CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Ankara'da merkezi hastanelerin kapatılmasının ardından artan hasta yoğunluğunun neden olduğu yükünün asistan hekimlerin üzerine bırakıldığını belirterek, “Son günlerde çocuk acil hasta sayısındaki ciddi artış, bu yükü daha da artırdı. Buna karşın asistanların nöbet ücretleri de hem zamanında ödenmiyor hem de düşürülüyor” dedi. Emir, üniversite hastanelerinin de her geçen gün büyüyen borç batağına sürüklendiğini söyledi.
Mesleği hekimlik olan Murat Emir, bugün yaptığı yazılı açıklamada, merkezi hastanelerin kentte açılan şehir hastaneleri nedeniyle kapatılmasının hasta yoğunluğunu artırdığını, bu yoğunluğun neden olduğu yükün de asistan hekimlerin üzerin bırakıldığını belirtti. Emir, açıklamasında şunları kaydetti:
“Ankara’daki merkezi hastanelerin kapatılarak şehir hastanesine taşınması nedeniyle artan çocuk acil hasta yükü, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi pediatri asistanlarına yüklenmiştir. Artan talebi karşılayacak poliklinik alanı mevcut değilken yönetim tarafından şikayetlerin azaltılması için asistanlara mobbing yapıldığı iddia edilmektedir. Bu süreçte asistanların nöbet ücretleri ise hem zamanında ödenmemiştir hem de çok düşük tutulmuştur.
“İSTİHDAM YERİNE NÖBET YÜKÜ ARTIRILIYOR”
Asistan hekimler, nöbet ücretlerinin yatacağı zamanı bilmek istemektedir. Öte yandan Sağlık Bakanlığı, yeterli düzeyde personel istihdam etmek yerine, düşük nöbet ücretleri ile bu hizmeti karşılamak istemektedir. Bir diğer sorun da aynı birimde nöbet tutmalarına rağmen sağlık çalışanları arasındaki nöbet ücret farklılıklarıdır. Bu da iş barışını bozmaktadır. Ayrıca yine aynı üniversite hastanesinde Covid döneminde yatırılacağı vadedilen Covid ödemeleri yapılmamıştır.”
“ÜNİVERSİTE HASTANELERİ BORÇ BATAĞINA TERK EDİLDİ”
Üniversite hastanelerinin borç batağına terk edildiğini de kaydeden Emir, açıklamasına şöyle devam etti:
“Yıllardır Sağlık Bakanlığı’nı uyarıyoruz. Üniversite hastanelerinin sektöre olan borçları 30 aylık vadelere ulaşmış durumda. Sektörün üniversite hastanelerinden alacakları milyarlarca TL’ye dayandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı da alacaklılara sürekli ‘feragat edin’ diyor. Sonuçta hastaneler, en basit tıbbi malzemeleri bile alamaz hale getirildi. Bunun sonucunda da hastalar mağdur oluyor.”