İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından “Barış, demokrasi ve insan hakları buluşması” temasıyla düzenlenen toplantıya katıldı. Soyer, "İnsan hakları yoksa demokrasiden bahsedemezsiniz" dedi.
Soyer, CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından Tarihi Havagazı Fabrikası'nda “Barış, demokrasi ve insan hakları buluşması” temasıyla düzenlenen toplantıya katıldı. Toplantının açılışında konuşan Soyer, demokrasinin önemine değindi. Soyer, “Bugün içerisinde yaşadığımız koşulların, iktidarın bize dayattığı yaşam tarzının ve şikayet ettiğimiz ne varsa hepsinin temelinde demokrasinin eksikliği geliyor. Ve demokrasinin varlığının olmazsa olmazı insan hakları. Bu nedenle ana muhalefet partisi olarak bize düşen en anlamlı görev, bu memlekette rejimin değiştiğinden beridir her gün demokrasiden uzaklaşılırken, demokrasinin erdemlerini, değerlerini tekrar gün ışığına çıkartmak ve mümkün olduğu kadar demokrasiyi insanların hayatında daha çok yer önemsemelerini sağlayacak şekilde gündeme taşımak olacak” dedi.
“İNSAN HAKLARININ DEĞERİNİ ARTTIRMALIYIZ” Yerel yönetimler olarak kendilerine düşen temel görevlerden birinin, ürettikleri hizmetlerin adaletli olmasına özen göstermek olduğunu belirten Başkan Soyer, “Görev yaptığımız kentin sınırları içerisinde insan haklarının önemini, değerini arttırmaktan geçiyor. Biz bu nedenle Adalet ve Eşitlik Şube Müdürlüğü kurduk. Bu şubenin amacı belediyenin ürettiği hizmetin adil ve eşit olmasını takip etmek. Ve aynı zamanda bir insan hakları masası olarak vatandaşın taleplerini karşılamak. Özellikle çocuk ve kadın haklarının ihlalleri halinde nasıl bir yol izleneceğinin danışılabileceği bir masa” ifadelerini kullandı
“BAŞKA BİR REJİME DOĞRU EVRİLDİĞİMİZİ GÖRÜYORUZ” CHP'li belediyelerin de kendi bünyelerinde insan hakları masaları kurabileceğini söyleyen Soyer, “Vatandaşlar bu masalara yaşadıkları hak ihlallerini bildirebilecek. Yardım talebinde bulunabilecek. Her belediyemiz mutlaka insan hakları masası kurmalıdır. Bunu çeşitlendirecek çok hizmet üretebiliriz. Örneğin insan hakları aracı olabilir. Bu araç mahallelerde dolaşır, insan haklarıyla ilgili talepleri, şikayetleri, insanların uğradığı hak ihlalleri nedeniyle çözüm arayışlarına mobil olarak hizmet üretebiliriz” dedi.
Soyer, insan haklarının olmadığı yerde demokrasiden bahsedilemeyeceğini de vurgulayarak şunları söyledi: “1923'ten 2023'e geçerken biz Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmaktan bahsediyoruz. Demokrasinin avuçlarımızdan kayıp gittiği, değerlerinin, erdemlerinin giderek yok olduğunu ve giderek başka bir rejime doğru evrildiğimizi görüyoruz. Sayın genel başkanımız bunu vurgulamak için Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırılmaktan bahsetti. Eğer insan hakları yoksa demokrasiden bahsedemezsiniz.”
“YEREL YÖNETİMLERİMİZ DEZAVANTAJLI YURTTAŞLARA ULAŞABİLİR”
Karaca da yerel yönetimlerin özellikle dezavantajlı gruplara ulaşarak onlara haklarını anlatmalarını isteyerek, “Biz öncelikle toplumda kadın, çocuk, engelli, dezavantajlı her kırılgan kesime ulaşabilmek, oraya insan hakları bağlamında, hak temelli bir yaklaşım ile onlara dokunabilmek ve onların bu demokrasi mücadelesindeki paylarının ne kadar önemli olduğunu anlatabilmeyi hedefliyoruz.” dedi