Gerçek Muhabir

Rızvanoğlu: Kuşdili Çayırı’nın Yapılaşmaya Açılmasını Meclise Taşıdı

PARLAMENTO

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Rızvanoğlu, İstanbul Kadıköy’de bulunan ve ‘III. Derece Doğal Sit’ alanı olarak tescillenmiş Kuşdili Çayırı’nın yapılaşmaya açılmasıyla ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisine yazılı soru önergesi sundu.


“Taşkın riski, hava kirliliği, yoğun nüfus hepsi göz ardı ediliyor”
Rızvanoğlu, yaklaşık 45 dönümlük bu alanın beş katlı yapılar ve yer altı
otoparkı içeren bir imar planı değişikliğiyle tehdit altında olduğunu belirterek,
“Saha verileri ve bilimsel raporlar, Kuşdili Çayırı’nın bulunduğu bölgenin
taşkın riski taşıyan bir dere yatağında konumlandığını göstermektedir. Bu da

yapılaşma girişimlerinin yalnızca çevreye değil, aynı zamanda can ve mal
güvenliğine yönelik tehdit oluşturduğunu ortaya koymaktadır” dedi.
“Kuşdili Çayırı biyolojik çeşitliliğe katkı sunan ve halk sağlığını
doğrudan etkileyen ekolojik bir varlık”
Milletvekili Rızvanoğlu Kuşdili Çayırı’nın geçmişte yüksek ağaçlarla kaplı, kent
merkezinde nadir bulunan bir kamusal yeşil alan olduğuna dikkat çekerek
“İstanbul’un Kadıköy ilçesinde bulunan ve III. derece doğal SİT alanı olarak
tescillenmiş Kuşdili Çayırı, kent merkezinde korunabilmiş ender kamusal yeşil
alanlardan biridir. Şehir ekosistemi, çevresel denge ve toplumsal yaşam
açısından önemli bir değer taşımaktadır. Yaklaşık 45 dönümlük bu alanın
önemli bir kısmı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından
hazırlanan imar planı değişikliğiyle birlikte yapılaşmaya açılmakta ve alanda
beş katlı yapıların yanı sıra zemin altı otopark inşa edilmesi öngörülmektedir.
Oysa Kuşdili Çayırı yalnızca yeşil alan ihtiyacını karşılayan bir boşluk değil;
kentsel yaşam kalitesini artıran, biyolojik çeşitliliğe katkı sunan ve halk
sağlığını doğrudan etkileyen ekolojik bir varlık olarak değerlendirilmelidir”
dedi.
“Isı adasına dönüşen bu alanda nefes alma hakkı savunulmalı”
Rızvanoğlu, Kuşdili Çayırı’ndan Kadıköy için oksijen adası oluşturulabileceğini
belirterek “Kent içinde yaygınlaşan geniş yüzeyli beton alanlar, ‘ısı adası’
etkisi yaratarak şehir sıcaklıklarını artırmakta, bu da hem ekosistem hem de
insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Kuşdili Çayırı da 1980’li
yılların ortalarına kadar yüksek ağaçlarla kaplı bir alan iken, bugün büyük
ölçüde betonla kaplanmış ve ‘ısı adası’ özelliği taşıyan bir yapıya dönüşmüş
durumdadır. Ancak bu alanın yeniden ağaçlandırılmasıyla, Kadıköy merkezde
neredeyse hiç yeşil alanı bulunmayan 5 mahalle için bir ‘oksijen adası’
yaratmak mümkündür. Bu da yalnızca çevre sağlığına değil, aynı zamanda
toplumsal refaha doğrudan katkı anlamına gelmektedir” ifadelerini kullandı.
“Danıştay kararı yapılaşmanın önünü açtı”
Alanın daha önce mahkeme kararlarıyla korunduğunu dile getiren Rızvanoğlu,
“Söz konusu alan, geçmişte de yargı kararlarıyla korunmuş; ancak son olarak
Danıştay 6. Dairesi tarafından alınan kararla birlikte, yapılaşma riski yeniden
güncel hale gelmiştir. Danıştay kararı, Bakanlık tarafından getirilen beş katlı
yapılaşma ve yer altı otoparkı planlamasını onaylamakta; bu durum ise çevre
politikaları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararı açısından ciddi sakıncalar
barındırmaktadır. Kadıköy gibi yoğun yapılaşmanın hâkim olduğu bir merkez

ilçede, mevcut yeşil alanların korunması büyük önem taşırken, kamusal
alanların rant odaklı projelere konu edilmesi, kent bütünlüğünü bozmakta,
ekolojik riskleri artırmakta ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir.
Nitekim, planlanan projeye ilişkin meslek odaları ve bağımsız uzmanlar
tarafından hazırlanan raporlar; söz konusu imar planının nüfus yoğunluğu,
ulaşım yükü, çevresel etkiler ve yapılaşma baskısı açısından ciddi sorunlar
içerdiğini, ayrıca planlama esaslarının kamu yararına uygun biçimde
hazırlanmadığını ortaya koymaktadır” dedi.
“Taşkın riski, hava kirliliği, yoğun nüfus... Hepsi göz ardı mı ediliyor?”
Rızvanoğlu soru önergesinde, Kuşdili Çayırı’nın taşkın riski taşıyan bir dere
yatağında bulunduğuna dikkat çekerek, “Bununla birlikte, saha verileri ve
bilimsel raporlar, Kuşdili Çayırı’nın bulunduğu bölgenin taşkın riski taşıyan bir
dere yatağında konumlandığını göstermektedir. Bu da yapılaşma girişimlerinin
yalnızca çevreye değil, aynı zamanda can ve mal güvenliğine yönelik tehdit
oluşturduğunu ortaya koymaktadır. Öte yandan, Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan son hava kalitesi ölçümlerine göre,
Kadıköy ilçesindeki hava kalitesi ‘hassas’ düzeyde olup bu durum halk sağlığı
açısından bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu bağlamda, yeşil alanların
artırılması gerekirken, var olan kamusal alanların inşa faaliyetlerine konu
edilmesi çevresel sürdürülebilirlik ilkeleriyle açıkça çelişmektedir” diye
konuştu.
Rızvanoğlu’nun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat
Kurum’a yönelttiği sorular şu şekilde:
1. Kuşdili Çayırı’nda planlanan yapılaşma ve yer altı otopark projesine ilişkin
Bakanlığınızın yürüttüğü süreç hangi aşamadadır? İlgili imar planı
değişiklikleri hangi gerekçelerle yapılmış; bu değişikliklerde kamu yararı,
çevresel sürdürülebilirlik ve şehircilik ilkeleri gözetilmiş midir?
2. Plan kararlarının daha önce ilgili İdare Mahkemesi tarafından iptal
edilmesine rağmen, Bakanlığınızca kararın istinafa taşınmasındaki gerekçeler
nelerdir?
3. Kadıköy’de yapı yoğunluğunun ve altyapı yükünün halihazırda yüksek
olduğu dikkate alındığında, söz konusu imar planı değişikliklerinin bölgenin
nüfus yoğunluğuna ve hava kalitesine etkileri değerlendirilmiş midir?

4. Söz konusu alanın taşkın riski taşıdığı bilimsel verilerle ortaya
koyulmuşken, bu bölgede inşaat faaliyetlerine izin verilmesi hangi teknik,
jeolojik veya çevresel gerekçelere dayandırılmaktadır? Bu kapsamda herhangi
bir Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) ya da jeolojik etüt raporu hazırlanmış
mıdır?
5. Kadıköy ilçesinin hava kalitesinin “hassas” düzeyde olduğu Bakanlığınız
ölçümleriyle tespit edilmişken, bu veriler doğrultusunda Kuşdili Çayırı’ndaki
yapılaşma projesi halk sağlığı açısından herhangi bir bilimsel değerlendirmeye
tabi tutulmuş mudur? Bu alanda yapılacak inşa faaliyetlerinin hava kirliliği
üzerindeki etkilerine ilişkin bir analiz yapılmış mıdır?
6. Bakanlığınızın, İstanbul gibi yoğun yapılaşmış büyükşehirlerde kamusal
yeşil alanların korunmasına yönelik özel bir stratejik planı bulunmakta mıdır?
Kuşdili Çayırı, bu plan kapsamında korunması gereken öncelikli alanlar
arasında yer almakta mıdır?
7. Söz konusu projeye karşı çıkan meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve
vatandaşların talepleri doğrultusunda, Bakanlığınız tarafından projeye ilişkin
yeniden değerlendirme süreci gündeme alınmış mıdır?

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.