde Anıtkabir’i ziyaret etmezdi, etmesin de o Anıtkabir’i kirletmesin ama AKP’nin başkanı o kralın eteğini öperdi. Fransa mallarını boykot edenler bugün Suudi Arabistan’la ilgili niye bir şey söylemiyorlar? Ey Erdoğan bu Suudi Arabistan’a bir söz söyleyebilecek misin?
FETÖVARİ BİR KUMPASLA İŞ GÜVENCESİ ORTADAN KALDIRILIYOR: Tek adamlık sistemi Türkiye’nin bekasını tehlikeye düşürüyor. Dolar ve enflasyonun sürekli artmasının diğer yandan asgari ücretin düşmesinin nedeni de budur. Şimdi torba yasa görüşülüyor, işçinin kıdem tazminatına göz dikilmiş durumda. Kıdem tazminat hakkına el koymak için yeni formül buldular. Sunulan teklifin içeriğinde güya istihdamı arttırmak adı altında 25 yaş altı, 50 yaş üstü çalışanların hem iş güvencesi hem de kıdem hakkı hedef alınıyor. FETÖvari bir kumpasla iş güvencesi ortadan kaldırılıyor. Teklifte kayıt dışı çalışma yaptıranları bir tebrik etmedikleri kalıyor. İşçinin maaşından kesilen işsizlik fonundaki para farklı kaynaklara aktarılıyor. Her 3 gençten 1’i işsizken maalesef iktidar gençlere iş kapışı açacağına fondaki paralara el koyuyor.