CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yapacağı Moskova ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Moskova ziyaretinde, Rusya Devlet Başkanı Putin'e birtakım sorular sorması gerektiğini dile getirdi.
Öztrak, şunları söyledi:
"5-6 Mart’ta bir kez daha Moskova’ya Putin’in yanına gitme heyecanı içinde. 34 şehidimiz varken, İstanbul’da yapılacağı söylenen toplantı neden Moskova’ya alındı? Neden Putin’in ayağına gidiliyor? Biz bunu merak ediyoruz. Her şeye rağmen, umarız bu defa Erdoğan, Sadece Putin’le fotoğraf vermek için bu ziyareti gerçekleştirmez. Erdoğan Milli Savunma Bakanı'na, ciddi bir dosya hazırlatır. Bu dosyayı koltuğunun altında Moskova’ya götürür. Ve Putin’in karşısına oturduğunda, Putin’in gözlerinin içine bakarak, milletimizin merak ettiği şu soruları sorar:
“Sayın Putin; Birliklerimizin yerlerini Rusya ile koordine etmemize, yerlerini size bildirmemize rağmen, Askerlerimizi neden şehit ettiniz?”
“Sayın Putin; İlk saldırının ardından Rusya’yı bir kez daha uyarmamıza rağmen, İkinci saldırıyı neden gerçekleştirdiniz?”
“Sayın Putin; Savaş hukukunda yaralıları taşıyan ambulanslar vurulmaz. Siz yaralı askerlerimizi almaya gelen ambulanslarımızı bile neden vurdunuz?”
Milletimiz haklı olarak Rusya’dan bu soruların cevabını bekliyor. Erdoğan o masadan milletimizin beklediği cevapları almadan kalkmamalıdır. En azından bu defa Moskova’ya sadece Putin’le yan yana fotoğraf çektirmek için değil, Milletimizin evlatlarının yiten canının hesabını sormak. Ve başka kayıpları önlemek için gitmelidir"
"Suudi Kralı’na Sevda Tepesi’ni tahsis ederken, milletin çocuklarına şehitler tepesini vadediyor"
CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmayacak' sözlerine tepki gösterdi. Öztrak, "Suudi Kralı’na Sevda Tepesi’ni tahsis ederken, milletin çocuklarına şehitler tepesini vadediyor" ifadelerini kullandı.
Öztrak, devletin görevinin şehitler tepesini doldurmak olmadığını ifade ederek şunları söyledi:
"Erdoğan; Sosyetesiyle beraber beş tepeye yerleşirken, Suudi Kralı’na Sevda Tepesi’ni tahsis ederken, damadı Kanal İstanbul manzaralı tepede arsa kapatırken, yandaşları memleketin kupon arazilerine çökerlerken, milletin çocuklarına vadede ede şehitler tepesini vadediyor. Biz bu adaletsizliği ve vicdansızlığı toptan reddediyoruz. Senin görevin şehitler tepesini doldurmak değil, evlatlarımız şehit olmasın diye her türlü tedbiri almak. Dünyadaki tüm büyük devletler bunu yapıyor. Diplomasiyle, ekonomiyle, teknolojiyle ordusunu destekleyerek, askerinin tırnağına taş değmesin diye uğraşıyor. Millet ittifakının iktidarında: devlet aklıyla, devlet adap ve edebiyle, devlet vicdanıyla bu milletin evlatları, şehit olmasın diye her türlü gayret sarf edilecektir. Anaların babaların, yavukluların ve evlatların gözyaşı akmasın diye gerekenler yapılacaktır."
Öztrak, "Ensar-muhacir edebiyatıyla bir insanlık faciasına milletin 40 milyar dolardan fazla parasını harcadılar. Şimdi Erdoğan sıkışınca “Bu kadar mülteciye bakmak, beslemek zorunda değiliz” deyiverdi. Avrupa’ya geçiş kapılarını açtı. Şimdi Yunanistan’ın sınırda bu insanlara yaptığı zulüm ise kabul edilir gibi değil. Daha işin başında bu gömleğin düğmesi yanlış iliklendi. Şimdi elbise dikiş tutmuyor. Erdoğan işin başında; Emevi Camii’nde namaz kılma hevesine kapılıp tek başına hareket etmeseydi, BM’yi göreve çağırıp onunla hareket etseydi, kapıları açmayıp, sınırlarımıza hâkim olsaydı, bölgenin barıştan yana ağabeyi rolünden vazgeçip, mahallenin kavgacı çocuklarının arasına katılmasaydı, bugün bunca sıkıntıyı yaşamazdık. Sahille vuran Aylan bebeğin fotoğrafı tüm dünyayı sarstı. Erdoğan’da o fotoğrafları Avrupa’ya karşı bol bol kullandı. Peki şimdi kameralar karşısında botlara doldurulan mülteci bebeklerden biri, tıpkı Aylan bebek gibi suda boğulursa bunun vicdani sorumluluğunu nasıl taşıyacaksınız?
Avrupalıların ikiyüzlülüğü tartışılmaz. Hep övündükleri o büyük diplomatları nerede? BM Genel Sekreteri neden Hatay’da değil? AB Dış İlişkiler Konseyi neden ancak bugün olağanüstü toplanıyor? İnsanlık burada yaşanan drama neden sessiz? Türkiye’nin bu meselede yalnız bırakıldığı açık. Ama ensar-muhacir derken bu işlerin buraya geleceğini düşünecektiniz. 40 milyar dolar harcadık, bir 40 milyar dolar daha harcarız derken bunları akıl edecektiniz. Dedik, bir kez daha diyoruz; Suriyelileri ülkelerine göndermenin en kestirme yolu, Suriye’de savaşın bitmesinden geçmektedir" şeklinde konuştu.