Usluer’in 65 bin öğrenci için çabaları ne sonuç verdi?
Usluer’in 65 bin öğrenci için çabaları ne sonuç verdi?
Gerçek Muhabir Gerçek Muhabir
EĞİTİM
Usluer’in 65 bin öğrenci için çabaları ne sonuç verdi?
CHP Parti Meclis Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, çabalarının boşa gitmediğini, YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın kendilerine 65 bin mağdur öğrencinin sorununu çözme noktasında nasıl bir yol izleneceğini bildirdiğini ve parti olarak görüşmelerinin olumlu sonuçlandığını söyledi. CHP'Lİ USLUER'ÜN GİRİŞİMLERİYLE Kapatılan 15 vakıf üniversitesindeki 65 bin öğrenci günlerdir ne yapacaklarını bilemez halde YÖK’ten ve siyasilerden bir açıklama bekliyorlardı. Bu süreçte CHP’li Gaye Usluer Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor komisyonu başkanı olarak konunun yakın takipçisi oldu ve YÖK ile görüşmeler gerçekleştirdi. Beklenen açıklama dün YÖK Başkanlığı tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. Açıklamanın öncesinde CHP’nin OHAL dönemi nedeniyle oluşturduğu kriz masanın Eğitim ve YÖK komisyonu üyesi olan Usluer ile de bu bilgileri paylaşan Saraç, konun çözümündeki hassasiyetlerinden dolayı Usluer’e teşekkür etti. Usluer de Saraç’ın sorunun çözümü yönünde attığı adımlardan memnun olduklarını ve meselenin öğrenciler adına hızla çözülmesinde YÖK’ün tavrının önemli olduğunu dile getirdi. Saraç ise, “Çocuklar bizim çocuklarımız onların sorununu kendi çocuğumuzun sorunu gibi görüp çözüme ulaştıracağız” dedi. İKİ ÇÖZÜM ÖNERİSİ SUNDULAR CHP Parti Meclisi Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, kapatılan vakıf üniversiteleri, açığa alınan öğretim üyeleri ve açıkta kalan üniversite öğrencilerinin akıbeti hakkında YÖK Başkanı Yekta Saraç ve Başkanvekili Hasan Mandal ile görüşmüştü. Parti olarak Usluer iki çözüm önerisi sunmuştu. Bu önerilerden biri öğrencilerin garantör üniversitelere yerleştirilmesi diğeri ise el koyulan üniversitelerin kamulaştırılmasıydı. CHP ikinci önerinin bu konun mağdurları olan öğrenciler, öğretim elemanları ve geri kalan personeli de kapsayan bir çözüm olması nedeniyle daha sağlıklı olacağını savunmuştu. Yapılan bu görüşmelerin ardından dün Yekta Saraç Usluer’i arayarak oluşturdukları yeni çözüm yolunu anlattı. NASIL ÇÖZÜLECEK? Saraç, “Öğrencilerin üniversiteye kayıt oldukları puan esas alınarak merkezi olarak yerleştirildikten sonra eğer isterlerse, herhangi bir zorunluluk olmaksızın, bulundukları illerdeki devlet veya vakıf üniversitesinden özel öğrenci statüsü ile ders alabilecekler. Öğrencilerin özel öğrenci olarak gittikleri okuldaki dersler asıl yerleştirildikleri okul tarafından sayılacak. Öğrencilerin diploması da asıl yerleştirildikleri üniversite tarafından verilecek. Ders aldıkları okul diploma vermeyecek. Ayrıca eğer isterlerse öğrencilere kapatılan üniversitelerindeki not ortalamaları göz önünde alınarak yine bir vakıf üniversitesine yatay geçiş hakkı da tanınacak” şeklinde konuştu. Öğrencilerin kapatılan okullarına ödedikleri ücretin aynısını devlet üniversitesine geçiş yapmış olsalar dahi her durumda ödeyeceğini belirten Saraç, burslu ya da yüzde 50 burslu öğrencilerin de şimdiye kadarki koşullarının devam edeceğini dile getirerek, önümüzdeki hafta içinde YÖK tarafından belirlenen bir takvimle üniversite tercihlerinin yapılacağını ifade etti. TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ Bazı üniversitelerin bazı bölümlerinin aynı ildeki diğer üniversitelerde olmamasının bir sorun olacağını söyleyen Usluer’e, Samsun, Diyarbakır ve İzmir illerinde böyle bir sorun olduğunu bunun için de bir düzenleme yapacaklarını söyleyen Saraç, önümüzdeki çarşamba günü tüm partilerin akademisyen vekillerini davet edeceklerini ve süreçle ilgili bir bilgilendirme toplantısı yapacaklarını da iletti. Usluer, YÖK tarafından oluşturulan yeni çözümün 65 bin öğrencinin mağduriyetini gidermiş olmasından memnun olduklarını dile getirerek, “ Öğrencilerin mağduriyetinin ivedilikle çözüme ulaşması güzel. Tabi bu süreçte bazı aksaklıklar olabilir. Biz herhangi bir mağduriyet yaşanmasın diye konunun takipçisi olacağız” dedi. Geride kalan öğretim elemanları ve idari personel için de bir çözüm yolu bulunması için ellerinden geleni yapacaklarını fakat hükümetin bu sorumluluktan kaçmaması gerektiğini de ekledi.
Paylaş: