Gerçek Muhabir

Adıgüzel: Türkiye'ye Aybastılı Salih'i Anlattı

SİYASET

Erdoğan ne diyor? Ya silahları gömerler ya da biz onları gömeriz diyor. Bir yandan da Hakan Fidan YPG'ye ültimatom veriyor. Ama diğer yandan da Trump ben ne diyorsam onu yapıyorlar diyor.

-Hangi Ordu valisini işaret etti?

-Soylu niçin müdahale etti.

-Yeni süreci nasıl yorumladı

CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel katıldığı bir TV programında İmralı ve Suriye gündemi ile ilgili çarpıcı ifadelerde bulundu. Hemşerisi Aybastılı Salih'i anlattığı konuşmasında şunları söyledi:

Erdoğan ne diyor? Ya silahları gömerler ya da biz onları gömeriz diyor. Bir yandan da Hakan Fidan YPG'ye ültimatom veriyor. Ama diğer yandan da Trump ben ne diyorsam onu yapıyorlar diyor.

Hangisi doğru söylüyor? Bence Trump doğru söylüyor. Geçmiş tecrübe ile sabit.

PKK silah bıraksa ne olacak?

Ortadoğu'da en kolay silah bulmak. Diyelim ki silah bıraktılar, yarın başka bir isimle yeni silahlarla ortaya çıkmayacakları nereden belli?

Suriye bir şirketse ve Erdoğan müdür olarak atanıyorsa, şirket kar etti diye payını İsrail ve ABD varken, Türkiye'ye vermezler. Ama şirket batarsa bunun zararını müdür değil biz öderiz, Türkiye öder.

40bin insan öldü, çok fazla şehit verdik ama dışarıdan sipariş bir proje ile pazarlık içindeler. Bunun pazarlığını da bugüne kadar sorunu kabul etmeyen ve bizleri ciddi şekilde eleştirenler yapıyor.

Aybastı ilçemde sözleşmeli er Salih kardeşim vardı. Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu ile telefonla görüştürdüm. Bir hafta sonra Salih şehit oldu. Salih'in çatısı akan sıvasız baba evini yapmadılar. Sırf babası Cumhuriyet Halk Partili diye... O valiyi ödüllendirdiler şimdi Malatya'da valilik yapıyor. Ben gündeme getirince, hakkını yemeyelim Süleyman Soylu hemen müdahale etti ve evi yapıldı. Şu an o evde Salih'in sadece resmi var. Bedelini Salih ödedi. Ama pazarlık bugün Salih'in evinde yapılmıyor, İmralı ile sarayda yapılıyor.

Fethi Yıldız'ın hasta mahkumlarla ilgili bir düzenleme yapma arayışı ve belki İmralı'ya da böyle bir çözüm bulma çabası var. Türk Silahlı Kuvvetleri ve bu ülkenin aydınlarını içeri tıktıkları kumpas davaları, Balyoz ve Ergenekon'da, 8 aydın ve asker içeride hastalıktan veya intihar ederek öldü. Dışarıdakilerle toplam 30 kişi öldü. O zaman siz neredeydiniz?

Önceki çözüm süreci millete gidilmeden çukura gömüldü. Eğer bu sefer millete kadar ulaşırsa millet de sandığa gömmeyi bilir.

Dışarıda planlanıp Bahçeli ve Erdoğan aracılığıyla bize empoze edilmeye çalışılan bu kirli pazarlıklara karşı millet yüz yıl önce olduğu gibi iradesini ortaya koyar.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.