Gerçek Muhabir

Trabzonlu Esnaftan Erdoğan'a Depo Fulleme Tepkisi: Bunu Ben Bile Söylemezdim

GÜNDEM

Trabzonlu bir esnaf, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’a derdini anlatırken, 2009 yılında Almanya’dan Türkiye’ye geldiğine pişman olduğunu ifade ederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurt dışından gelenlere ilişkin “Depolarını fulleyip gidiyorlar” açıklamasına tepki gösterdi. Esnaf, “1 euro, 10 liranın üzerindeyse. Yurt dışında 1 euroya benzin ve mazot olmadığına göre. Ben bile bunu söylemezdim. O kadar deyim” dedi.

CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya ve beraberindeki CHP heyeti, Trabzon’da esnafın ve yurttaşların sorunlarını dinledi. Pandemi döneminde işlerinin kötü olduğunu ve batma noktasına geldiğini anlatan emekli bir kahvehaneci, AKP iktidarına tepki gösterdi. Kahvehaneci, 2 yıldır dükkanı kapalı olduğu için arabasının elinden gittiğini ve bu süreçte aynı zamanda dolandırıldığını şöyle anlattı:

“İCRAAT BEKLİYORUM. SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZDAN ONU BEKLİYORUM”

"Tefeci yaptılar beni. Dolandırıcılar geziyor, ben imza atıyorum, yurt dışına çıkma yasağı var. Ben perişanım. 50 yaşına geldim, yuvamı kuramadım. Bu nasıl Müslümanlık. Bir de dinden, Kur’an’dan bahsediyoruz. Siyasette, hizmet ve proje olur. Esnaf bitti, bizim kasamızda para kalmadı. Aile mutluluğu da kalmadı, bu nasıl dünya? İnşallah düzelir yani… Yıllardır ben vergi veriyorum, Çay-Kur’dan emekliyim. Benim vergilerim havaya, düşmanlara gidiyor. Nereye gittiği de belli değil. Peşkeş çekiliyor. 50 senedir bir ihtiyacımız oldu, Allah tarafından gelmiş. Hani, ne bir destek. Ömrümüz bitti, perişanız. Sokağa çıkma yasağı, güzel, saygılıyız. Ama nedense bütün mekanlar, millet sokaklarda. Bizim mekanımız. Neyi sevmiyorsun ya. Sevmediğiniz işi mi bulacağız? O zaman bize iş bulun da çalışalım ya. Başkanım evime ekmek götüremiyorum. Biz adalet ve huzur istiyoruz. İcraat bekliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızdan onu bekliyorum. Konuşmalar artık bırakılsın ya. Kuru laf bunlar, çağ dışı ya."

MİMARİ RESTORASYON MEZUNU GENÇ FIRINCILIK YAPIYOR

Üniversiteden mimari restorasyon bölümünden mezunu olan ancak iş bulamadığı için fırıncıda çalışan bir gence Torun “Ben de fırıncıyım” dedi. Genç de Torun'a, "Ben de üniversite mezunuyum ama fırında çalışıyorum" diye yanıt verdi. Torun, "Mimari restorasyon bölümü mezunusun ama fırında çalışıyorsun, bu ayıp da bize yeter" dedi. Genç ise iki elini yana açarak, "Bilemem" demekle yetendi. 

“SAVAŞ ÇIKTIĞINDA HATIRLANIYOR, BİTİNCE UNUTULUYOR”

Markette çalışan bir işçi Torun’un pandemi döneminde iktidarın yardımlar konusundaki çalışmalarına ilişkin, "Bu milletin yanında zor durumda yanında olmayacaksan, ne zaman olacaksın" sözüne savaş örneğiyle yanıt verdi. İşçi, yurttaşların ancak askere gönderilirken hatırlandığını ancak sonra unutulduğunu "Savaş çıktığı zaman. Ondan sonra kimsenin arayıp sorduğu yok" diye anlattı. 

“200 SENELİK YAYLA, DEDEMİN YAYLASI. ELİMİZDEN ALDILAR”

Torun’un girdiği kahvehanede bir yurttaş, yaylalarının elinden alındığını "200 senelik yayla, dedemin yaylası. Elimizden aldılar. Ev yapılmaz, yol yapılmaz, öyle bir şey yok. Ne olacak o? 200 sene ben niye oraya baktım. Ormanlarımızı elimizden aldılar. Allah belasını versin, kim yaptıysa onun" diye sitem etti. 

Bir terzi Torun’a işlerinin kötü olduğunu "Günde bir kişi geliyorsa, geliyor. O da mecburi yaptıracak olanlar" diye aktardı. Terzi, pandemi döneminde sadece bin lira kira yardımından faydalanabildiğini kaydederek, "Çok zor atlattık diye biliriz. Bir de burayı yeni açmıştık. Baya zorlandık yani. Sezon da beklediğimizden kötü başladı" dedi. "Ülke, güçlü ülke de ekonomik olarak güçlü değil" diyen terzi, önceden işçi olduğunu ancak esnaf olduktan sonra ekonomini kötüye gidişinden hemen anlamaya başladığını söyledi. Terzi, annesi ve babasının AKP’li olduğunu ancak kendisinin önceki seçimlerin aksine bu sefer Saadet Partisi’ne oy verdiğini ifade etti. Terzi, Saadet Partisi’ne oy verdikten sonra evde bir kutuplaşma yaşandığını şöyle anlattı:

"Benim anne ve babadan gelen AK Partililik vardı. Son dönemde oy vermedim, gitmedim sandığa. Son şeyde de Saadet’e verdim. Kime vereceğim, o kadar boşluğa düşüyor ki insanlar. Gençlerimizin. Babamınki artık kalıplaşmış oy. Değiştiremiyorsun. O yüzden de dinsiz, imansız konumuna geliyorsun. Artık evin içinde A parti, B parti ayrımı oldu. Annemle, babamla tartışır hale geldik. Anneme başka partiye oy vereceğim derken uçurum oluyor."

AKP’Lİ ŞOFÖR: BU KADAR REZİLLİĞİ GÖRDÜKTEN SONRA CHP’YE OY VERMEYİ DÜŞÜNÜYORUM

Torun yolda esnafı ziyaret ederken korna çalarak onu durduran bir kamyon şoförü aracından inerek, CHP heyetini selamladı. Şoför, ülkenin tekrar refaha kavuşmasını isteyerek, "Ben geçen seçimde AK Parti’ye oy verdim. Önümüzdeki seçimde CHP’yi desteklemeyi düşünüyorum. Samimiyetle söylüyorum. Bu kadar rezilliği gördükten sonra" dedi. 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN BENZİN HESABINA ESNAFIN TEPKİSİ: BEN BİLE SÖYLEMEZDİM

Mutfak eşyaları satan bir esnaf ise pandemi sürecinde zor durumlar yaşadıklarını söyleyerek, "2009 yılında Almanya’dan döndüm. Bazı umutlar görmüştüm. Çoluk çocuğumla beraber geldim. Yani" sözleriyle Almanya’dan geldiğine pişman olduğunu ifade etti. CHP’li Torun, "Dışarıdan göründüğü gibi değil, değil mi?" diye sordu. Esnaf, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yurt dışından gelenlerin Türkiye’de benzin ucuz olduğu için depoyu doldurup gittiği iddiasına ise şöyle tepki gösterdi:

"En çok ilgimi çeken oydu. Ya anlamıyorum. Benim yanımda danışmanım da olmasın, kimse olmasın. Benim 1 euro, 10 liranın üzerindeyse, benim benzinim 8 lira, 9 lira, 10 lira bile olsa, 1 euro yapmıyor. Yurt dışında 1 euroya benzin ve mazot olmadığına göre. Ben bile bunu söylemezdim. O kadar diyeyim."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine sonrası 5 Temmuz günü yaptığı açıklamada Türkiye’de akaryakıtın ucuz olduğunu "Eskiden arabalarının depolarını doldurup öyle sınırlarımızdan içeri girerlerdi, şimdi iş tersine döndü depoları fulleyip sınır dışına çıkıyorlar" diye ileri sürmüştü.

"EKONOMİDE KURAKLIK VAR"

İnşaat malzemeleri satan başka bir esnaf da Torun’a ekonominin kötü gittiğini tarımdaki kuralığa atıfla anlattı. Esnaf, tarımdaki kuraklığın ekonomide de yaşandığını "Sokaklara bak yani. Gelen gidene bak… Kuraklık, kuraklık var. Parada kuraklık var" dedi. Esnaf, geçen yıl yaptırılan cam balkonun bu sene 3 katı fiyatına çıktığını söyledi. 

Bilgisayar ve telefon yedek parçası satan bir esnaf ise pandemi döneminde yardımları "Kısmen gördük, kısmen göremedik" diyerek dile getirdi ve sonra da yardım almadığını söyledi. Torun, "Nasıl destek gördün, görmedik diyorsun" dedi. Torun esnafa derdini sordu. Esnaf, "Söylenecek çok şey var da zamanımız yetmez. İstesek de bitiremeyiz" diye vurguladı. 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.