Gerçek Muhabir

Ekrem İmamoğlu’na gözaltı… Özgür Özel: "Tüm Türkiye’yi dayanışma sandıklarında olmaya davet ediyorum"

GÜNDEM

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde, “23 Mart Pazar günü, sandığımızın yanında bir de dayanışma sandığı olacak. O sandığa oy vermeye, tüm siyasi partiler, her görüşten ama demokrasiden yana olan herkes davetlidir. Cumhuriyet’e, demokrasiye, sandığa inanan, demokrasiye ihtiyaç duyan herkesi 23 Mart’ın dayanışma sandığına bekliyoruz. Tüm Türkiye’yi dayanışma sandıklarında olmaya davet ediyorum” dedi.

(ANKARA) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde, “23 Mart Pazar günü, sandığımızın yanında bir de dayanışma sandığı olacak. O sandığa oy vermeye, tüm siyasi partiler, her görüşten ama demokrasiden yana olan herkes davetlidir. Cumhuriyet’e, demokrasiye, sandığa inanan, demokrasiye ihtiyaç duyan herkesi 23 Mart’ın dayanışma sandığına bekliyoruz. Tüm Türkiye’yi dayanışma sandıklarında olmaya davet ediyorum” dedi.

İmamoğlu'nun gözaltına alınması üzerine İstanbul'a giden Özel, İBB Saraçhane Merkez Yerleşkesi’nde açıklamalarda bulundu.

Özel, CHP örgütüne ve bütün siyasi partilerin üyelerine teşekkür etti ve "Ekrem Başkan'a emanet edilen ve Ekrem Başka'nın hepimize emaneti İBB'ye burada sahip çıkacağız. Buradan hiçbir yere ayrılmıyoruz” dedi.

Kendilerine son olarak SOL Parti’nin ziyarette bulunduğunu, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun da ziyaret için yolda olduğunu belirten Özel, dayanışma ziyaretlerini İstanbul’da kabul edeceklerini bildirdi.

“’Nerede olalım’ diye soranlara, 'Buyurun Saraçhane’ye diyoruz”

Özel, konuşmasında şunları kaydetti:

 “Milletin emanetine, sonun kadar sahip çıkan bir belediye başkanına, bir belediye meclisine ve İstanbul’un iradesine katkı sağlamak, onlarla birlikte mücadele etmek için ben Saraçhane’deyim, biz Saraçhane’deyiz. ‘Nerede olalım’ diye soranlara, 'Buyurun Saraçhane’ye diyoruz. Sürecin tamamının nasıl hızlandığını, nasıl aceleye geldiğini hepiniz biliyorsunuz. Çarşamba günü İşletme fakültesinin diploma iptal etmeyeceği anlaşılınca birileri karalar bağlarken birileri, bir gün öncesine yetkisiz bir yönetim kurulunu çağırıp diplomayı iptal ettirdi.

Bir yandan da aylardır duyduğumuz, iftira ve kumpas davalarından ‘o mu, bu mu’ değil; hepsini birden devreye soktular. Bir tane amaç var, bu millet bir demokrasi devrimine, sandıklarına o kadar büyük bir önem verdi. Kısa şubatta, 1 milyon 500 bin olan üye 1 milyon 750 bine çıkınca bu engel tanımaz gençler, baba ocağına koşturunca, hangi siyasi görüşten olursa olsun herkes, bu mücadeleyi bir demokrasi teminatı olarak görünce ve Ekrem Başkan da çıkıp bütün Türkiye’yi ayağa kaldırınca hesabı şöyle yaptılar; ‘Hangi gün gün bunların seçimi? Pazar. Kaç gün kaldı seçime? Dört. Dört gün geriye gelip bu pisliği bugün başlattılar. Güya bizi durduracaklar. Bugün İzmir’i durdurabildiniz mi? Ankara’yı, Adana’yı, Trabzon’u durdurabildiniz mi? Siz ne bizi, ne Ekrem Başkan’ın mücadelesini durduramayacaksınız.”

“İstanbul’un ve hepimizin gelecek ümitlerinin muhafızı Ekrem İmamoğlu’dur”

Ekrem İmamoğlu’nun yazdığı yazıyı avukatlarının paylaştığını belirten Özel, “Bana elleriyle yazdığı metin, ömrüm boyunca saklayacağım onur nişanımdır. Avukatlar şunu söylüyor; nezarethanenin başı en dik, en inanan, en güvenen, en yüksek morallisi. Kendisini orada tutanlar ve onunla birlikte olanlar için de yine İstanbul’un ve hepimizin gelecek ümitlerinin muhafızı Ekrem İmamoğlu’dur” diye konuştu.

Özel, şöyle devam etti:

“Sağlığı, morali, kararlılığı, umudu ve ümidi yerindedir. 23 Mart günkü sandıkları, 1 milyon 750 bin üyemize emanet etmektedir. Kendisiyle 10 gün önce konuştuğumuzda her yerden bu kirli duyumlar gelirken, ‘Sayın Genel Başkanım, ben o gün nerede olursam olayım o sandıklar kurulacak, değil mi?’ dediğinde; dedim ki ‘Eğer toprak altında değilsem o sandığın başında olacağım.’ Son olarak, dört gün boyunca örgütümüzle, bütün Türkiye’de, İstanbul’da olmamız gereken yerde, olmamız gereken duruşta, en yüksek kararlılıkla, en büyük dirençte olacağız.

“Ekrem Başkan’a, demokrasiye sahip çıkmaya hepinizi davet ediyorum”

Çağrılara uymaya, çağrıldığınız yere koşmaya, Ekrem Başkan’a, demokrasiye sahip çıkmaya hepinizi davet ediyorum. Artık pazar günü, 81 ilde, 973 ilçede ve ilçelerin mahallelerinde kurulacak sandıklar tek değildir. Oraya bir sandık koyacağız, 1 milyon 750 bin üyemizle de adayımızı belirleyeceğiz. Ancak yanında bir sandık daha olacak. O sandığın adı ‘dayanışma sandığı'dır. O sandığa oy vermeye, tüm siyasi partiler, her görüşten ama demokrasiden yana olan herkes davetlidir. Bir sandıkta bir parti, bugüne kadar en demokratik yolla adayını belirleyecek ve arkasına geçecektir. Diğer sandıkta ise Cumhuriyet’e, demokrasiye, sandığa inanan; o sandığın, kendisinin, evladının, torununun geleceğinin garantisi olduğuna inanan; bu ülkenin Afganistan olmamasına, Suriye olmamasına yönelik teminatının da yıllarca çalışıp didinip aldığı evin tapusunun teminatının da bankadaki parasının teminatının da demokrasi olduğunu, böyle yamyamların bir gece sırf kendisine rakip olanın diplomasına çöktükleri gibi malına, mülküne, canına kast edilmesin diye demokrasiye ihtiyaç duyan herkesi 23 Mart’ın dayanışma sandığına bekliyoruz. Artık 23 Mart Pazar günü, CHP’nin aday belirlemesini kapsayan ama aşan bir demokrasi direnişinin günüdür. Tüm Türkiye’yi dayanışma sandıklarında olmaya davet ediyorum.

Yol, önemlidir. Yolcunun başına neyin geldiği değil, o yolun varlığı önemlidir. Biz, hepimiz o yolun yolcusuyuz. Bizi, bu yola, bu ülkenin kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk çıkardı. Bu yolda dönenler olur, bu yolda ölenler olur. Ama bu yolun yolcuları tükenmez. Son CHP’li hapse tıkılana, Son CHP’li vurulana kadar bu yolun yolcusuyuz. Önderimizin gösterdiği yolda yürümeye devam ediyoruz.”

“Özgürlüğümüz kısıtlandığında sağlığımız devlete emanettir; buna bile sahip çıkamayacak bir kötü niyetle karşı karşıyayız”

Özgür Özel, konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ekrem İmamoğlu’nun gözaltı sürecinde sağlık kontrolünden geçirilmeden emniyete götürülmesine ilişkin bilgisinin olup olmadığı sorulan Özel, şu cevabı verdi:

“Sizin bildiğinizden daha fazlasına hakim değilim. Ancak sağlık kontrolünden geçirilmeden, doktora götürülmeden ve doktorun davet edilerek şekil şartının tamamlandığı, oysaki tam kapasitesi olan bir sağlık ünitesinde, Devlet Hastanesi’nde kontrolden geçirilmesi gerekiyordu. Bir yerdeyiz. Kimsenin güvencesinin kalmadığı bu ortamda, artık gözaltına alınanların, yani hakim karar verene kadar masumiyetinden hepimizin emin olduğu insanların, devlete emanet sağlıkları bile güvence altında değildir. Hepimizin sağlığı kendimize, ailemize emanetken; özgürlüğümüz kısıtlandığı anda devlete emanettir. O emanete bile sahip çıkamayacak bir aciziyetle, kötü niyetle karşı karşıyayız.”

“Son dönemdeki her konuşmamızda olduğu gibi dünkü konuşmamızda da helalleştik”

İmamoğlu ile dün gece helalleşip helalleşmedikleri sorulan Özel, “Ekrem Başkanımızla her ayrılışımızda ve son zamanlarda her günün son telefon konuşmalarında, helalleşip ailelerimizi, partimizi, davamızı birbirine emanet ediyorduk. Dün akşam da böyle bir veda yaşadık. Ümit ediyorum, en kısa sürede de kavuşacağız. Ekrem İmamoğlu da İstanbul’a ve Türkiye’ye hizmet etmeye devam edecek” dedi.

Özel, ne kadar süre İstanbul’da kalacağı sorusuna, “Ekrem Başkan, Vatan Emniyet’te olduğu sürece ben burada olacağım. Ekrem Başkan, Çağlayan Adliyesi’ne geçtiğinde elbette, yanında olacağım” yanıtını verdi.

“Sine-i millete dönmek bir erken seçimi getiriyorsa biz altı ay önceden dönerdik”

Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etme ve sine-i millete dönme konularına ilişkin soruyu da şöyle yanıtladı:

“Sine-i millet meselesini daha önce de ifade ettik. Karşımızdaki yapı olgun, sindirmiş, ahlaki bir yapı olmadığı için siz bugün sine-i millete gittiğinizde, yani milletvekilleriniz istifa ettirdiğinizde herhalde çekildiğiniz Meclis için yapılan yeni seçime de girmeyeceksiniz, sizin yerinize o koltukların yarısı, ki muhalafet koltuklarını da alınca tamamını doldururlar, alanlar, Anayasa’yı referandumsuz değiştirme çoğunluğunu elde ederler. Bunlar, bu imkan verilir mi? Yoksa sine-i millete dönmek bir erken seçimi getiriyorsa biz altı ay önceden dönerdik.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin boykotu meselesi de, biz önümüzde eğer parlamento çoğunluğunu alacak bir güçlü muhalefeti tuttuysak zaten Cumhurbaşkanı’nı da değiştireceğiz. Biz, ilk önce milletten aldığımız emanete sahip çıkmayı başarmalıyız. Geleceğe yönelik stratejileri öneren parti içinden ve dışından çok kıymetli dostlarımızla tartışırız.”

Diğer belediye başkanlarına yönelik bir girişim olabilir mi sorusuna Özel, “Her kötülüğü yapabilirler. Her şeye hazırız. Elinden geleni ardına koymasın, koymuyor zaten. Ama millet bunları bir yere kaydediyor ve bunların hesabını, eline geçirdiği ilk fırsatta soracak” dedi.

(SON)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.