Cizre'de neler oldu? CHP raporlaştırdı

ANKARA (ANKA) – CHP heyetinin, Cizre ziyaretinin ardından hazırladığı raporda, “Bölgede terörle mücadele gerekçesiyle insan hakları ihlallerinde bulunan, hukuk dışına çıkan güvenlik görevlileri varsa bu konuda gerekli idari ve hukuki soruşturmalar derhal açılmalı, gerekli işlemler yapılmalıdır” denildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok başkanlığındaki milletvekillerinden oluşan heyet, 4 Mart’ta, Şırnak’ın Cizre İlçesinde sokağa çıkma yasağının kaldırılmasının ardından yaptıkları incelemelere ilişkin bir rapor yayımladı. Raporda, Cizre Kaymakamı tarafından, 24 güvenlik görevlisinin şehit olduğu, 143 güvenlik görevlisinin yaralandığı, 240 teröristin öldürüldüğü ve bunların içinde 20’sinin sivil olabileceği bilgisinin verildiği, ancak bu bilgilerin tahmine dayalı olduğu kaydedildi. Cizre’de İpekyolu olarak bilinen bölgede, “insanların yanarak öldüğü iddialarının olduğu viran halde bulunan 3 ayrı bordum katının tespit edildiği” belirtilen raporda, “Bu bodrumlarda insan bedenlerine ait kemik ve organ parçalarına rastlanmıştır. Sokaklarda kan ve ceset kokusu hala hissedilmektedir” ifadeleri kullanıldı. -“5 BİN İNSAN EVSİZ”- Çatışma sürecinin başından bu yana Cizre’den diğer il ve ilçelere yoğun göç gerçekleştiği kaydedilen raporda, “Cizre Kaymakamı Ahmet Adanur’dan alınan bilgiye göre, mahalleleri terk eden 20-25 bin kişinin tamamı mahalleye geri dönmüş demesine rağmen çatışma yaşayan mahallelerde, evlerin boş olduğunu ve az sayıda insanın bölgede olduğunu gözlemledik. Evi yıkılanlara kiralık ev desteğinin sağlanacağı belirtilmiş, ancak birçok aile bu yardımı alamadığından yakınmıştır. Okullardan kaydını alan öğrenci sayısı 3 bin 500 olarak verilmiştir. En az 5 bin insanın evsiz kaldığı aktarılmaktadır” denildi. Bölge halkının yoğun bir duygusal travma yaşadığını da belirtilen raporda, “Bölgede yaşayan yurttaşlarımızın önemli bölümü başta çocukları olmak üzere yakınlarını kaybetmiş, gelecek kaygısı ve can güvenliğinden endişe eder haldedir. Bölge insanı ciddi bir travmayla karşı karşıya ve duygusal kopuşun eşiğindedir. Sokaklarda konuştuğumuz insanlar ağlayarak kendilerinin de insan olduğunu belirtmiş, ‘biz düşman değildik bize bu muameleyi niye reva gördüler? Bizi neden öldürdüler?’ diyerek tepkilerini dile getirmişlerdir” ifadelerine yer verildi. -“CİZRE AFET BÖLGESİ KAPSAMINA ALINMALI”- Raporun “Çözüm önerileri” bölümünde ise, Cizre’nin hızla afet bölgesi kapsamına alınması ve bölgedeki tüm çatışma alanlarının da aynı kapsamda değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Cizre’de yaşamını sürdürmeye çalışan veya oluşan şartlar nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan yurttaşların, yaşam koşullarını kolaylaştırmak için yiyecek, ilaç, giyecek, barınma gibi her türlü yardımın yapılması, aşevleri ve ihtiyaç merkezlerinin kurulması ihtiyacına da vurgu yapılan raporda, şu ifadeler yer aldı: -“DNA TESPİTLERİ BİR AN ÖNCE YAPILMALI”- “Halen tamamlanmamış DNA tespitlerinin bir an önce yapılması, belirsizliğin giderilmesi, sağlıklı bilgi akışı için bağımsız insan hakları izleme heyetleri ve basına olanak sağlanmalıdır. Vatandaşların ve özellikle çocukların içinde bulunduğu duygusal travma göz önünde bulundurularak bölgeye psikolojik danışmanlık hizmetleri verecek uzman heyetler gönderilmelidir. Vatandaşların içinde bulunduğu kopuş ve yokluk duygusunun giderilmesi için kamu çalışanları ve güvenlik güçlerinin özel eğitim ve tutum içinde olmaları sağlanmalıdır. Yurttaşların güvendiği, halkla yerel bağlantıları olan kişilerle koordinasyon sağlanmalı ve mağdur durumdaki yurttaşlara ulaşması konusunda işbirliği yapılmalıdır.” -“HUKUK DIŞINA ÇIKILMAYACAĞI YÖNÜNDE HALKA GÜVENCE VERİLMELİ”- “Bölgede terörle mücadele gerekçesiyle insan hakları ihlallerinde bulunan, hukuk dışına çıkan güvenlik görevlileri varsa bu konuda gerekli idari ve hukuki soruşturmalar derhal açılmalı, gerekli işlemler yapılmalıdır. Terörle mücadele sırasında, hukuk dışına hiçbir biçimde çıkılmayacağı yönünde halka güvence verilmelidir. Cizre’de yaşananlarla ilgili olarak kamuoyuna bilgi aktarılırken iç politikaya yönelik propaganda anlayışı terk edilmelidir. Objektif bilgi akışı sağlanarak, bölge halkının toplumsal düzeyde ayrımcılığa uğramasına neden olan, diğer bölgelerimizde yaşayan yurttaşlarımızın bölge insanına karşı ön yargı geliştirmesi sonucunu doğurabilecek propaganda amaçlı yayınlara son verilmelidir.” -KOMİSYON VURGUSU- “TBMM çatısı altında, bölgedeki yurttaşlar ve STK temsilcilerinin görüşleri de alınacak biçimde Meclis Araştırma Komisyonu kurulmalı ve sağlık, eğitim, insan hakları ihlalleri, yeniden imar gibi konularda sistemli bir çalışma yürütülmelidir. CHP tarafından hazırlanan kanun teklifleri ve önergeler gündeme alınarak yürürlüğe girmesi için adımlar atılmalıdır. CHP heyeti olarak, Cizre’de yaşanan çatışmalar sonucunda, bölgede işlenen insan hakları ihlallerini tespit etmek ve çözüm önerileri getirmek adına hazırladığımız rapor ve somut önerilerin hızla gündeme alınmasını talep ediyoruz.”