Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin başkanlığında toplanan RTÜK, internet üzerinden "isteğe bağlı yayıncılık lisans başvurularını" değerlendirdi. Bir süredir geçici yayın izniyle faaliyetlerini devam ettiren ve RTÜK’ün uyarısı üzerine lisans başvurusu yapan ulusal ve uluslararası yayın platformları, Türkiye'de yerleşik şirketlerini kurarak yönetim kurullarını şekillendirdi. Kuruluşlara temsilci atamaları yapıldı. RTÜK Üst Kurulu, başvuru işlemlerini tamamlayan Netflix, Amazon Prime Video, Fizy, TV8, Diyanet Tv ve Powerapp Music logolu kuruluşlara 10 yıl süreyle geçerli olan "internet ortamından isteğe bağlı yayın hizmeti lisansı" verdi.
Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla da Netflix ve Amazon Prime Video'nun lisans aldığını belirtti. Şahin'in paylaşımı şöyle:
"İnternet üzerinden isteğe bağlı yayıncılık yapan uluslararası platformlar NETFLIX ve Amazon Prime Video tıpkı yerli örnekleri gibi yükümlülüklerini yerine getirerek RTÜK'ten lisans aldı. Hayırlı olsun."
DEPREMZEDE YAYINCILARIN MALİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ 3 AY UZATILDI
RTÜK, İzmir depremi sonrasında, Aydın ve İzmir illerinde yayın yapan medya hizmet sağlayıcıların mali yükümlülük sürelerinin 3 ay süreyle uzatılacağını bildirdi.
TEMSİLCİ ATAMALARI İÇİN SÜRE 2 KASIM'DA DOLDU
Sosyal Medya Yasası olarak da ifade edilen 7253 sayılı "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" 1 Ekim itibarıyla yürürlüğe girmişti. Yasaya göre, internet üzerinden yayın yapan yabancı yayın platformlarının şirketlerinin Türkiye'de yerleşik şirket kurmaları ve temsilci atamaları gerekiyordu. Bu kapsamda verilen süre 2 Kasım'da sona erdi.
Verilen sürede Türkiye'de henüz temsilci belirlemeyen Facebook, Twitter ve YouTube gibi yabancı yayın platformlarına ise Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından, 10 milyon lira ceza kesildi.
AKP, ilgili yasal düzenlemeye gerekçe olarak, internet kullanıcılarının kişisel başvurularında veya kamu kurumlarının bildirimlerinde yaşanan zorlukların aşılması için sosyal ağ sağlayıcılarla muhataplık ilişkisi kurulması gerekliliğini öne sürdü. Muhalefet ise sosyal medyaya yeni bir sansür amacı taşıdığı ve düşünce özgürlüğünün önüne yeni engel olarak çıkacağı gerekçesiyle bu düzenlemeye karşı çıktı.