Diyanet Hıyanet İçerisinde
Diyanet Hutbe arşivinin hepsini baştan aşağı bir kez daha taradıklarını söyleyen Dinçer: “Diyanetin internet sayfasındaki hutbe arşivi 2011 yılına dek uzanıyor. O günden bugüne yayımlanan hutbelerin tümünü inceledik, bir kez dahi Atatürk’ün adına veya izine rastlamadık. 27 Ekim 2023 tarihinde "Vatan, Millet Sevdasıyla Nice Yüzyıllara" konulu hutbede Atatürk’ten hiç bahsedilmemiştir. Diyanet internet sayfasında yayımladığı 100. yıl mesajında “Cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne, bölünmez vatan topraklarımız üzerinde, ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde özgürce yaşarken, cennet vatanımızı, mukaddes değerlerimizi ve bağımsızlığımızı daima muhafaza etmek için her türlü fedakarlığı göstermek, kahraman ecdadımıza minnet borcumuzdur.” demiştir. Ben de diyorum ki Cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne bu toprakların bölünmezliğini ve ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde özgürce yaşamamızı sağlayan, mukaddes değerlerimizi ve bağımsızlığımızı muhafaza etmek için en küçük fedakarlıktan bile kaçmayan Mustafa Kemal Atatürk’ün isminin milli günlerde anılması ve ona bir Fatiha okunması kahraman ecdadımıza olan minnet borcumuzdur. Hıyanet içinde olanlar derhal bu yanlıştan dönmeli ve milli iradeye kulak vererek bu kör inatlaşmadan vazgeçmelidir.” dedi.
AKP’nin Propaganda Makinesi Diyanet!
Ayasofya’nın ibadete açıldığı 24 Temmuz 2022 tarihinde Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından okunan hutbeyi anımsatan Dinçer şunları söyledi: “Söz konusu hutbede Ali Erbaş, Sultan Alparslan, Fatih Sultan Mehmet, Akşemseddin ve Mimar Sinan gibi Türk tarihine damga vuran isimlerin adlarını anarken, Cumhuriyetin kurucusu ve kurtarıcısının ismini anmamıştır. Atatürk, Ayasofya’nın da kurtarıcısıdır! Gelen tepkiler üzerine Erbaş, 5 Mart 1924 tarihli Atatürk imzalı bir kararnameye atıfta bulunarak, Atatürk’ün hutbelerde özel isimlerin anılmasını yasakladığını iddia etmiştir. Ancak gerçek önceden Cuma hutbelerinde halifenin adına dua okunurken, Cumhuriyetle birlikte hilafetin kaldırılmasıyla “hilafet ve hilafet yokluğundan” hutbelerde dua edilirken isim zikredilmemesi ‘cumhuriyete ve millete’ dua edilmesini gerekliğinin vurgulanmasıdır. Hutbelerde isim anmıyoruz diyenler hutbelerde birçok ismi bu zamana kadar dile getirdiler. Gerek geçmişteki hutbeler gerekse Cumhuriyet’in 100. Yılında yayımlanan hutbe, Diyanetin gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içerisinde olduğunun en büyük kanıtıdır.”