Haber: Çağatan AKYOL - Kamera: Umut Emre GÖKBULUT
(İSTANBUL) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına ilişkin olarak, "A, B, C, Z planımız Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığıdır. Nokta. Bu vakitten sonra değil ben, Ekrem İmamoğlu bile cumhurbaşkanı adaylığından vazgeçemez. Çünkü arkasında 15,5 milyon kişinin iradesi var. İmamoğlu artık ne benim ne CHP’lilerin, Türkiye’nin adayıdır” ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelen “ikinci dalga” operasyon sonrası Saraçhane’deki İBB merkez yerleşkesini ziyaret etti. Özel, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, parlamenter sisteme dönülerek Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı, Ekrem İmamoğlu’nun başbakan olmasına yönelik ifadelerine açıklık getirdi. "İki çocuk, Mimar Sinan’ın yaptığı caminin minaresine eğri demiş. Mimar Sinan iki minare boyu halat istemiş. Saatlerce çektirmiş, çocuklar ‘Tamam, düzeldi’ diyene kadar. Onun için teşekkür ederim" diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2 saat 10 dakikalık bir konuşmada defalarca şunu söyledik. A, B, C, Z planımız Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığıdır. Nokta. İki, bu vakitten sonra değil ben, Ekrem İmamoğlu bile cumhurbaşkanı adaylığından vazgeçemez. Çünkü arkasında 15,5 milyon kişinin iradesi var. İmamoğlu artık ne benim ne CHP’lilerin, Türkiye’nin adayıdır. Kendi vazgeçemez. Defalarca bu konuşulmasına rağmen soru şu. ‘Gün geldi, aday olamadı. Ne olur?’ Eğer aday etmezlerse yüzde 70 ile seçim kazanılır. Çıkardığımız milletvekili sayısı 400 olur. Hemen anayasayı değiştirecek gücümüz olur. O durumda da hem Ekrem İmamoğlu dışarı çıkar hem de hızla anayasa değişir, icranın başı cumhurbaşkanı olmaktan çıkar, başbakan olur. Ekrem İmamoğlu da başbakan olur. Ekrem İmamoğlu hükümetin başına adayımızdır. Bugünkü adı cumhurbaşkanı adayımızdır. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçtiğimiz an başbakan adayımızdır. Bakanlarıyla bu ülkeyi yönetecek. Ekrem İmamoğlu dışında bir cumhurbaşkanı adayımız yoktur ancak yarın öbür gün Ekrem İmamoğlu geldi, aday oldu, cumhurbaşkanı seçildi. Zaten kendisi de güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönecek. İcra yetkileri başbakana geçince başbakan olur. O zaman tarafsız cumhurbaşkanı olur.
“Ekrem İmamoğlu ile görüşmeyecek, kiminle görüşeceğim”
Bu süreçte Ekrem İmamoğlu’na en ciddi katkıları kim sağladıysa milletin gönlündeki yeriyle de bir tane de tarafsız cumhurbaşkanı olur. Bana soruyorlar. ‘Sen?’ Ben genel başkan olarak bu zaferi kazanıp tarihe geçmek ve sonra da istirahat etmek isterim. Kim olur cumhurbaşkanı? Örneğin bu süreci bugüne kadar iyi götüren kişi Mansur Bey, bundan sonra da devam ederse belki tarafsız cumhurbaşkanı o olur. Bu başka bir şey ama devletin başı, icranın başı neresiyse oraya adayımız Ekrem İmamoğlu’dur. Bunu 100 kere söyledik. Dünkü yayını da izleyenler var ama mesela CNN’deki kıymetli montajcı kardeşim, 2 saat 10 dakika boyunca olan yayında kendisine demişler ki, ‘Burayı koy’. Oradan güya ikilik çıkaracak. Düşün ki 2 saat 10 dakikada 10 kere ‘A, B, C planımız İmamoğlu’dur. Adayımız İmamoğlu’dur. O bile vazgeçemez adaylıktan’ demişken bunu görmeden böyle… Bir başka kardeşim, bir de hani böyle gazetecilik yapıyor. Genç, iktidar tarafında olduğunda hakkaniyetli davranırlar, bilmem ne diye umduğumuz arkadaşlar. Efendim Özgür Özel, Manisa ve İzmir mitinglerini iptal etmiş. Yahu biraz gazeteci olun. Manisa’daki miting değil. Mesir saçmadık. Arkadaşlarımız içeriye alınmışken mesir mi saçacağım? İzmir’deki de arıtma tesisi açılışı. İçeride arkadaşlarımız ikinci dalgadayken arıtma tesisi açmanın zamanı mı? Ekrem İmamoğlu ile görüşmeyecek, kiminle görüşeceğim? Bu yaşanan ikinci dalgayı Ekrem Başkan ile değerlendirmeyeceğiz de kiminle değerlendireceğiz?
“Mitingimize hepinizi bekliyoruz”
‘Akşamına da adayı değiştirdi’ diyor. Yahu Allah’tan korkun ya. Eğer gerçekten bu kadar dezenformasyonu yanlışlıkla yaptıysanız o zaman bu açıklamayı da koy, ‘Cevap hakkına saygıdan bunu yayınlıyorum’ de. Çünkü gazetecilik ahlakı bunu gerektirir. ‘Manisa ve İzmir mitinglerini iptal etti’ demek ne demek? Ben böyle olağanüstü süreçlerde olağan programları sürdürmenin son derece hatalı olduğunu düşünürüm. Bugün hakimlik karşısına çıkıp da durumları belli olana kadar arkadaşlarımızın durumunu takip edeceğiz. Yarın da Kanal İstanbul’u konuşmak üzere çarşamba 20.30 gece mitinginde hep birlikte buluşacağız. Bütün Türkiye’ye Kanal İstanbul’u… Ne diyorlardı? ‘AK Parti, Kanal İstanbul’dan vazgeçti’. Dün yayınladık videoyu. Pata pata İstanbul’un üstünde uçuyor, ‘Efendim şu köprü 800 metre, bu köprü 600 metre. Bu böyle, Kanal buradan girecek, buradan çıkacak…’ Bizimki de bakıyor, ‘Katarları hangisini daha versem’ diye. Yarın Başakşehir’de 20.30’da hem Kanal İstanbul’u hem de bu operasyonların esas niyetini bir kez daha ifşa edeceğimiz, aynı zamanda Ekrem Başkanımıza, belediye başkanlarımıza, tutuklu meclis üyelerimize, tutuklu bürokratlarımıza sahip çıkacağımız mitingimize hepinizi bekliyoruz.”
“Aynı bantlama işlemlerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekibi de yapıyor”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Frekans kesici kullanıp güvenlik kameralarını bantlayan, yeri geldiğinde peçeteyle kapatan, toplantı bitiminde içinde ne olduğu muamma valizlerle bulundukları muhitten ayrılan kuşkulu yüzler bilinmektedir” açıklaması üzerine de Özel, şöyle konuştu:
"Devlet Bey’e şunu söyleyeyim. Çok kıymetli devlet deneyimi olan kişiler var kadrosunda. Biraz bu koruma meselelerini bilen arkadaşlara sorsunlar. Mesela Devlet Bey şunu sorsun veya şunu söylesin. Aynı bantlama işlemlerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekibi yapıyor. Daha en son 7 Mart’ta Avrasya Gösteri Merkezi’nde iftar programına geldi. İstirahat edeceği katın bütün kameraları bantlandı ve iftar yaptığı yerin bütün kameraları bantlandı. Bize geldiklerinde ‘Bantlama mı yapalım’, dedik ki, ‘Gelin, cihazın başına geçin. İster durdurun, ister oynatın, ister silin’. Biz, cumhurbaşkanlığı koruma ekibi ne istiyorsa onu yapsın dedik, cihazın başına oturttuk. Şimdi bir iftar programını bantlamak gerekiyor da bugünkü cumhurbaşkanı onu yapıyor da yarınki cumhurbaşkanının koruma ekibinin aldığı eğitim gereği yaptığı bu standart tedbiri nasıl kriminalize edebiliyorsunuz? Ben de yemek yerken, çorba içerken bakıyorum karşımda kamera bantlı. ‘Bu niye bantlı’ diyorum. ‘Öyle olması gerekir efendim’ diyor, ‘Buradan olmadık bir görüntü çıkar ortaya. Üstüne bir şey dökersin. Bizim görevimiz sizin itibarınızı da korumak’. Peki dedim. Aldıkları eğitimin gereği o. Erdoğan yürürken takıldı, düştü. O görüntü servis edilsin istemiyor. O ekibin de görevi o veya Ekrem Bey gitti, görüşme yaptı.
“Ekrem Bey ile görüşen herkesi hain ilan eden bir medya var”
Türkiye’de Ekrem Bey ile görüşen herkesi şu anda hain ilan eden bir medya var. Bakın, bu Akın Gürlek’in iddialarının yayınlandığı bir site var, şimdi reklamı da ben yapmayayım. Her türlü rezil iddiayı önden oraya koydukları bir site var. Söyleyince reytingini artırmayayım. Hepiniz biliyorsunuz. Eskiden Erdoğan’la görüşüp İmamoğlu’yla görüşen ne kadar iş adamı ve siyasetçi varsa onlara ‘Hain, hain, bu da hain, hainlik yapıyor’ diyor. Bu şartta kapanır tabii. Sen devleti devlet gibi yönetmiyorsun ki, suç örgütü gibi yönetiyorsun. Bugünkü cumhurbaşkanı hangi ihtiyaçtan jammer kullanıyorsa o ihtiyaçtan jammer kullanıyoruz. Hangi ihtiyaçtan kamera bantlatıyorsa biz de o ihtiyaçtan kamera bantlatıyoruz. Mevcut cumhurbaşkanı hangi ihtiyaçtan bunları yapıyorsa aynı ihtiyaçtan bir sonraki cumhurbaşkanı için uyguluyoruz. Var mı diyeceğiniz? Millet karar verecek. Millet bir sonraki cumhurbaşkanının kim olacağına sandıkta karar verecek. Karar vermezse patron millettir. Biz milletin bizi seçeceğine inanıyoruz. İşin kötüsü onlar da milletin bizi seçeceğine inanıyorlar. O yüzden her türlü çirkefliği, çamuru yapıyorlar, kumpası kuruyorlar.”
(SON)